English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ F ] / For most of us

For most of us tradutor Turco

270 parallel translation
It's so splendid for most of us and so sad for some.
Çoğumuz için çok mükemmel, bazıları için çok kederli.
For most of us to survive.
Çoğumuzun hayatta kalması.
For most of us, who come from a Christian background, we break the patterns and return to the origin
Hıristiyan bir arka plandan gelen çoğumuz için kalıpları kırıyor ve başlangıç noktasına dönüyoruz.
FOR MOST OF US, OUR HEART'S DESIRE SEEMS TO LIE BEHIND A BOLTED DOOR.
Çoğumuz için kalbimizden geçenler, kilitli kapıların ardındadır.
I think of Ladd Devine and the development, and I know, if it comes, it means the end for most of us.
Ladd Devine ve yapacaklarını düşünüyorum... ve biliyorum, eğer o gelirse... çoğumuzun sonu olur demektir.
But I know, speaking for most of us I would rather die as a human being than continue living as a freak.
Ama biliyorum ki, çoğumuz için konuşursam bir ucube olarak yaşamaktansa, bir insan olarak ölmeyi isterim.
For most of us, there's only death in the streets.
Çoğumuzu bekleyen son, sokaklarda ölümdür.
'I know I've lost a friend. 'A man of great courage, which is more than I can say for most of us.'
Bir arkadaşımı, herkesin düşündüğünden de... çok cesareti olan bir insanı kaybettim.
For most of us, what has to be done matters more than what should be done.
Birçoğumuz için, yapılması gereken olması gerekenden daha önemlidir.
And Perhaps it is a good thing for most of us that it's not.
Belki böyle olması da çoğumuz için iyi bir şey.
For most of us the answer is anything.
Hepimiz için, cevap farklıdır.
Most of us are planning to resign from the army... form a private regiment... and enlist for the Serbs against the Turks.
Çoğumuz ordudan istifa etmeyi özel bir alay kurmayı ve Türklere karşı Sırplara katılmayı planlıyor.
We've known all along that we're probably the most good-for-nothing bunch of kids who were ever raised, but it didn't bother us much until we found out that Pop knew it too.
Şimdiye kadar yetiştirilmiş muhtemelen en hayırsız evlatlar olduğumuzu başından beri biliyorduk. Fakat bu bizi çok da rahatsız etmedi. Ta ki babanın da bildiğini öğrenene dek.
We have children of our own, yet you've done the most for us, and you're not even a blood relative.
Kendi çocuklarımız olmasına rağmen bizim için en çok çabalayan sen oldun. Ve aramızda kan bağı bile yok.
I'm sure I speak for all of us when I say this has been a most enjoyable evening.
Eminim hepimiz adına söyleyebilirim ki bu çok keyifli bir akşamdı.
As for our famous, honored Hana-ogi, there are many Japanese - most of them, in fact - who look upon marriage to an Occidental with as much distaste as your people do to one of us.
Uzak doğulu pek çok insan aynı bizim saygıdeğer Hana-ogi gibi buradaki fakir hayattan kurtulup daha iyi yaşamak ve daha iyi bir gelecek için batılı bir erkek ya da kadınla evlenmek ister.
Almighty God, father of all mercies... we, thine unworthy servants, do give thee most humble and hearty thanks... for all thy goodness and loving kindness to us and to all men... particularly to those who desire now... to offer up their praises and thanksgivings... for thy late services vouchsafed unto them.
Bağışlayıcı yüce tanrımız vermiş olduğun bütün güzellik ve iyilikler için senin aciz kulların olan bizler en içten ve nacizane şükranlarımızı sunuyoruz. Özellikle de, bağışlayıcılığın sayesinde sana dua etmek üzere burada toplanabilmiş olan bu kullarına vermiş olduğun nimetler için.
O most merciful savior, thou most worthy judge eternal... suffer us not at our last hour... for any pains of death to fall from thee.
Bağışlayıcı kurtarıcımız, sen ki ölümsüz yargıçsın... Bu son saatimizde bize ölümün ızdırabını çektirme.
