Dur bir bakayım traduction Portugais
476 traduction parallèle
Dur bir bakayım.
Deixa-me ver isso.
- Daha — - Dur bir bakayım.
- Deixe-me ver isso.
Dur bir bakayım.
Deixa-me ver.
Dur bir bakayım. İncitmeyeceğim, söz veriyorum.
Vou só ver, não lhe farei doer.
Dur bir bakayım.
Deixa-me vêr.
Dur bir bakayım sana.
Deixa-me olhar para ti.
Dur bir bakayım.
Anda, deixa-me ver.
Dur bir bakayım.
Deixe-me ver.
Bacağına mı, hayatım? Dur bir bakayım.
- Na tua perna, querida?
- Dur bir bakayım.
Eu vou dar uma olhadela.
- Dur bir bakayım.
- Já dei uma espreitadela.
- Dur bir bakayım.
- Deixa-me ver.
Dur bir bakayım.
- Deixa ver.
Dur bir bakayım...
Deixe me ver esse estilo!
Dur bir bakayım. Tamam.
Muito bem.
Dur sana şöyle bir bakayım.
me deixe verte bem.
Canım, dur sana bir bakayım.
Carinho, me deixe verte.
Dur da sana bir bakayım.
Deixa-me olhar para ti.
Dur biraz. Bir bakayım şuna. Horace, hemen bir uçak kirala.
Se queres que actue mais de duas noites, arranja o avião.
Sadece bir süre için. Dur bakayım ne kadar kalmıştı? 60 gün mü?
Só o será por quanto tempo mais, 60 dias?
Dur, sana bir bakayım.
Deixa-me olhar para ti.
Dur sana bir bakayım.
Fique assim. Deixe-me olhar para si.
Dur sana bir bakayım şöyle.
Deixe-me olhá-lo.
- Dur sana bir bakayım.
- Deixa-me olhar para ti.
Dur sana bir bakayım.
Deixa-me lá olhar outra vez.
Hey, dur sana bir bakayım.
Deixa-me ver-te.
Dur bir bakayım sana.
- Deixa que te olhe, querido.
Dur da şu güzel bayan Holland'a iyice bir bakayım.
Deixa-me ver a bonita Sra. Holland.
Dur da bir bakayım, tatlım.
Bem, deixe-me ver, minha querida.
Bir tanem! Dur da sana bir bakayım!
Minha querida, deixa-me olhar para ti.
Zosh, dur sana bir bakayım.
Deixa-me olhar para ti.
Sen parlaya dur ki ey muhteşem güneş, ben de aynamı alıp şöyle bir bakayım kendi gölgeme.
Brilha sol, luminoso, até eu comprar um espelho que ao passar possa ver... minha sombra em seu reflexo.
- Dur şurada kendime bir bakayım.
- Deixa-me ver se estou bem.
Dur sana iyice bir bakayım.
Deixa-me pensar melhor.
Dur sana bir bakayım tatlım.
Deixe-me vê-la, minha querida.
Dur, bir bakayım sana.
Deixe-me olhar para si.
- Dur da bir bakayım sana.
- Deixa-me ver-te.
Dur sana bir bakayım.
Deixa-me ver-te bem.
Dur sana iyi bir bakayım.
Vamos lá olhar bem pra ti.
Dur bakayım, biraz dur. Daha yaşlı bir beyefendiyle çıkmışlığı vardı.
Espere lá, agora que penso nisso, havia um homem mais velho com quem ela saía.
Dur sana adamakıllı bir bakayım.
Deixe-me vê-lo bem.
Dur şuna bir bakayım.
Deixa ver isso.
Dur sana iyi bir bakayım.
Deixa-me ver-te bem.
Seni piçkurusu, dur, bir bakayım sana! Birlikte ne kadar çok ezme yedik!
O careca bastardinho, deixa-me olhar para você!
- Dur şu ellerine bir bakayım.
- Mostre-me a mão.
Dur sana bir bakayım. Hiç değişmemişsin.
Deixa-me dar uma vista de olhos.
Dur sana bir bakayım.
Deixa-me olhar para ti.
Görüşmeyeli uzun zaman oldu dur sana bir bakayım!
Há quanto tempo não te via... Deixa-me olhar para ti.
Dur sana bir bakayım.
Deixa-me levar isso.
- Dur, sana bir bakayım.
- Espera, deixa-me olhar para ti.
Dur, bana başka bir şey var mı, bir bakayım.
Tome. Espere. Deixe-me ver se há algo mais para mim.
dur bir düşüneyim 17
dur biraz 847
dur bir dakika 1445
dur bir saniye 232
bir bakayım 536
bakayım 533
bakayım şuna 21
dur bekle 38
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
dur biraz 847
dur bir dakika 1445
dur bir saniye 232
bir bakayım 536
bakayım 533
bakayım şuna 21
dur bekle 38
dur bi dakika 17
dur bakalım 715