Kazanmak traduction Russe
4,354 traduction parallèle
Rachel, bu iş mahkemeye uzanırsa kazanmak için gücümün yettiği her şeyi yaparım.
Рейчел, если дело дойдет до суда. я сделаю всё возможное, чтобы выиграть.
- Kötü çocuk görünüşü kazanmak için mi?
- Хочешь выглядеть плохим мальчиком?
DCC'nin onayını aldım, kazanmak için her şeyi yapmaya niyetliyim.
У меня есть поддержка демократического комитета и я намерен сделать все возможное, чтобы выиграть.
Eşim ve çocuklarım için daha fazla para kazanmak için girdim bu işe.
Я записался в резерв, только чтобы немного подзаработать. Для моей жены и детей.
- Aslında oraya gidip Pam'i kazanmak için mücadele etmeliyim.
Знаешь, я должен бороться за Пэм.
Güvenlerini kazanmak çok zamanımı aldı.
На то, чтобы завоевать их доверие, ушла вечность.
Mycroft size telefonda babamızın ganimetinden büyük bir para kazanmak için konuşmaya geleceğimizi söylemiş olmasına rağmen, bunun için burda değiliz.
Мы пришли сюда, не для того, чтобы обсудить, огромное награбленное состояние нашего отца, как Майкрофт сказал это вам по телефону.
Mokaçino para kazanmak için göğüslerini gösteriyor ama o bile kullanmayı sevmedi.
Мокачино показывает сиськи за деньги и даже ей было неприятно.
Bak, Chevy'i kazanmak için Mikey O'Brien'la yatakta şekilden şekle girmek zorunda kaldım.
Слушай, когда я приводил "Шеви", я уложил в постель их Майки О-Брайена. Прости, дорогая.
Zaman kazanmak için.. Tess'in onunla konuşmasını sağlayacağım.
Я попрошу Тесс поговорить с ней, выиграть для нас немного времени.
- Hey, bu işi kurmak... ve bu kadınların güvenini kazanmak yıllarımı aldı.
- Эй, знаете, у меня ушли годы, чтобы построить этот бизнес и завоевать доверие женщин.
- Fazla para kazanmak hoşuna gidiyor.
Он любит деньги.
Çok para kazanmak gibi özrü olmayan bir suç işlediğini biliyorum ama belki de yeteneğine, çalışkanlığına ve büyük başarılarına rağmen iyi bir adamdır.
У него куча денег, это непростительно, но, может, несмотря на талант и трудолюбие, он всё же приличный человек?
287,000 izleyicisi olan bir program yapıp daha az para kazanmak varken neden 1,1 milyon izleyicisi olan bir program yapayım ki dedim?
Зачем делать передачу с миллионом зрителей, когда можно делать для двухсот восьмидесяти семи тысяч и зарабатывать меньше?
Daimi müşterilerimiz kazanmak için bize ihanet ediyorlar.
Постоянные клиенты выгодно предают нас.
Gerçek para kazanmak istiyorum.
Я хочу зарабатывать настоящие деньги.
Bu olayı, bir arkadaşımı.. .. kaybetmek olarak değil de.. .. misafir odamı kazanmak olarak görüyorum.
Я вижу в этом, пожалуй, не потерю друга, а, скорее, приобретение гостевой комнаты.
Sevgilisi ondan ayrılmış ve onu geri kazanmak için yanına uçuyor.
Его подруга порвала с ним, а он летит туда, что бы вернуть её.
Kazanmak için oynamaya devam etmek gerek değil mi?
Нужно играть чтобы выиграть, так?
Güvenini kazanmak için bir insan ne yapmalı?
Что должен сделать человек, чтобы заработать ваше доверие?
Howard, oyunu kazanmak için ne yapmam gerekiyor?
Итак, Говард, что мне надо сделать, чтобы получить ваш голос?
Bizim için Harvard'ı kazanmak bu davayı kabul etmekten daha kolay.
Проще поступить в Гарвард, чем заставить нас взять дело.
Aslına bakarsan, şu anda bir bahsi kazanmak üzereyim.
На самом деле, я сейчас выиграю пари.
- Kazanmak için elimde ne var ne yok kullanırdım.
Я бы задействовал все свои ресурсы, чтобы выиграть.
Bunu duymak güzel ama bunu kazanmak için en iyi şansı sunmak istiyorum yani sen yokmuşçasına davranmayacağım.
Приятно слышать, но мне нужен максимальный шанс на успех, и я не стану притворяться, что это не ты.
Savaşı kazanmak için gizli planın bu mu?
Секретный план победы в войне?
Ama saygılarını kazanmak zorundasın.
