Ne kadar oldu traduction Portugais
1,797 traduction parallèle
- Sence ne kadar oldu?
- Quanto tempo achas que passou?
Ne kadar oldu?
- Há poucos minutos.
Bir şey yemeyeli ve içmeyeli ne kadar oldu dersin?
Quanto tempo achas que faz desde que comemos ou bebemos algo?
- Ne kadar oldu, 30 saat falan mı?
- Isso são o quê, 30 horas?
- Kalkalı ne kadar oldu?
- Há quanto tempo descolaram?
Ne kadar oldu?
Quanto tempo passou?
Vay canına, ne kadar oldu, dokuz yıl kadar mı?
Há quanto tempo é que vai? Talvez 9 anos.
- Ne kadar oldu?
- Quanto tempo? - 15 segundos.
Birlikte golf oynamayı, ne kadar oldu, on yıl önce bıraktık, değil mi?
Sabes, nós deixámos de jogar juntos, quê, há 10 anos atrás, certo?
Anlıyorum, kaç zamandır menajersin... Ne kadar oldu? Üç koca ay.
Estou a ver, és agente há, deixa ver, 3 meses inteiros!
Ne kadar oldu gideli
- Há quanto tempo que resta?
Peki, onlarla konuşalı ne kadar oldu?
Falaste com eles, quando foi?
Ne kadar oldu? - İki saat.
Quanto tempo Duas horas.
- Evet, ne kadar oldu? 15, 20 yıl mı?
- Há quanto tempo é que foi isto?
Ekiple birlikte çalışmaya başlayalı ne kadar oldu, 6 ay mı?
Seu teste foi há quanto tempo, 6 meses?
- Ne kadar oldu?
Nico. Já passou quanto tempo?
Emniyet Müdürlüğü'nden ayrılalı ne kadar oldu?
Há quanto tempo deixou a polícia?
Ama lütfen bana ciddi bir şeyler Hissettiğini söyleme ne kadar oldu, bir ay?
Mas não digas que tens estado solenemente a segurar uma tocha por mim há... já faz quanto tempo, um mês?
Beni, ne kadar oldu, on sene aradan sonra ilk defa aradığında, tüm olan biteni anlamlandırmanın bir yolunu bulmak adına sadece kalmak için bir yerden daha fazlasını arıyor olabileceğini ummuştum.
Quando me ligaste pela primeira vez há cerca de dez anos, tinha esperança de que procurasses algo mais do que um lugar para ficar. Estou a tentar encontrar algum sentido nisso tudo.
Ne kadar oldu, 2 sene mi?
Quanto tempo tem sido, dois anos?
- Denemeye başlayalı ne kadar oldu?
- Há quanto tempo andam a tentar?
Gördün mü? Daha ne kadar oldu hemen unutulmuşsun.
Ausente tão pouco tempo e já foste esquecido.
Nişanlılık ne kadar oldu?
Há quanto tempo estão comprometidos?
Ne kadar oldu?
Há quanto tempo?
Ne kadar oldu?
Acabaram de o renovar.
Her ne kadar kolay olmasa da hayatımın anlamı o aşk oldu.
E embora não tenha sido fácil, tem sido tudo para mim.
"Suçu kanıtlanana kadar masum" a ne oldu?
O que aconteceu ao "inocente até prova em contrário"?
Ne oldu Dean? Aşağıda ne kadar eğlendiğimizi hatırlamıyor musun?
Não se lembra da diversão que teve lá embaixo?
Ya Afganistan'a ne demeli? O kadar debelendikten sonra ne oldu?
No Afeganistão, eu pensei que nós todos fôssemos os melhores.
Bir cinayet vardı. Ne kadar zaman oldu?
Houve um assassínio.
Ne oldu Spencer? Ne görüyorsun? Bu kadar yeter.
O que é, Spencer?
Önceki Singulat Kıvrımı'nı tekrar ayarladık ve bakın, artık ne kadar mutlu ve cömert bir kız oldu.
Nós readaptámos o seu antigo giro cingulado e vejam na rapariga feliz e generosa em que se tornou.
Ne kadar zaman önce oldu bunlar?
Então, há quanto tempo foi isso?
Şimdiye kadar Penny'nin inandıkları her ne olursa olsun onun hayatta kalmasını yardımcı oldu, ve senin görevin inandıklarına zarar vermek değil.
Neste momento, a Penny tem um sistema de confiança que a ajudou a sobreviver a tudo. E o nosso trabalho é destruí-lo.
Testler her ne kadar kardeşinin fonksiyonları çalışıyor dese de beyin ölümü oldu.
Os testes confirmam que, embora as funções corporais da tua irmã estejam bem, o cérebro está morto.
Ne kadar oldu?
Quanto tempo?
- Ne oldu o halde? Sen ve Bayan Tornay, Ian Wallace'ı Lower Linx'ten evine kadar izlediniz, sonra da kavgaya mı tutuştunuz?
Tu e a Sra. Tournay seguiram o Ian Wallace até casa desde o Lower Linx e depois tiveram uma discussão?
Bir dakika bekleyin çocuklar, bu kadar çabuk kötülemeyin Loretta'yı, yani "affet ve unut" a ne oldu?
Bem, esperem um minuto, malta. Não sejamos tão apressados a julgar a Loretta. Quero dizer...
Bak ne kadar geç oldu.
Olhem só para as horas.
Jen'i görmek ne kadar da hoş oldu!
Foi adorável ver a Jen.
Seni ne kadar sev... Biliyorum üç yıl oldu.
Eu sei que há três anos que não passo aí o Natal.
Ne kadar hızlı oldu bu!
Senhor, Você é muito rápido e furioso.
Yasadışı birşey yapmadım suçu kanıtlanana kadar kimse suçlu değildir e ne oldu?
Não fiz nada ilegal. O que foi feito do "inocente até que se prove que é culpado"?
Gördün mü ne kadar kolay oldu?
Sim, Viu como foi fácil?
Tam olarak ne kadar süre oldu diyemem ama uzun süre oldu.
Não sei ao certo há quanto tempo, mas há muito tempo.
"neden bu kadar bedbahtız" gibi sözlere ne oldu?
"para onde vamos" e "porque nos importamos".
Peki, kazanmak ne zamandan beri bu kadar önemli oldu?
E desde quando ganhar se tornou tão importante?
Bu kadar zaman sonra, seni ortaya çıkartan şey ne oldu?
E o que te fez voltar à cidade agora, depois de todo esse tempo?
Şu an kaç oldu? Sanırım... Ne kadar olmuş?
Como é...?
Ne kadar zaman oldu?
Há quanto tempo?
Son altı ay içinde hamilelikle ilgili tek sorduğun soru göğüslerimin ne kadar büyüdüğü oldu.
Sua única pergunta sobre gravidez em 6 meses... foi se meus peitos vão crescer muito.
ne kadar güzelsin 38
ne kadar 1461
ne kadar güzel 390
ne kadar harika 35
ne kadar paran var 51
ne kadar tatlısın 25
ne kadar istiyorsun 126
ne kadar tatlı 35
ne kadar güzel bir gün 19
ne kadar iyi 34
ne kadar 1461
ne kadar güzel 390
ne kadar harika 35
ne kadar paran var 51
ne kadar tatlısın 25
ne kadar istiyorsun 126
ne kadar tatlı 35
ne kadar güzel bir gün 19
ne kadar iyi 34