Biraz önce traduction Portugais
5,532 traduction parallèle
Biraz önce Jake söyledi.
O Jake disse-me há pouco.
Biraz önce uyandı.
Acabou de acordar.
Biraz önce neden kafana sandalye fırlattım dersin, Neyman?
Porque é que achas que te tentei mandar uma cadeira à cabeça, Neimann?
Hayır, biraz önce oldu, ne zaman...
Não, isto aconteceu quando...
Jasper'la Alexxa'yı birbirlerini yerken gördük biraz önce.
Acabamos de ver o Jasper e a Alexxa enrolados no corredor. O quê?
Evet. Biraz önce TV'de gördük.
Nós vimos na Tv.
Biraz önce bana söylediğin saçmalıklardan bahsedeyim deme.
Não fales dessas tretas que me disseste.
Dün akşamki mesajı aldığımda beni biraz önce camın önünde yakalayacağını bilirim ve bunu engellerim.
Assim, tê-lo-ei recebido ontem e saberei como evitar que me apanhes à janela.
- Biraz önce ne dedi?
- O que foi que ele disse?
- O biraz önce...?
- Ele disse...?
- Biraz önce gay olduğunu mu söyledi o?
- Ele acabou de dizer que ele era gay?
Sen... biraz önce gay olduğunu mi söyledin?
Você acabou de dizer... que era gay?
Ne halt oldu lan biraz önce?
Que diabo aconteceu?
Ne halt oldu lan biraz önce?
O que raio aconteceu?
Biraz önce Çin mi dediniz?
Disse "China"?
Osurdun mu biraz önce?
Mandou um peido?
Bayanlar Baylar, biraz önce Kim Jong-un altına sıçtı.
Senhoras e senhores Kim Jong-un acabou de se cagar nas suas calças em direto
Merhaba, ben Sarah Walker biraz önce beni aradınız.
Olá, daqui fala Sarah Walker. Estou a ligar de volta para vocês.
O gezginin değerinin ne kadar olduğunu söyledim biraz önce, tamam mı?
Disse-lhe quanto custa o veículo, não disse?
Üzgünüm... Ama robot çocuk biraz önce tanımlayamadığımız... bir yaratık tarafından parçalanıp yutuldu, Tanrı aşkına!
Desculpe lá... mas o tipo do robô acaba de ser devorado... por uma criatura que não sabemos identificar, pelo amor de Deus!
Eğer her şeyi görüyor ve biliyorsanız, biraz önce halam nerdeydi?
Já que vê e sabe tudo, onde esteve a minha tia recentemente?
Yani, biraz önce dediğin, kabul edilebilir özelliklerim olduğu,
Quer dizer... Até o Stanley diz que tenho feições agradáveis.
Biraz önce açtığım muhteşem bir 09'şarabım var.
Tenho aqui um vinho de 2009 que abri para respirar.
Kızınızla biraz önce çay içtik.
Fui tomar chá com a sua filha.
Onu kaçırdın, biraz önce çıktı.
Acabou de sair, esteve aqui mais cedo.
Çünkü biraz önce PA *'yı senarist asistanlığına terfi ettirdim. * Prodüksiyon Asistanı
É que acabei de promover o AP a assistente de argumentista.
Biraz önce aşk yuvalarını buldum, 275 çışında bir jip.
Encontrei seu ninho de amor, uma caravana, na 275.
S.T.A.R. laboratuvarındaydı biraz önce.
- Ele estava nos Laboratórios S.T.A.R.
Julian Randal biraz önce elini kolunu sallayarak çıktı çünkü onu burada tutacak lanet olası birşey yok elimde.
O Julian Randal acabou de sair daqui porque não tenho nada que possa segurá-lo aqui.
Evet. Ox biraz önce aşağıya indi.
Sim, ele acabou de descer.
Ve konuştuğu kişi Marsten değildi çünkü Marsten biraz önce gitmişti.
E não era com o Marsten, pois o Marsten tinha acabado de sair.
Gittiğimiz yer her nereyse, biraz önce buraya geldi.
Onde quer que fosse, ele veio até aqui.
M.O.D.O.K. biraz önce ortadan kayboldu.
MODOK acabou de desaparecer daqui.
Biraz önce sokakta yürüyordun.
Vi-te a descer aquela rua.
Biraz önce ona mesaj attım fakat geri dönmedi.
Mandei-lhe uma mensagem, mas ainda não respondeu, porquê?
Ama önce ellerimizi biraz kirletmemiz gerekecek.
Mas alguém vai ter que fazer o trabalho sujo.
- Biraz oturalım önce istersen.
- Vamos primeiro sentar-nos...
Öncesinde biraz konuşabiliriz diye ummuştum. Çalışmaya başlamadan önce.
Esperava que pudéssemos falar primeiro, antes de começarmos o trabalho.
- Bu biraz kaba oldu. Az önce evlenme teklif etmiştim.
Que indelicado, acabei de pedi-la em casamento.
Gitmeden önce belki biraz eğleniriz. Merhaba. - Neredeydin?
Talvez nos possamos divertir um pouco, antes de ir embora.
Önce beni biraz dinle.
Queria dizer-te...
Git biraz getir, ama önce şunu iç.
Vai buscar alguma, mas bebe um copo primeiro.
- Hayır ya, tamam hadi biraz düşüneyim önce.
- Não, ele não é... - Vou pensar no assunto.
Önce koca berbat bir çukur açıp... Ardından içini biraz kireçle sıvadılar.
Abriam uma enorme vala e varriam-nos todos lá para dentro, com uns punhados de cal.
Önce burada biraz saklan, sana çay demleyim.
Fica e esconde-te aqui, eu vou fazer-te um chá.
Biraz önce buradan geçti.
Eu via a...
Törenden önce biraz baş başa kalmak istediler. - Anladım.
Queriam ter um momento a sós, antes da cerimónia.
Önce biraz oyun oynayalım.
Vamos jogar um jogo primeiro.
Başlamadan önce, ben sadece düşünüyordum Neden çalışırken biraz kendimizi eğlendirmeyelim?
Mas antes de começarmos, eu estava a pensar, porque não te divertes enquanto trabalhas?
A'yı kızdırmadan önce biraz mantığını toplasa?
Meter-lhe juízo na cabeça antes que chateie "A"?
Tek dediği ; bugün saat 6'dan önce... Ali'nin Wallingford'daki posta kutusuna... biraz para bırakmam.
Disse para deixar o dinheiro da Ali numa caixa de correio em Wallingford, antes das 18 : 00 de hoje.
biraz önce buradaydı 16
önce 471
öncelikle 448
önceden 33
önceleri 26
önce sen 213
önce ben 89
önce ben sordum 18
önce para 23
önce ben geldim 22
önce 471
öncelikle 448
önceden 33
önceleri 26
önce sen 213
önce ben 89
önce ben sordum 18
önce para 23
önce ben geldim 22
önce siz 62
önce sen git 20
önce ben gördüm 23
önce bayanlar 26
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
önce sen git 20
önce ben gördüm 23
önce bayanlar 26
biraz 988
birazcık 224
birazdan 150
biraz yorgunum 69
birazdan geliyorum 76
biraz ister misin 172
biraz daha iyiyim 16
biraz daha 472
biraz uyu 104
biraz sonra 59
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
biraz dinlen 152
birazdan görüşürüz 75
biraz daha kal 33
biraz bekle 203
biraz daha 472
biraz uyu 104
biraz sonra 59
biraz daha dayan 42
biraz daha var 16
biraz dinlen 152
birazdan görüşürüz 75
biraz daha kal 33
biraz bekle 203