Uzak dur traduction Portugais
7,896 traduction parallèle
Seni ilgilendirmez lanet olası, uzak dur kızdan. Kişisel mesele.
Isso não é da tua conta, larga-a, é um assunto pessoal.
- Evimden uzak dur, beni anladın mı?
Não entre na minha casa, entendeu?
- Ana caddelerden uzak dur.
Evita as ruas principais.
'Em bilmiyorsanız, daha iyi onlardan uzak dur.
Se você não sabe'em, é melhor ficar longe deles.
Ondan uzak dur.
Você ficar longe dela.
- Uzak dur!
- Deixa-me!
" Hayır benden uzak dur Ana.
" Não, afasta-te de mim, Ana.
Seni istemiyorum. Uzak dur. "
Não te quero por perto. "
Ailemden uzak dur!
Afaste-se da minha família!
- Uzak dur benden!
Afaste-se de mim!
Uzak dur!
Vá-se embora!
O çok kıskançtır.Uzak dur benden.
É um muito zeloso. Assim que afasta-te de mim.
Uzak dur benden.
Assim que afasta-te de mim.
Benden uzak dur.
Afasta-te de mim.
- Uzak dur benden!
Deixem-me!
Benden uzak dur!
Afasta-te de mim!
Uzak dur!
Afasta-te!
Uzak dur benden lütfen.
Afasta-te de mim, por favor.
Bizden uzak dur.
Afasta-te de nós.
Çin Mahallesi'nden uzak dur.
Nunca ir a Chinatown.
Bu işten uzak dur.
Fiquem fora disto.
Joong-Ki'den uzak dur.
Afaste-se do Joong-Ki.
- Benim parfümümden uzak dur.
- Afasta-te do meu perfume.
Parfümümden uzak dur.
Afasta-te do meu perfume.
Ondan uzak dur.
Afasta-te dele.
Uzak dur benden!
Fica longe de mim.
Uzak dur! Bekle, ne yaptığının farkında değilsin!
Espera, não sabes o que estás a fazer!
Uzak dur!
Para trás!
- Uzak dur benden.
Ela saiu de perto de mim.
Kelvin Tepesi'nden uzak dur.
Mantém-te longe de Kelvin Ridge.
Uzak dur ondan!
Larga-o!
Evladım. Zamanı geldiğinde Kızıl Tepe'den uzak dur.
Minha filha, quando chegar o momento, tem cuidado com a Colina Vermelha.
Kızıl Tepe'den uzak dur.
Cuidado com a Colina Vermelha.
Benden uzak dur.
Fique longe de mim.
- Uzak dur dostum!
- Afaste-se, amigo!
Uzak dur ondan şerefsiz!
Afasta-te dele, seu sacana!
- Uzak dur!
Afasta-te!
Benden uzak dur! Geri çekil!
Afaste-se de mim!
- Chen Zhen uzak dur!
Chen Zhen, afasta-te!
Benden uzak dur demiştim sana.
Disse-lhe para ficar longe de mim.
Krampf'ın kızından uzak dur.
Afasta-te da filha do Krampf.
Benden uzak dur yeter.
Afasta-te apenas de mim.
İplerden uzak dur.
Respira fundo.
Uzak dur ondan.
Afaste-se.
Benden uzak dur.
- Larga-me.
Ondan uzak dur!
Afasta-te dele!
Uzak dur benden, anladın mı lan?
Fica longe de mim, está bem?
- Uzak dur benden.
Mantem-te afastado.
Benden uzak dur Ford.
Afasta-te de mim.
Uzak dur benden.
Afaste-se.
- Susan. - Uzak dur benden.
Susan.
uzak dur benden 215
uzak durun 130
uzak durun benden 23
uzak dur ondan 40
duran 19
dürüst 86
durham 21
durum 69
duras 38
durango 26
uzak durun 130
uzak durun benden 23
uzak dur ondan 40
duran 19
dürüst 86
durham 21
durum 69
duras 38
durango 26
durumu 30
durma 704
durun 4322
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
dürüstlük 41
durdu 87
durma 704
durun 4322
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
dürüstlük 41
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durumlar nasıl 26
durumu ne 21
durum nedir 160
dürüst olmak gerekirse 240
dürüst ol 95
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42
dur bi 18
durumlar nasıl 26
durumu ne 21
durum nedir 160
dürüst olmak gerekirse 240
dürüst ol 95
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42