English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ G ] / Geldiler

Geldiler traduction Portugais

4,992 traduction parallèle
- Geri geldiler!
- Voltaram!
Bir hafta önce, polisler burayı incelemeye geldiler.
- Sim. E, de seguida os polícias vieram para cá, fazer o seu trabalho de acompanhamento. Um deles nunca mais voltou.
- Peter, onlar geldiler!
Peter, eles já chegaram!
Geldiler.
Eles vieram.
Evime geldiler, pianomu çaldılar.
Eles estiveram na minha casa, toquei piano.
Bu adamlar Afrika'dan geldiler ve onları tek iş görüşmesine bile kabul ettiremedim.
Eu tenho alguns rapazes de África e não consigo que passem das entrevistas.
Geldiler.
Chegaram.
Karım ve oğlum yeni geldiler.
Minha esposa e filho acabaram de chegar.
İşte geldiler.
Aqui vamos nós.
Buraya getirildiğinde geldiler.
Elas vieram quando chegaste.
- İş için bana geldiler.
Fui abordada para o trabalho.
İşte geldiler karşımıza...
Rugir esses ferozes soldados?
Zaten çekinerek geldiler.
Tenho medo de não encontrar lugares.
İşte geldiler.
Sentem-se!
Oh! Geldiler.
Já chegaram.
Bu yıldızlar 13 Ocak'ta ilk küçük galaksileri oluşturmak üzere bir araya geldiler.
A 13 de janeiro, essas estrelas aglutinaram-se nas primeiras pequenas galáxias.
Şeyden geldiler...
Criaturas nazis. Nós resistimos, mas...
Bu resimler daha derininde bir hayatta kalma kılavuzu olan bir hikaye kitabının betimlemeleri haline geldiler.
Estas imagens tornaram-se as ilustrações de um livro de histórias que, a um nível mais profundo, era também um manual de sobrevivência.
Bakireler ise Yedi Kız Kardeş'teki yıldızlara dönüştüler ve kış ortasında kulenin üzerinde görünür hale geldiler.
As moças transformaram-se nas estrelas das Plêiades, que podem ser vistas sobre a torre, em pleno inverno.
Geldiler.
Eles chegaram.
- Fransa'ya köle olarak mı geldiler?
Talvez. Vieram para França como escravos?
Menajerim ve annesi geldiler, kadın gündüz çekimlerini izledi. Ben kendimden ve yaptığım şeyden oldukça memnundum.
O meu agente e sua mãe desceu, e ela viu as cenas do dia, e eu estava, sabes, muito satisfeito comigo mesmo, o que eu estava fazendo, e ela disse...
Sürüsüyle geldiler.
em bandos. Pequenos bandos.
- Ofise geldiler. 10 dakika kadar konuştuk.
Passaram no escritório. Conversamos durante 10 minutos.
Okuldaki ilk senesinde keşfetmek için onu görmeye geldiler.
Durante o primeiro ano dele, alguns olheiros vieram vê-lo.
Kırmızı maskeli adamlar, evimize geldiler ve onu vurdular.
Os homens com máscaras vermelhas, vieram a nossa casa e alvejaram-na.
İşte yine geldiler.
Ah, I � est � o eles.
Değişim isteyen vatandaşlar tarafından seçilerek geldiler.
Foram eleitos para o governo por um país que queria mudar...
"Çocuklarımızın, karılarımızın boğazlarını kesmeye geldiler."
"Vêm para cortar as gargantas de nossos filhos, nossas esposas".
Farklı türler haline geldiler.
Tornaram-se espécies diferentes.
Böylelikle balıklar artık hem yakını hem de uzağı yüksek çözünürlükte görebilir hale geldiler.
Os peixes podiam agora ver em alta definição, tanto a curta como a longa distância.
Her gün bizi toplamaya geldiler!
Vem apanhar-nos todos os dias!
- Çok müstesna geldiler gözüme.
- Achei-as invulgares.
- Demek ki geldiler.
- Então, eles hão-de vir.
Geldiler dostum.
Eles vieram aqui!
Geldiler, Gece Nöbeti.
Eles estão aqui, a Patrulha da Noite!
Buraya Beyaz Liman'dan, Borrowton'dan Han'dan, Kralın Şehri'nden kuzeyden ve güneyden doğudan ve batıdan geldiler.
Vieram para junto de nós de Porto Branco, de Vila Acidentada, de Feirajusta e de Porto Real, do norte e do sul, do leste e do oeste.
Çok az geldiler.
Pouquíssimas pessoas lá iam.
- Neden geldiler?
- Porque apareciam?
İnsanlar, yüzyıllar boyunca hayatlarına yeni bir sayfa açmak adına New Orleans'a geldiler.
Durante séculos, as pessoas vinham para Nova Orleans à procura de um novo começo.
Geldiler galiba.
Parece que já chegaram.
- Binbaşı Ebernach ve Fransız mühendis geldiler.
O Capitão Ebernach e o engenheiro francês estão aqui
Doğudan geldiler.
Eles vieram do leste.
Harflerin Adamları buraya mı geldiler?
Homens de Letra... vieram cá?
Şimdi eve geldiler.
Na cabana. Agora.
Seninle tanışmak için New York'a geldiler.
Veronica, estou à porta de um hotel com os meus pais, que voaram para Nova Iorque para te conhecerem.
Geldiler.
Vieram...
Yeni Kurucu Babalar bizim bizim oyumuzla devletin başına geldiler.
Os Novos Pais Fundadores chegaram ao governo...
İşte geldiler.
Aqui estão eles.
- Geldiler.
- Pivete!
İşte geldiler.
- Cá estão eles.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]