Aynı yerde traduction Russe
1,018 traduction parallèle
Ağrı her zaman aynı yerde değildi.
Не всегда болело в том же самом месте.
Ne yazık ki seni C.S.I.R'dan gelecek olan bir bilim adamıyla aynı yerde yatırmak zorundayım.
Боюсь, что мне придется поселить вас с ученым парнем из комитета по научно - промышленным исследованиям.
Birkaç saniye daha, hâlâ tereddüt içindesin sanki... ayrılmak için ondan, kendinden... onu hayal ettiğin bu aynı yerde... kaybolan hayali tekrar belirebilirmiş gibi... ürkekçe veya ümitvâr... bu bağı kaybetme korkun öyle...
Еще несколько секунд, как если бы вы еще сами колебались перед тем, как расстаться с ним, с самой собой, как если бы его силуэт, пускай серый, побледневший, грозил еще появиться - на этом самом месте, где вы вообразили его с чрезмерной силой, с чрезмерной боязнью и надеждой, боясь утратить вдруг эту прочную связь с... Нет, эта надежда - эта надежда теперь не направлена ни на что.
Beni dinleyin, Herr Hahn. Hayatta başıma çok kötü şeyler geldi. Ama başıma gelen en kötü şey....... kendimi sizin gibi adamlarla aynı yerde bulmak oldu.
Послушайте-ка, герр Хан, в моей жизни уже случались ужасные неприятности, но худшее, что только могло со мной произойти, - это оказаться в компании подобных вам.
Evet, bugün bana izin verin. Yarın aynı yerde görüşürüz.
- Да, завтра я буду на своем месте.
- Perşembe, aynı saat ve aynı yerde buluşalım.
- Встретимся в четверг, на том же месте.
- Hep aynı yerde.
- Да всё там же.
Aynı yerde kalıp eğlenmenin nasıl bir şey olduğunu neredeyse unutacaktım.
Я уже почти забыл, как оставаться на одном месте и наслаждаться этим.
Evet. Aynı yerde buluştuk, içi boş bir ağacın orda. Ben önce geldim, sonra arabacısı geçti...
Так вот встретились мы на том же самом месте у дерева с дуплом я первая пришла, а потом уж он
Hem de aynı yerde.
И в том же месте.
- Ormanda, aynı yerde.
- На том же самом месте в лесу.
- Yo, aynı yerde kalıyoruz sadece.
Не уходи, иди к нам!
Nasıl olurdu? Öfkeden kudurmuş bir deliyle sonsuza dek aynı yerde kalmak. Zaman durana dek.
Каково это, быть запертым навсегда в клетке с яростным безумцем, до самого конца времен.
Böyle durmaya çalışın. Şunu söylemeliyim ki, eğer aynı günde aynı yerde bir sürü güzel kız görürsem bu moral bozucu oluyor.
Однако, должен заметить, если встречаю много красивых девушек в одном месте или в один день, это меня деморализует.
Ayrıca aynı yerde bebeğiniz Geraldine'in cesedine de ulaştım... bu elbiseler üzerlerindeydi.
Тело вашей дочери, Джеральдин Эванс, было найдено по тому же адресу. На них была эта одежда.
- O da, aynı yerde çalışıyordu.
- Где работал и он.
Aynı yerde çalıştığı bayan barmen'le beraber gitmiş.
Он скрылся со своей подружкой.
Daha önce buluştuğumuz aynı yerde.
На том же месте, где мы были раньше.
Gözlerimi bu şekilde kapatsam ikimizin aynı yerde olduğunu hissediyorum!
Когда закрываю глаза, кажется, что мы вместе.
Hepiniz aynı yerde mi çalışıyorsunuz?
доукеуете окои сто идио леяос ;
- Aynı saatte, aynı yerde.
- Конечно, как обычно.
İkizim ve ben tam olarak, aynı yerde ve zamanda sadece birkaç dakika farkla doğduk.
Мой брат-близнец и я были рождены в одной точке земного шара с разницей в одну минуту.
- Evet aynı yerde.
Там же?
İkimiz de bekleyeceğiz, ama aynı yerde değil.
Мы подождём вместе, но я буду в стороне. Месье комиссар, это не так.
İki aşığı aynı yerde tutmak biraz ahlaksızca değil mi Christine?
