And then after that tradutor Turco
952 parallel translation
And then after that, miss, there's the rapids.
Sonra bir de akıntı var.
And then after that, he was so ashamed of himself... that he used to sneak out of the house when company came.
Ondan sonra, kendinden o kadar utandı ki ne zaman eve biri gelse, sıvışıp giderdi.
You try the course of reason And then after that
Mantığın akışını dene Ve daha sonra bu
Let's pretend that we're a couple from high school who met by chance and then parted ways after sharing some ddukbokki... simple and fleeting.
İkimizin liseli olduğunu ve buluştuğumuzu varsayıp baharatlı pirinç kekini yiyip ayrılalım.
Did it ever occur to you that maybe the burglar used the phone after she did and then wiped it clean?
Hiç aklınıza geldi mi, belki de soyguncu telefonu ondan sonra kullandı ve sonra da onu silip temizledi?
We barbarians know that it is after the chase... and then only that man revels.
Biz barbarlar biliriz ki insan ancak avdan sonra eğlenebilir.
Then drum will join drum... flag will join flag... group will join group, Gau to Gau... and after that, this earlier divided people... will follow these sacred columns of the Nation.
Sonra davul davula karışacak... bayrak bayrağa... grup grupa katılacak, bölge bölgeye... ve bundan sonra, daha erken ayrılmış insanlar... bu ulusun kutsal sütunlarını takip edecekler.
And then perhaps after that you might help us to look after the children.
Felicity'nin doğum gününü hatırlaman çok sevimli!
Well as I am unable to leave this room until after dark and then most likely on the way that I came, we do have some time on our hands.
Pekala, hava kararmadan önce bu odayı terk edemiyorum. Sonra ise ancak geldiğim yoldan dışarı çıkabilirim. O yüzden sanırım biraz zamanımız olacak.
- Then we only have the chauffeur to deal with. And after that
Ondan sonra ilgilenmemiz gereken tek şey şoför.
And then, right after that, you, uh...
Ve hemen bunun ardından da- -
You are then asking His Lordship and the jury to believe that after years of devoted service, in the field and in the sick chamber, that you were in this position, that Colonel Paradine had absolutely no faith
Bu kadar yıldır berabersiniz ve Albay Paradine ayrılmak istediğini duyduğunda senin söylediğin sözleri dikkate almayıp çok kızmıştı öyle mi?
I thought it was odd that Miss Janet got there after we did... and then burst in without knocking.
Bayan Janet'ın oraya bizden sonra gelmesini tuhaf bulmuştum... ve üstelik kapıyı çalmadan giriverdi.
First, it was my old man, died kicking and screaming in a nut house... then my brother, and after that, it was taking care of me.
Önce babam bir tımarhanede delirerek öldü. Sonra da ağabeyim. Ondan sonra da hep bana baktı.
Many people say that and then they get married, and live happily ever after.
Çoğu insan böyle söyler ve sonra evlenir ondan sonra da mutluluk içinde yaşarlar.
The woman across the street testified that the moment after she saw the killing, that is, a moment after the train went by, she screamed, and then went to telephone the police.
Caddenin karşısındaki bayan cinayeti gördükten bir dakika sonra, bu, tren geçtikten sonraki dakika oluyor, çığlık attığını, ve polisi çağırmak için telefona gittiğini ispat etti.
What do you say we go rest up and after that, then we go meet your family?
Önce gidip dinlensek ardından da ailenle tanışmaya gitsek, ne dersin?
That will only be after you've been sold... and then for ladies and gentlemen of quality... those who appreciate a fline kill.
Onu satıldıktan sonra yapacaksınız... iyi bir boğazlamanın keyfini çıkarabilen... kibar hanımlar ve beyzadeler için.
"it is the government's claim as filed by Indian agent Agard " that these chiefs after being released from prison by a kindly government "did then rouse and incite defiance among the tribe against said order."
Hükümet bu kararı, Kızılderili temsilcisi Adgard'ın hazırladığı dosyada belirtildiğine göre, Kızılderili Şefleri'nin hapisten af ile salındıkları halde küstah davranışları sebebiyle vermiştir.
After that we went to Biarritz and then Bandol, Cassis.
Ardından Biarritz'e, sonra Bandol'e, Cassis'e gittik.
After that, everyone is waiting for the calf to come home and then, when it finally returns, do you know what happens?
Sonra herkes besili dananın eve dönmesini beklemeye başlar sonunda nihayet döndüğünde ne olur biliyor musun?
I saw you with that poor woman slave and it was then that I realised by the way that you were looking after her
Seni o zavallı köle kadınla gördüm ve o zaman farkettim - bu arada onunla ilgileniyordun -
After I decked that friendly chap and after I took the hardware, then you decided?
O samimi arkadaşını yere serip silahı aldıktan sonra mı karar verdin?
Men like José Dolores and Toussaint L'Ouverture... are perhaps necessary to ignite a situation... but then after that, they become very dangerous as in Haiti, for example.
José Dolores ve Toussaint L'Ouverture gibi insanlar belki bir durumu ateşlemek için gereklidirler ; ama sonra, örneğin Haiti'de olduğu gibi, çok tehlikeli olurlar.
Because even then, it was the only way to conquer the resistance of the people... and after that, the Portuguese exploited the island in peace... for nearly 300 years.
Çünkü o zaman bile, halkın direnişini yenmenin tek yolu idi ve ondan sonra Portekizliler, adayı huzur içinde sömürdüler ; yaklaşık 300 yıl boyunca.
Now, the approach to Kilimanjaro - is, quite simply, over the foothills. And then we go on after that - up to set a base camp Somewhere in the region of the bottom of the glacier, when after the glacier we'll find...
