Acil bir durum traduction Russe
1,612 traduction parallèle
Çok acil bir durum. " dendi.
Дело крайней срочности.
Burada acil bir durum var!
Кто-нибудь, помогите.
- Acil bir durum olursa diye.
- На всякий случай. - Никаких всяких случаев!
Ya acil bir durum olursa?
А если у нас что-нибудь случится?
Biliyorum, çok özür dilerim. Acil bir durum var da.
Нет, я понимаю и прошу прощения, но у нас критическая ситуация и...
Acil bir durum yok efendim. 9 canınızdan yedi tanesi hâlâ duruyor.
Ситуация не критическая, сэр.
Açsana kapıyı. Acil bir durum var.
Мужик, открой, это срочно.
- Acil bir durum.
- Это срочно.
Oda 7'de acil bir durum var.
Так, у меня тут отчет из седьмой палаты.
- Acil bir durum.
Мне срочно
Sen gidip yatağımdaki zulaları getir, çünkü bu acil bir durum.
Ты допьешь в моей постели, потому что это все таки чрезычайное ситуация.
Heather. Bu acil bir durum.
У меня чрезвычайная ситуация.
Hemen konser salonuna gelmenizi istiyorum. Acil bir durum var.
Ребята, идите в аудиторию- - это срочно!
Kimliği gösterip, acil bir durum var çok acelem var, bu bir ölüm kalım meselesi diyeceğim.
Покажу документы и скажу, что у меня пациент с тяжёлой травмой... Поэтому я тороплюсь, спасаю жизнь.
Acil bir durum var.
Экстренная ситуация.
Acil bir durum var.
Это срочно.
Chuck, acil bir durum var.
Чак, у нас срочная ситуация.
Ama acil bir durum söz konusu.
Но честное слово - это очень срочно.
Acil bir durum.
И побыстрее.
Acil bir durum var.
- Скорая выехала.
Acil bir durum olabilir.
Может, это что-то срочное.
Sana Paris'teyken para göndermiştim..... acil bir durum içindi.
Помню, мы посылали тебе деньги в Париж, на экстренный случай.
Acil bir durum.
Чрезвычайная ситуация.
Acil bir durum var.
Дело не ждет, не так-ли.
Çok acil bir durum olmasaydı, onu asla götürmek istemezdim.
Я никогда бы не попросил снять его если бы не дело большой важности.
Acil bir durum olduğunu düşünmesem istemezdim.
Я бы не просила, если бы не думала, что это срочно.
biraz acil bir durum. - Hemen mi?
Прямо сейчас.
Şimdi Paskalya zamanı, umarım seni uyandırmamışımdır,... ama gerçekten, acil bir durum bu.
Сейчас Пасха, так что я надеюсь, что не разбудила тебя. Но честное слово - это очень срочно.
Lütfen bana acil bir durum çıktığını ya da önemli bir şey olduğunu söyle ki, plak şirketine neden şu anda sahnede olmadığını açıklayabileyim.
Прошу, скажи мне, что у тебя что-то срочное, или назови серьезную причину, чтобы я смогла объяснить лейблу твое отсутствие.
Ama şu an acil bir durum var. Tek istediğim insan da Tara.
Но тут небольшой завал, и единственная личность, которая сейчас здесь нужна - это Тара.
Bu acil bir durum.
В этом есть крайняя необходимость.
Ve telefondaki kadın bana, acil bir durum olmadığını söyledi.
А мне ответили, что это не экстренный случай.
Tamamen noel hırsızlığı! Bu mu acil bir durum değil?
Украденное Рождество - это не экстренный случай?
Acil bir durum çıktı falan deyin.
Придумай какую-нибудь отмазку.
Acil bir durum var.
Я на тебя рассчитываю.
Herkes yöneticinin hayatı boyunca hayalini kurduğu Acil Durum Merkezi'ni biliyor yani neden asistan yöneticisi karşı bir adam atmak istiyor?
Все в курсе, что Президент всю жизнь мечтал открыть Центр экстренной медпомощи. Почему же вице-президент выступает с другим предложением? Что там случилось?
Bu bir acil durum radyo yayınıdır.
20. Экстренное сообщение. Это не учение.
Bu bir acil durum radyo yayınıdır.
Экстренное сообщение.
Roberto, bu acil bir durum.
Роберто!
Burada havayla ilgili gerçek bir acil durum söz konusu.
- У нас чрезвычайная ситуация!
Bu bir acil durum. Şehri tahliye ediyoruz.
Чрезвычайная ситуация!
Affedersin, gerçek bir acil durum olsaydı ne yapacağımıza dair bilgi vermezler miydi?
Извините, а в случае реальной опасности нас проинструктируют что делать?
Acil bir durum var.
Срочный вызов.
Bir delik, bir kapı, gizli bir kod, acil durum çıkışı.
Тоннель, дверь, секретный код, аварийный выход.
Bir acil durum tuşu var.
Ну, есть аварийная кнопка.
Savaş bir acil durum valfi gibiydi.
Война работает как спускной клапан.
Acil bir durum var.
У меня тут срочное дело.
Bay Bonaventure'nin acil durum ekibi ile bir konferans görüşmesi yapmalıyım.
Мне нужно поговорить по конференц связи с главной командой м-ра Бонавенчера.
Git bir sincap falan yakala. Bu yüzden sürekli sana arabanda bir acil durum seti bulundurmanı söylüyorum.
Вот почему Я всегда говорил тебе держать аварийный комплект в машине.
Hayır, ufak bir acil durum var.
Нет, просто небольшая экстренная ситуация.
Bu acil bir durum. Ne?
это срочно.
acil bir durum var 51
durum 69
durumu 30
durum nedir 160
durumu ne 21
durumlar nasıl 26
durumu iyi 83
durumu iyi mi 40
durumu nasıl 335
durum bu 36
durum 69
durumu 30
durum nedir 160
durumu ne 21
durumlar nasıl 26
durumu iyi 83
durumu iyi mi 40
durumu nasıl 335
durum bu 36
durum şu 37
durum nasıl 38
durumu nedir 24
duruma göre değişir 91
durum raporu 57
duruma bağlı 72
durumunuz nedir 41
duruma göre 34
durum ciddi 25
durum ne 42
durum nasıl 38
durumu nedir 24
duruma göre değişir 91
durum raporu 57
duruma bağlı 72
durumunuz nedir 41
duruma göre 34
durum ciddi 25
durum ne 42