English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ F ] / Feet apart

Feet apart tradutor Turco

115 parallel translation
For nearly two years, we weren't never more than eight and a half feet apart.
İki yıl boyunca birbirimizden üç metreden fazla ayrı değildik.
When you and she came up, you're nearly 20 feet apart!
İkiniz de su yüzüne çıktığınızda aranızdaki mesafe altı metreye yakındı!
Put knots into that two feet apart.
İki ayak arayla ona düğüm at.
About a dozen junks, 50 to 60 feet apart, a cable from bow to bow.
Bir düzine kadar döküntü, bir metre aralıklarla birbirlerine bağlılar.
To insure complete effectiveness, spread your feet apart.
En etkili sonucun alınması için, bacaklarınızı açın.
We're going into the swamps and form a skirmish line 5 feet apart.
İki metre arayla yürüyüp bataklığı tarayacağız.
Get your feet apart!
Bacaklarını aç!
We'll walk in one row, 50 feet apart.
5 metre arayla yan yana yürüyeceğiz.
Spread out, dammit! I said 50 feet apart!
Dağılın. 5 metre aralık bırakın dedim.
Two hundred fig trees, two hundred plum trees... two hundred almond trees... a thousand trees... planted in rows, 30 feet apart.
İki yüz incir ağacı, iki yüz erik ağacı, iki yüz badem ağacı. Toplamda bin ağaç on metrelik aralıklarla.
Sir, put your hands on the bus, feet apart.
Bayım, ellerinizi otobüsün üzerine koyup bacaklarınızı ayırın.
The re-entry corridor is, in fact, so narrow that if this basketball were the Earth... and this softball were the moon, and the two were placed 14 feet apart... the crew would have to hit a target no thicker than this piece of paper.
Bu basketbol topu Dünya, bu beysbol topu da Ay olsa ve aralarında 4 metre mesafe olsa, geçmeleri gereken koridor ancak bu kağıt kadar kalın olurdu.
Relaxed... with your feet apart.
Ayakların ayrık dursun.
Look, feet apart, relax, breathe slowly. Left arm, straight.
Ayaklarını ayır, rahatla, yavaş nefes al, sol kol düz.
Shoulders back, chest high, feet apart, head up and strut.
Omuzlar geriye, göğüs yukarı, ayaklar ayrık ve baş yukarı.
Feet apart.
Ayaklar ayrı.
It took you five years to get here, and you're only 15 feet apart. That's like three feet a year.
Buraya gelebilmen 5 yıl sürdü....... ve şu an senden 5 metre uzakta.
Kathleen spaced her new microphones about three feet apart, to exaggerate the stereo sound.
Kathleen yeni mikrofonlarını, stereo sesi artırmak için, 1 metre uzağa yerlestirdi.
Hands on the desk and, uh... feet apart, huh?
Ellerini masaya koy ve ah... Ayaklar ayrı.
Hands on the wall, feet apart.
Eller duvara. Aç ayaklarını.
Turn round, feet apart, put your hands
Arkanı dön, bir adım uzaklaş, ellerini arabaya koy.
I want four techs in there placed four feet apart.
Oraya birer metre arayla dört teknisyen yerleştirin.
Feet apart.
Bacaklarını arala.
What, two feet apart?
60 santim arayla mı?
They have the ability to swing from tree to tree, 50 feet apart with speeds up to 35 miles per hour.
Onun gibi bir adamın bunu anlaması olanaksızdı. Çarpıcılık.
It's a double scan, two people, eight feet apart.
İki kişi, sekiz adım geride olmalı.
Set'em about forty feet apart on both sides of that tunnel.
Tünelin her iki tarafından kırk fit öteye doğru at.
So, now with your feet, you want to spread your feet apart a little bit, get one foot in front of the other like I am.
Ayaklarınızdan başlayalım, Ayaklarınızın arasını biraz açın, ve benimki gibi biri daha önde olsun.
They were found about 75 feet apart with nearly identical head wounds.
Birbirlerine 20 metre uzaklıkta bulundular ve kafalarında aynı tip yaralar var.
The female wasp makes several of these nests a few feet apart and stocks each of them with living food for her young.
Dişi eşek arısı bu yuvalardan bir metreden az arayla, birkaç tane yapar ve yavruları için her birine canlı yiyecek depolar.
Since the floors were spaced 12 feet apart, that means these grid of trusses were repeated every 12 feet.
Katlar 3.66 metre arayla yerleştirildiğinden, kirişlerin oluşturduğu örgü her 3.66 metrede bir tekrarlanmış demektir.
Feet apart.
Bacaklarını ayır.
Feet apart!
Bacaklarını ayır dedim.
Fucking eye in the sky, every 12 feet apart.
Her 5 metrede bir yukarıda göz oluyor.
But look, when you throw the ball, first of all, you got to have your feet apart.
Ama bak, topu atarken her şeyden önce bacaklarını açmalısın. - Ne yapıyorsun?
Keep your feet wide apart so that you won't be bowled over if somebody says "boo."
Ayaklarını aç birisi seni yuvarlamaya çalışırsa bu işine yarar.
Each man 10 feet apart.
Başlarının üstüne ateş edin.
Down with the feet, hip distance apart stomachs pulled in, buttocks tight.
Bacaklarını uzat, yana sallan karınlar içeri, kalçalar sıkı.
You keep your feet shoulder-width apart.
Ayaklarını omuz hizasında açık tut.
- You stand, feet shoulder-width apart?
Yani burada duruyorsun. Ayaklar omuz hizasında.
I think one day when my feet break apart, I'm gonna need new feet.
Ayaklarım birbirinden ayrıldığında bana yeni ayaklar gerekecek.
They're only a few feet apart, but they can't see one another.
Uçmak.
Feet shoulder-width apart, just a little bit more.
Biraz daha. Güzel.
It's feet together, apart, then clap.
Hoca hanım. Ayakları birleştir, aç ve elleri çarp.
Bullet hits concrete at 900 feet per second, it just doesn't have anywhere to go. Completely comes apart.
Mermi saniyede 275 metre hızla betona çarpıp gidecek bir yer bulamayınca paramparça olmuş.
Step your feet a foot apart.
Ayakların bir adım geride kalsın.
Now, we stand feet shoulder width apart.
Şimdi ayaklarımızı bir omuz genişliğinde açarak duruyoruz
Get your feet apart.
Bacaklarınızı açın.
Feet shoulder-width apart, hands against the wall.
Eliniz duvara dayayın.
'Stand with your feet firmly apart.'
Ayaklarınızı biraz açarak pozisyon alın.
Inside of your feet, shoulder width apart.
Ayaklarını omuz genişliğin kadar aç.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]