Kilimanjaro'ya eteklerinden yaklaşacağız ve ardından bir kamp kuracağız buzulun alt kısmında bir yerlerde.
You say that after Russia, you were sent to Alsace, and then France.
Rusya'dan sonra Alsace'a, sonra da Fransa'ya gönderildiğinizi söylüyorsunuz.
YEAH, AFTER THAT, I USED TO GO ROUND TO HIS FLAT EVERY SUNDAY LUNCHTIME TO APOLOGIZE AND WE'D SHAKE HANDS, AND THEN HE'D NAIL MY HEAD TO THE FLOOR.
Evet, o olaydan sonra her pazar öğle vakti özür dilemek için dairesine giderdim el sıkışırdık ve kafamı yere çivilerdi.
And then we'll make a stock of the captain, and after that
Sonra siz benim budumu yersiniz.
Then Rudolph introduced Polyakov to his boss, Aleksel Bresnavitch, and after that, everything was different.
Sonra Rudolph, Polakov'u patronu Aleksei Bresnavitch ile tanıştırdı bundan sonra artık her şey farklıydı.
The hospital wishes to point out that this row of buildings on First Avenue... was condemned by the city before the hospital acquired ownership... and even then... only after responsible leaders in the community... approved the building of our new drug-rehabilitation center.
Hastane yönetimi Birinci Cadde'deki bu binanın çok daha önce belediye yetkililerince yaşanmaz ilan edildiğini duyurmak istiyor. Gerekli onarımlar yapıldıktan sonra burası uyuşturucu tedavi merkezi olarak halkımızın hizmetine sunulacaktır.
and then the tax collector after that?
Ve sonra vergi memuru, ardından?
But then he got seasick, and after that he has been a changed man.
Ama sonra hastalandı ve ardından değişik bir adam oldu çıktı.
After all, first you grabbed and squeezed her and then you force-fed her that giant of yours!
İlk sen kızı kapıp sıktın ve sonra da koca aletinin zorla tadına baktırdın.
Then last year, you broke somebody's ankle 1,500 and soon after that, you lost 1,800 for somebody's arm.
ama geçen yıl birinin ayağını sakatladın! hastane masrafı 1500 dolar tuttu! diğerinin kolu için 1800 dolar uçtu
( translator ) We found a round figure of three million Jews in Poland, then immediately after that came the Russian campaign and we found another five million Jews in Russia.
Polonya'da karşımıza üç milyon Yahudi çıktı. Ardından başlayan Rus savaşıyla beş milyon kadarını daha Rusya'da bulduk.
After that I lifted it up... and stood it up against the window... and then against the wall.
Sonra onu kaldırıp pencerenin karşısına diktim sonra da duvara.
We did it a lot after that... but then she got pregnant and had a kid.
Sonra birçok kez daha yaptık ama hamile kaldı.
She said... she heard a man's voice claim that he had car trouble on the highway... then after her husband was murdered and the killers ran out of the house... she said she heard them drive away.
Bir adamın, otoyolda arabasının arıza yaptığını ileri sürdüğünü duyduğunu söyledi, kocası öldürüldükten ve katiller kaçtıktan sonra da arabalarını sürerek uzaklaştıklarını ifade etti.
Only after watching them play, one pretending to be a matador and the other pretending to be a bull, only then did I know without qualification that Montoya was lying.
Sadece onların oynadıkları oyunu gördükten sonra, biri matador gibi görünerek, diğeri ise boğa rolü takınarak, işte o zaman yalın bir biçimde Montoya'nın yalan söylediğini anladım.
And then drove me out there, dropped me, and after that I don't know anything.
Daha sonra oraya doğru yola çıktı, beni bıraktı, ve ondan sonra bir şey bilmiyorum.
If that's what you're after, then leave and don't come back.
Peşinde olduğun buysa, git ve bir daha gelme.
Two cups of tea, a piece of beef that big, then five eggs, after which he returned to his room and finished half a pie!
İki fincan çay, şu büyüklükte biftek, sonra beş yumurta, odasına döndükten sonra da yarım tartı bitirdi!
Then, after a while I knew that you'd take care of him, and you would come back.
Ama bir süre sonra birbirinize destek olup geri döneceğinize inandırdım kendimi.
And after that if you're really certain you want to retain custody then we'll go in there and beat the pants off them.
Ondan sonra velayetin sende kalmasını gerçekten istiyorsan o zaman mahkemeye gider ve canlarını okuruz.
And the part that I really liked best was... hearing the door click after they left, and then I'd... breathe easier.
Ve en sevdiğim kısım ise... çıkarlarken kapıdan gelen kilit sesi olurdu, işte o zaman... rahat bir nefes alırdım.
Then you sleep like a navvy, and scold me after that.
Ağır bir işte çalışmış gibi uyuyordunuz, ondan sonra birde beni azarladınız.
Then I went into the police for a while, and after that I went into movies.
Sonra bir süre polis kuvvetlerinde çalıştım. Ve sonunda da filmlere başladım.
After that came the job offers, then the publicity then the crash and the trial.
Ardından iş teklifleri ve şöhret geldi sonra kaza ve dava.
And after you drank that mint liqueur and ate doughnuts what happened then?
Peki o nane likörünü içip o tatlı çörekleri yedikten sonra ondan sonra ne oldu?
After I killed that kid in the cellar, I used it to clean up the mess, and then... then I flushed it down there. You didn't kill anybody.
Çocuğu öldürdükten sonra, bununla kanları silip sonra da tuvalete attım.
and then 7362
and then i met you 29
and then she said 33
and then i 152
and then some 118
and then what 920
and then we 52
and then you 113
and then there's me 17
and then suddenly 99
and then i met you 29
and then she said 33
and then i 152
and then some 118
and then what 920
and then we 52
and then you 113
and then there's me 17
and then suddenly 99