English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ E ] / Elbette hayatım

Elbette hayatım traduction Portugais

113 traduction parallèle
Elbette hayatım.
Claro que não, carinho.
- Elbette hayatım.
- Claro, querida.
- Elbette hayatım.
- Com certeza, querido.
Elbette hayatım.
Claro que vais.
Evet, elbette hayatım.
- Mas e claro, querido.
Elbette hayatım...
Claro que sim, querido.
- Ve elbette hayatım boyunca iyilik ve merhamet beni takip edecektir. Ateş et şu orospu çocuğuna!
E embora caminhe pelo vale das sombras da morte... näo temo perigo algum, porque Vόs estais comigo.
- Elbette hayatım, adam bir Rus.
Ele é russo.
Elbette hayatım, al.
Sim, querida. Leva, leva.
Elbette hayatım.
Claro, minha querida.
Elbette hayatım.
- Ora, claro, querida.
Elbette hayatım, fazla geç kalma.
Claro querida, vai sempre que queiras. Basta que não te demores muito.
Elbette hayatım.
É para já, querida.
Elbette hayatım.
- Desde logo, querida.
Elbette hayatımda pek çok aptalca şeyler yaptım.
Sim, eu já fiz muitas coisas estúpidas na minha vida.
Elbette hayatım.
Claro, querido.
- Elbette, hayatım.
- Claro que vai.
Elbette hayatım.
claro, querido.
Elbette var hayatım.
Claro que há.
Elbette ki kişisel hayatım veya hislerim hakkında değil.
Certamente nada sobre a minha vida ou sentimentos pessoais.
Elbette Anne, hayatım.
É claro, Annie, querida.
- Tabii elbette, hayatım.
- Claro, querida.
- Elbette, hayatım.
- Claro, minha querida.
Elbette, davanız uğruna hayatımı riske atmaya hazırım. Ah!
É obvio, estou preparado para arriscar minha vida por sua causa.
Elbette, hayatım, sadece diğerlerine gitme.
Certo, querido, mas não indo pedir aos outros.
- Elbette biliyor hayatım. Hepimizi mi?
- Claro que sim, querida.
Elbette hatırladım hayatım.
De facto lembro-me, minha adorada.
Kim olduğunu elbette biliyorum. Oğlumun hayatını sana araştırma yapmadan mı teslim edeceğimi sanıyordun?
Pensa que eu o contrataria sem uma verificação prévia?
Elbette kek alabilirsin hayatım, soruya cevap verir vermez.
Claro que te dou mais bolo, querido, mal respondas à minha pergunta.
Elbette yok hayatım.
Claro, querida.
Elbette yapmadın, hayatım.
- Claro que não, querido.
Of, elbette hayır, hayatım.
Claro que não estou, querida.
Elbette sensin, hayatım.
Pois claro, minha querida.
Elbette istedim, hayatım.
Claro, querido...
Elbette iyisin, hayatım.
- Claro que estás, querida.
Elbette görmüyoruz, hayatım.
Isso é que não, querido.
Elbette, hayatım.
É claro, querido.
Elbette, hayatım, Nicholas.
Claro, meu querido Nicholas.
Bir yıI önce bugün hayatımı kurtardın. Elbette.
Faz hoje um ano, salvou-me a vida.
Eğer Kes ile ben hayatımızın geri kalanında, aynı gemi içine hapis olmuş durumda olmasaydık elbette işe yarardı.
Claro, iria ajudar um pouco se eu e Kes não estivéssemos presos na mesma nave pelo resto das nossas vidas.
Elbette öyleydin, hayatım.
Claro que tinha, amor.
Elbette, hayatım.
- Claro, querida.
Hayatını kazanabiliyor musun? - Elbette, ben bir avukatım.
Sr. Shapiro, o meu problema é que eu amo esta mulher e quero viver com ela.
Elbette değil, hayatım.
Claro que podes, querido.
- Elbette duydum hayatım.
- É claro que estou, querido.
Elbette, hayatım pahasına, beyefendi.
Com a minha vida, senhor.
Hayatım, elbette yapabilirim
Querida, claro que sim.
Oh, elbette, Voyager'a gelene kadar....... gerçek hayatımı yaşamaya başlamamıştım ve biriyle karşılaşıncaya kadar...
Oh, é óbvio, minha vida não começou realmente... até que cheguei à bordo da Voyager... e conheci uma pessoa que...
Elbette biliyorlardır hayatım.
Quero sim, querida.
"Bu gün çok yorucuydu hayatım." Elbette! "Ama o günü gerçekten sevmiştir."
"por acaso cansativo, amor, mas até que nem foi mau..."
- Elbette! Bak hayatım. Onun kıçının tekmelenmesini isteseydim, bunu kendim yapardım.
Bem querido, tu sabes que se eu o quisesse todo partido, eu mesma o fazia...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]