Korkunçtu traduction Portugais
1,359 traduction parallèle
- Korkunçtu.
- Horrivel. - Eu sei.
Korkunçtu.
Foi terrível.
Korkunçtu.
Foi horrível.
- Korkunçtu.
Foi horrível.
Lois, korkunçtu.
Lois, foi horrível.
O adamın kalbini çok kırdı. Korkunçtu.
Ela despedaçou-lhe o coração.
- Korkunçtu!
- Foi horrível!
Dişleri çok korkunçtu.
Ele tinha dentes assustadores.
Nesi korkunçtu?
Porquê?
Söylediği değil, söyleyiş tarzı korkunçtu.
Não foi o que ele disse, mas como disse.
- İyi. Ben yalnızdım ve korkunçtu.
Eu fui sozinha e foi terrível.
Daha korkunçtu.
Era mais assustador.
- Tanrım, korkunçtu.
Meu Deus, foi mesmo horrível!
Çok korkunçtu.
Ela era assustadora.
Aşırı korkunçtu.
Realmente assustadora.
Hatta şeytani korkunçtu.
Assustadora tipo Exorcista.
Bir çeşit korkutucu görüntülerle dolu kabus. Korkunçtu.
Algum tipo horrível de pesadelo... com umas imagens, foi terrível.
Aklımı s... tin. Korkunçtu.
Uma queca mental!
- Korkunçtu.
- Foi horrível.
Bak, Sam'in geçirdiği kaza çok korkunçtu.
olha... O acidente de Sam foi uma coisa horrivel Lisa, eu sei.
Sesim korkunçtu!
Eu estava com uma voz horrível!
Korkunçtu. Korkunç.
Foi mesmo horrível.
Sana yaptıklarım çok korkunçtu. Bunu biliyorum.
O que te fiz é terrível.
Çok korkunçtu.
Foi horrível.
Çok korkunçtu!
Foi horrível.
Oh, alınmayın ama performansları korkunçtu.
Oh, e sem ofensa mas as actuações foram horríveis.
Üniversitenin bu olaya tepkisi korkunçtu.
A reacção da universidade? Uma desgraça absoluta.
korkunçtu kulaklarımdan gitmiyor :
Foi horrível Eles perguntavam pelo atirador e ela só dizia :
Stacey korkunçtu, ama... Zoe her zaman benim yanımdaydı.
A Stacey era óptima mas a Zoe nunca me falhou.
Adam da Michael'a bakıyordu. - Korkunçtu.
E o homem olhava fixamente para o Michael.
Her şey korkunçtu.
A situação toda era terrível.
Korkunçtu.
Foi trágico.
Kahvaltı korkunçtu.
Aquele pequeno almoço deu cabo de mim.
Korkunçtu!
Foi horrível!
Korkunçtu.
É terrível.
Orada yatıp, binlerce minik böceğin benimle alay edişlerini dinlemek çok korkunçtu. " Senin evini yiyoruz!
Era assustador, ficar ali... a ouvir milhares de pequenos insectos a fazer pouco de mim.
Bilgin olsun, ders korkunçtu.
Para que fique gravado, foi atroz.
Korkunçtu.
Isso foi mal...
- Korkunçtu.
- Foi uma treta.
Eric aklını kaçırdı, korkunçtu.
O Eric passou-se, foi assustador.
Ailemi kaybetme düşüncesi o kadar korkunçtu ki düşünmek bile istemedim.
É que a ideia de perder os meus pais é tão dolorosa, que eu não queria pensar nisso.
- Madem sordun, korkunçtu.
- Foi horrivel já que perguntas
Polise, medyaya ve hayranlarına göre bu korkunçtu, trajik bir kazaydı....... ama bundan ötesi değildi.
Para a polícia, os média e os admiradores isto foi um acidente trágico e horrível, nada mais.
Tamam, öncelikle çok korkunçtu.
Foi assustador.
Çok korkunçtu.
E eu, sabes, estava...
Bu korkunçtu.
Era horrível.
Ama biz denedik, korkunçtu.
- Mas tentámos. Foi horrível.
- Evet, korkunçtu.
Sim, foi horrível.
Korkunçtu.
É arrepiante!
- Korkunctu.
- Bem, foi horrível.
Hiç bu kadar kötü vakit geçirmemiştim. Korkunçtu.
Lembraste de ir fazer ski com os Danners e os dobermans?
korku 183
korkuyorum 1153
korkunç 714
korkusuz 57
korkuyorsun 140
korkutucu 69
korkuluk 18
korkuyor musun 376
korkuyor 70
korkuttun beni 63
korkuyorum 1153
korkunç 714
korkusuz 57
korkuyorsun 140
korkutucu 69
korkuluk 18
korkuyor musun 376
korkuyor 70
korkuttun beni 63