Oraya gitme traduction Portugais
357 traduction parallèle
Bayan Gulch'un oraya gitme.
Não vás por casa de Miss Gulch.
- Oraya gitme.
- Näo vás lá.
Sakın oraya gitme, Myrtle Mae!
Nunca vás lá, Myrtle Mae!
- Oraya gitme Ray.
- Não entres aí, Ray.
Oraya gitme Joe...
Não te metas Joe...
- Lütfen baba, oraya gitme! Geri çekil! Eğer telefon hâlâ çalışıyorsa polisi arayın.
Se o telefone funciona telefonem à polícia!
Oraya gitme.
Não vás lá para fora.
- Lütfen oraya gitme.
- Por favor, não vás.
Oraya gitme.
Não vás.
Melville, oraya gitme.
Não vás lá. Vais morrer!
Senin, oraya gitme yolunu bildiğin söylendi.
Disseram-nos que você saberia como chegar lá.
Oraya gitme.
Não vás às meninas.
Oraya gitme. Kötü olacağını hissediyorum.
Eu tenho maus pressentimentos.
Dolayısıyla oraya gitme gibi bir kaygım yok.
Não vale a pena preocupar-me se vou parar ao inferno no futuro.
İnsanoğlu sizi, sadece Kuzey Kutbu üzerinde uçan ilk insan olarak değil aynı zamanda oraya gitme cesareti gösteren bir insan olarak da tanıyacak.
O mundo saberá que não será só o primeiro homem a voar sobre o Ártico, mas talvez também o primeiro homem a explorar o polo norte.
Oraya gitme! Bir patlama olacak orada!
Não vá para ali, vai haver uma explosão!
Miranda, oraya gitme!
Miranda, não vás para aí!
Tom, sakın oraya gitme!
Por favor, não suba!
Oraya gitme.
Anda cá!
Bir daha oraya gitme.
Não voltes a lá ir.
Skip, oraya gitme dostum.
Não vá lá, cara.
Oh, oraya gitme!
Não entres aí!
Oraya gitme şansına sahip olunca bir an bile düşünmeden hemen atladım çünkü bu, eski saf çocukluk hayalimin gerçekleşmesi için bir fırsattı.
Aproveitei de imediato a oportunidade de ir, sem sequer pensar no assunto, realmente, porque abria caminho a uma antiga e ingênua fantasia da minha infância.
Oraya gitme!
Não saias daí.
Hayır, sana göstereyim! Oraya gitme!
Eu mostro-te, mas não desças!
- Oraya gitme Melissa.
- Não vás lá, Melissa.
Oraya gitme.
Não te embrenhes aí!
Oraya gitme.
Podes caír na água.
- Oraya gitme.
- Não entres aí.
- Audrey, oraya gitme.
- Audrey, não entres ali. - Estou com fome.
- Acıktım. Oraya gitme!
Não entres ali!
Oraya gitme.
Nao vás lá.
Oraya gitme!
Não vás lá fora!
Oraya gitme.
Não vá lá.
Ama lütfen Marlene, oraya gitme.
Por favor, Marlene, não vá lá.
- Bir daha oraya sakın gitme, duydun mu?
- Não faça mais isso, ouviu? !
Orient'e gitme nedenim, tamamen bilimsel konularla ilgili. Tabii oraya varabilirsem.
Vou ao Oriente por razões científicas se la chegar!
Oraya tek başına gitme.
Tony, não vais ao'L'Age d'Or'sozinho.
Gitme oraya.
Não vás lá para fora.
Gitme oraya.
Não vás lá acima.
Gitme oraya!
Não vás por aí!
- Oraya gitme.
- Não podes entrar ali.
Oraya onunla gitme.
Betty, posso explicar.
- Gitme oraya.
- Mas não vá para lá.
Oraya gitme.
Não vá ali.
Tamam o zaman. Anlaştık. Sakın oraya tek başına gitme.
Mas não vás lá abaixo sozinho, já te digo.
- Oraya gitme.
- Não saias!
Bence oraya o şapkayla gitme.
Acho que não deve ir lá com esse chapéu.
"Oraya bir daha gitme" dedim.
"Não te descontroles" digo-lhe eu.
Oraya gitme.
Não entres aí.
Bir daha oraya gitme.
não vá lá novamente.
oraya gitmek istemiyorum 20
oraya gitmeliyiz 19
oraya gitmeyin 17
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmelisin 203
gitmedim 39
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
oraya gitmeliyiz 19
oraya gitmeyin 17
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmelisin 203
gitmedim 39
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmedi 39
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmedi 39
gitmem gerekiyor 305
gitmen gerekiyor 24
gitmem 53
gitmeni istemiyorum 71
gitmeliyim 1495
gitmek istiyorsun 19