Но они должны тебя уважать.
Biraz para kazanmak ister misin?
Хочешь подзаработать пару фунтов?
Lavon, George, Wade'i geri kazanmak için yapmam gereken harika jest konusunda yardımınız gerekiyor.
Вы как раз те, кого я ищу. Левон, Джордж, вы должны помочь мне придумать идеальный поступок, чтобы вернуть Уэйда.
Biraz para kazanmak istiyorum, o yüzden neşeli hikayeler lazım.
А я... подзаработать хочу. Понимаете... на весёлых историях.
Evet, ona çıkma teklif etmelisin çünkü biseksüel bir kızla çıkmak seks piyangosunu kazanmak gibidir.
Да, ты должен обязательно у нее узнать, ведь встречаться с бисексуальной девушкой, все равно, что выиграть в сексуальную лотерею.
Ama biz piyasanın güvenini tekrar kazanmak için.. .. elimizden geleni yaptık.
Было неясно, под силу нам вернуть доверие рынка... или нет.
Dre! Sana karşı bir kazanmak yok!
С тобой невозможно быть в выигрыше!
Sana aksak bir avukat atayacaklar. Ve şu anda davanı kazanmak çok zor.
Они дадут тебе какого-нибудь адвоката-бюджетника, а сейчас твоё дело, кажется, весьма проблематично выиграть
Ve sen de kazanmak istiyorsun.
А ты хочешь выйти победительницей.
Ulusal politika devlet manşetleri global erişim ve Pierson kazanmak için.
Государственная политика, СМИ, доступ повсюду и в том числе к Пирсон.... За процветание.
- Ne var? - Köleler daha çok kazanmak için çalışmak istiyor.
Что там ещё, Стаханавитус?
Kazanmak zorundayım.
Нужно победить.
Sence para kazanmak için kan döker mi?
Думаешь, он купается в крови, чтобы денег заработать?
Yani, hemen hemen herşeyi çalabilirler ama... bürokratik baskıyla yandaş kazanmak onların işi değil.
Они могут украть почти все, но бюрократическое выкручивание рук - это не их специализация.
Bu da bize onun güvenini kazanmak için küçük bir fırsat veriyor.
Не много времени для завоевания ее доверия.
İnsanların paralarını emanet etmeleri için güvenlerini kazanmak adına böyle bir aydınlanma anından daha iyi ne olabilir ki?
Ага, нет ничего лучше истории про прозрение, чтобы заставить людей доверить тебе свои деньги.
Kim biraz para kazanmak ister?
Кто хочет выиграть деньжат?
Kazanmak istediğini sen söylemiştin. Bunu adam gibi yapabilirsek zaferini almış olur.
Ты был тем, кто сказал, что ей нужна победа, и если мы все сделаем правильно, она получит ее.
Onu geri kazanmak istiyorum ama bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum ve internet bile yardımcı olamıyor.
Я просто хочу её вернуть, но не могу понять, как мне это сделать. Даже гугл не помогает.
Arcadia Siyasal Konseyi, kazançlı bir petrol anlaşmasından milyarlar kazanmak için hazırdı.
Политический совет "Аркадии" мог сделать миллиарды на доходах от нефтяного контракта.
Böyle kazanmak istemiyorum.
Я не хочу выиграть таким образом.
Babaları ve erkek çocukları para kazanmak için bu cehenneme yollayacak kadar çaresiz durumdayız.
Taкaя, чтo oтцы и cынoвья oтпpaвлялиcь в этoт aд, чтoбы зapaбoтaть дeнeг.
Birkaç saat daha duruyorum. Biraz daha para kazanmak için.
Я взял дополнительные часы, чтобы заработать побольше... денег.
İstemek ve para kazanmak kötü bir şey değil.
Желать и делать деньги не так уж и плохо.
- Kazanmak için feda edeceklerinden endişe ediyorum.
Меня пугает, на что он готов ради победы.
kazan 69
kazanacağız 59
kazanacağım 25
kazandım 241
kazandın 147
kazanan 93
kazandı 52
kazandık 165
kazanacak 20
kazandınız 29
kazanacağız 59
kazanacağım 25
kazandım 241
kazandın 147
kazanan 93
kazandı 52
kazandık 165
kazanacak 20
kazandınız 29
kazandın mı 31
kazanırsan 21
kazanacaksın 22
kazanıyorum 16
kazanırsam 20
kazanamazsın 48
kazandık mı 21
kazandım mı 18
kazanırsan 21
kazanacaksın 22
kazanıyorum 16
kazanırsam 20
kazanamazsın 48
kazandık mı 21
kazandım mı 18