English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ T ] / Tamam dostum

Tamam dostum traduction Portugais

1,588 traduction parallèle
Tamam dostum.
Está bem, meu.
Tamam dostum buraya kadar.
Está bem, camarada, já chega.
Yavaş, tamam dostum.
Está bem, amigo.
Tamam dostum.
Claro meu, certo.
Tamam dostum.
Está bem, amigo.
Tamam dostum. Ben de gidiyorum o halde.
Não faz mal, companheiro, também tenho de ir embora.
Tamam dostum.
Já está, amigo.
Tamam dostum, işte.
Leva os cinco.
Tamam dostum.
Está bem.
Tamam dostum.
Está bem, mano.
- Tamam, tamam dostum, ben...
- Sim, meu. Eu nunca...
Tamam dostum.
Na boa, meu.
Tamam dostum biliyor musun?
Ok, sabe que mais?
Fark etmez, tamam mı? Onu nakavt etmen gerek, dostum.
Seja qual for, tem que derrubá-lo.
- Tamam, dostum.
- O que acha?
Tamam. Hadi dostum.
Tudo bem, vamos!
Tamam, bak. Dostum. Pekala.
Pronto, está tudo bem.
Dostum Papi, sigara içmeye çıkıyorum tamam mı?
Papi, vou fumar, está bem? Espera aí.
Tamam, dostum.
Cuidado.
Şu doğa üstü mumbo-jumbo büyü boklarına başlama dostum. Tamam mı?
Não comeces com a merda dos teus fetiches supersticiosos, está bem amigo?
Tamam mı, dostum?
Está bem "hombre"? ( homem )
- Bak ne diyeceğim dostum, boş bir kafayla içki içmek iyi bir fikir değildir, tamam mı?
Deixa-me dizer-te uma coisa. A minha ideia era beber um copo com uma gaja.
Dostum, bir Meksikalı var, adı El Chivo, tamam mı?
Olhe, há um mexicano chamado o Chivo.
Dostum, o beni küçük kardeşim, tamam mı?
Meu, é o meu irmão mais novo, está bem?
En iyi dostum olduğunu unut, tamam mı?
Esquece que és o meu melhor amigo.
Kapat çeneni, dostum. Uçmuş durumdayım, tamam mı?
Estou-me a passar.
Bak dostum, tamam, bunu dün aldım seni de hatırlıyorum, çünkü çok akılda kalıcı bir yüzün var.
Comprei isto ontem, e lembro-me de si porque tem... uma cara fácil de lembrar.
Dogrulari, tamam mi, dostum?
A verdade, certo, parceiro?
Dostum Dave'i çok özledim, tamam mı?
Está bem, querem saber? Senti saudade do meu amigo Dave, está bem?
Tamam, sağ ol dostum.
Obrigado, amigo.
Dostum, hadi ama alay etme, tamam mı?
Vá lá, sem sarcasmo, está bem?
Tamam ikimizde burda bir şeyi açıkça anladık. Eğer aile trajedilerimi tartışacaksak bunu çok yakın bir dostum ile yapmak isterim bana kelepçe vurmaya çalışan.. ... bir polis ile değil.
Chega, já que ambos estamos esclarecidos, se eu vou discutir as tragédias da minha família eu quero fazê-lo com uma amiga verdadeira, não com uma polícia que parece estar a avaliar tudo o que eu digo a algemar-me neste momento.
- Tamam. - Yapma dostum.
Esquece, esquece, está bêbado.
Bak ben sana doğruyu söyledim ve yardım ettim. Tamam mı, dostum?
Eu fiz as pazes contigo e ajudei-te, está bem, amigo?
- Tamam minik dostum. Aşı zamanı.
- Altura das tuas vacinas.
Tamam. Nasıl gidiyor dostum?
Que tal vai isso, amiguinha?
Hayal kurmaya devam et dostum, çünkü bu hiç olmayacak, tamam mı?
Bem podes sonhar, porque nunca acontecerá.
Tamam, al bakalım dostum.
Toma, é por conta da casa.
Tamam Spruce, orada işler nasıl dostum?
Está bem, Spruce, como te estás a safar?
Ne ile uğraştığımızı biliyoruz. ve biz senin arkandayız, dostum. tamam mı?
Sabemos o que está envolvido, e estamos do teu lado, mano.
- Tamam, sonra görüşürüz dostum.
- Está bem. Até logo.
Dinle beni, dostum, seninleyim ben, tamam mı?
Ouve-me, meu, estou contigo. Está bem?
Bundan sonra siyah-beyaz dostum, tamam mı?
É monocromática a partir de agora, Amigo,... - certo?
Lanet ellerini arkaya koy dostum! Oraya, evet, tamam.
Põe a merda das mãos nas costas, por aí, é isso mesmo.
Ben bir dostum, bir dost, tamam mı?
Sou um amigo. Sou um amigo, está bem?
Seni geri arayayım, tamam mı dostum?
Depois ligo-te, está bem?
Dostum, işemem lazım. Tamam mı?
Tenho de ir mijar, meu.
Hepsi bu. Dostum, burada takılacağım ve çalışacağım, tamam mı?
Portanto, vou relaxar e estudar, está bem?
Tamam, tamam. Penisimin etrafından dolaşmam gerek dostum.
Tenho de meter a mão na pila, meu!
Tamam, dostum.
Está bem, meu.
- Tamam, dostum.
- Certo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]