Saçmalik traduction Portugais
103 traduction parallèle
Dört Marx Kardeşler SERPİLEN SAÇMALIK'TA
Os Irmãos Marx na UNIVERSIDADE
Saçmalik.
Sim, só porcaria...
Saçmalik.
O costume.
- Saçmalik!
- Isto é uma treta!
Nedir bu saçmalik?
Que merda é esta?
Görüsmek saçmalik!
O que se passa consigo?
Bu ne saçmalik!
Que absurdo!
Saçmalik bu.
Isso é disparate
- Bunlar saçmalik.
Perdeste o juízo?
- Ve daha bir sürü saçmalik. - suraya bak.
Olha para eles.
Querns ise geldiginden beri Em City'de dikkat çekici hiçbir saçmalik olmadi.
E como sabe, desde que Querns se fez cargo, não houveram tolices no Em City.
Hepsi saçmalik gerçekten, değil mi, Bay Barkley... ama güzel fotoğraflarimiz var değil mi?
É tudo papo furado, não é, Sr. barkley? mas vamos ter belas fotografias, não é?
Bebeğim, bu saçmalik. Ben- -
Bem, isto é besteira Eu não...
- Bu saçmalik, ahbap. - "burada kalin."
Isto é papo furado, cara Fique abaixado
Bu saçmalik. Miami polis departmanini bilirim... ve ödül avcilarini da. Çok ilerleyemezler.
Isto é conversa fiada Eu sei que a policia de Miami... e os caçadores de recompensa não se acertam
Saçmalik.
Mentira.
Ahbap, bu saçmalik.
Cara, isto é conversa mole
Bu saçmalik.
Isto é treta.
Saçmalik bu.
Isto é uma grande treta.
Nasil bir saçmalik bu?
Que porcaria é esta?
- Bu saçmalik.
- Isso é treta.
Bu saçmalik "emlakçinin oyun metninin" bir sayfasindan.
Isso são tretas do manual do vendedor imobiliário.
Hepsi saçmalik. Sadece sehir efsanesi.
É um monte de tretas.
- Saçmalik.
- Tretas.
Hakikaten saçmalik.
Isso é besteira.
Bu sabahki saçmalik yeter. Senin neyin var?
A discussão que tive esta manhã.
sey, bu saçmalik yeter.beni sen çagirdin.
Bem, chega de idiotices. Tu ligaste-me para vir ter contigo.
Saçmalik.
Pedaço de merda.
Saçmalik bu, Peder.
Disparates, padre.
Saçmalik bu.
Isto é ridículo.
Bence sacmalïk.
Acho que é um monte de balelas.
Sacmalik.
Que disparate!
Sacmalik!
Merda!
Saçmalik bu resmen!
Isto é uma merda!
Ne bicim bir sacmalik bu?
Que religiäo parva é essa?
Ya da başka bir saçmalîk. - Bu müthiş bir şey.
Devem estar na casa da Elvadine a ver quem dobra mais as costas.
Bu ne sacmalik?
Enlouqueceste?
- Sacmalik, Cindy. Biri bizimle dalga geciyor.
Que disparate, está é alguém a gozar connosco.
- Osuruktan bi sacmalik.
Que data de parvoíces.
Bu sacmalik, ben gidiyorum.
Isto é doentio. Vou mas é embora.
BU TUR BiR SACMALIK YAPINCA, EN AZINDAN DUZELT.
Tens que enfrentar as consequências dos teus actos.
Sacmalik.
Tretas.
SAÇMALIK
É uma afronta!
Onemli degil. Sacmalik.
Isso é ridículo.
Böyle enayiler de varmı? - Yine sacmalik.
Também existem tolos.
'Yine sacmalik.'
Tolices de novo.
Sacmalik!
Bobagens! Malik, senhor, não quero um lugar no paraíso.
Sacmalik.
Merda.
- Bunlarin hepsi sacmalik. - Siz bir asisiniz degil mi?
- É um desalinhado, não é?
- Bu sacmalik Doktor.
- É uma treta pegada, Doutor, vá lá.
Kapa ceneni ve tamamen sacmalik olmayan bir sey soyle.
Cala-te e diz antes alguma coisa que não seja um monte de tretas.
saçmalık 1235
saçmalık bu 191
saçmalık mı 20
saçmalama 1352
saçma 804
saçmalıyorsun 156
saçmalama lütfen 25
saçmalıyorum 21
saçma sapan konuşma 57
saçmalıyor 21
saçmalık bu 191
saçmalık mı 20
saçmalama 1352
saçma 804
saçmalıyorsun 156
saçmalama lütfen 25
saçmalıyorum 21
saçma sapan konuşma 57
saçmalıyor 21