Тебе это не кажется слегка извра щенньiм, Кристина иметь двух любовников одновременно?
- Çiçekler hala aynı yerde duruyor.
- Цветы всё ещё стоят!
Çok sayıda önemli insanın aynı yerde toplanması ilgimi çekmişti.
Я никогда не видел столько важных людей в одном месте.
Aç suaygırlarıyla aynı yerde çalıştığıma inanamıyorum!
И я поверить не могу, что работаю с голодным голодным бегемотом.
"Bir gölge gibidir, hayatı ve hiç bir zaman aynı yerde kalmaz."
"И идет он за Господом как тень " не останавливаясь ни на минуту. "
Ben giderken aynı yerde... aynı şeyi yapıyordu ve aynı şarkıyı çalıyordu.
Когда я уезжал, он сидел на этом же месте, точно также, играл эту же мелодию.
Herkes onu aynı anda 10 farklı yerde görür.
Люди видели его в десяти разных местах одновременно.
Her yerde aynı şey
Где бы ты не оказался.
Her yerde aynı uyarı vardı :
Висели надписи : молчите, молчите.
Prosedür her yerde aynıdır.
Повсюду процедура снятия одна и та же.
Via della Croce'deki şu küçük sokakta... sana karının aldığı kravatın... aynısını aldığım yerde.
На той маленькой улочке, Виа делла Кроче, где я купила тебе такой же галстук, как и твоя жена.
Ama derinlerde bir yerde biz aynıyız.
Но в душе мы схожи.
Görebilir, tadabilir, ıstırap çekebilir, şu anda oturduğun yerde yaşadığın gerçeğin aynısını gibi.
Он бы видел, чувствовал, страдал, и это было бы так же реально, как то, что вы сидите здесь сейчас.
Yaşam her yerde aynı zaten.
Так устроена жизнь везде.
Aynı anda her yerde.
Она одновременно всюду :
Her yerde hep aynı
Везде все одно и то же.
Galiba her yerde aynılar.
Они везде такие.
- Gerçek bu, her yerde aynıdır.
Везде одинаковый курс.
Doğa yasaları her yerde aynıdır.
Законы природы везде одинаковы.
Fakat aynı şekilde, her yerde ve dönemde gerçeğe değer veren ve onu sadakatle kaydeden birileri olmuştur.
Но в каждой эпохе и в каждом месте всегда будут те, кто ценит правду, кто честно записывает происходящее.
Evrimleri her yerde aynı fizik kanunları ile gelişti.
Их эволюцией всюду управляют одни и те же законы физики.
- Ama aynı yerde oturmuyor musunuz?
– Разве вы не живете в одном доме?
Arazi çok güzel, çünkü burada da aynı, Rusya'da ve her yerde.
Земля красива, потому что она одинаковая, она здесь такая же, как в России, как повсюду.
Ne diyeceğinizi biliyorum ben! Zahmet etmeyin, her yerde aynı plak.
Я знаю, что вы скажете.
Her yerde aynı rezillik, burada olmanın tek farkı, burada patron benim, unutma Soft!
Везде одно и то же дерьмо. Только в нашем дерьме начальник я! Запомни это, Софт!
Her yerde aynı kuraklığa, aynı bayağı ota rast geliyordum.
Везде я натыкался на одинаковый пейзаж и те же грубые сорняки.
Aynı anda iki yerde olamam.
Я не могу разорваться.
yerde 65
yerde kal 46
yerde kalın 17
aynı senin gibi 61
aynı benim gibi 51
aynı şekilde 90
aynı zamanda 238
aynı anda 52
aynı fikirdeyim 99
aynı eski hikaye 16
yerde kal 46
yerde kalın 17
aynı senin gibi 61
aynı benim gibi 51
aynı şekilde 90
aynı zamanda 238
aynı anda 52
aynı fikirdeyim 99
aynı eski hikaye 16
aynı adam 26
aynı değil 21
aynı şey 224
aynı hikaye 17
aynı şey değil 103
aynı gün 23
aynı saatte 29
aynı fikirde değilim 49
aynı fikirde değil misin 16
aynı değil 21
aynı şey 224
aynı hikaye 17
aynı şey değil 103
aynı gün 23
aynı saatte 29
aynı fikirde değilim 49
aynı fikirde değil misin 16