Wherever they are surely the most sensible thing is for the two of us to press on.
Şimdi her neredeyseler bizim için iyi düşünmediklerinden emin olabilirsin.
The most important thing for all of us... is getting rescued.
Hepimiz için en önemli şey, bu adadan kurtarılmak.
Now, on behalf of Nancy and Fielding Mellish and the others who have made this possible, this is Howard Cosell thanking you for joining us and wishing you a most pleasant good night.
ABC'nin Spor Dünyası onu aktarıyor olacak. Nancy ve Fielding Mellish ve bu programın yapımında..... emeği geçen herkes adına..... ben Howard Cosell size bizi izlediğiniz için.. .. teşekkür ediyor ve mutlu akşamlar diliyorum.
Most of the comfort girls for the enlisted men, many were Koreans, and I must say I respect all of them very much, because who else would come to the front line to give us the last entertainment for many of us on this earth?
Gönüllü askerler için olan çoğu rahatlatıcı kız Koreliydi ve şunu söylemem gerekir ki hepsine çok saygı duyuyordum çünkü birçoğumuz için bu dünyada son kez yaşayacağı eğlence uğruna başka kim ön saflara gelmeyi göze alırdı ki?
Most of us have already returned to the military... to be punished with jail and bad discharges... that will be carried around for the rest of our lives.
Çoğumuz hapislerde yatmak ve kötü şartlarda hizmet vermek için Silahlı Kuvvetler'e geri dönmüş durumdalar. Bu durum hayatları boyunca da peşlerini bırakmayacak.
Well, that's sort of my job to think about stuff that a lot of us are too busy for most of the time.
Benim işim genelde çoğu insanın düşünmeye vakit bulamadığı şeyleri düşünmek.
I don't suppose Las Vegas is the most natural place in the world for any of us, is it?
Las Vegas'ın herhangi birimiz için doğal bir yer olduğunu sanmıyorum.
Most of us know Emperor Qin for the army of 7,000 terra cotta warriors that guard his tomb.
Birçoğumuz İmparator Çin'i, mezarını koruyan 7 bin toprak asker ile biliyoruz.
Of course you know certain skeptics note that perhaps 10,000... of the nation's most elite highway patrolmen... are out there waiting for us after we start, but let's think positively.
Bazı inanmayanlarınıza göre dünyanın en seçkin trafik polislerinden 10.000 adedinin bizleri bekliyor olduğunu elbette biliyorsunuzdur...
But this is most embarrassing for all of us up here.
Afedersiniz. Ama bu hepimiz için çok utanç verici.
Most of our friends for whatever reason don't sell us arms.
Dostlarımızın çoğu, artık her nedense, bize silah satmıyorlar.
Alex died for most of us a long time ago.
Çoğumuz için AIex çoktan öImüştü.
You're complaining because you've got the kind of kid that most of us would trade our own in for and pay money?
Çoğumuzun para ödeyerek alacağı türden bir çocuğa sahip olduğun için şikâyet mi ediyorsun?
Tonight, we'll look at something that most of us take for granted.
Bu akşam, çoğumuzun önem vermediği bir şeye bakacağız.
And your real genius is that for years you've managed to convince most of us of that, too.
Ve sizin asıl dahiliğiniz, yıllarca sürse de, bizim bazılarımızı da buna inandırmakta olmuştur.
Congratulations to all of us here today for being here to celebrate this most important event for our industry.
Bugün burada endüstrimiz açısından çok önemli olan bu etkinliği kutlamak üzere bulunan herkesi tebrik etmek istiyorum.
But fortunately for the human race, most of us have our own little policeman up here.
Ancak insan ırkı çok şanslı. Çoğumuzun beyninde, kendi küçük polis memurları vardır.
Oh, God most mighty, holy, most merciful savior, and our most worthy judge eternal, suffer us not at our last hour for any plains of death... and never continuous in one stage. In the midst of life, we are in death.
Tanrı, en güçlü, kutsal ve en merhametli kurtarıcı ve ebediyen bizim en değerli yargıcımız son saattimizde bize acı çektirme Hayatın ortasında, ölümün içindeyiz.
You can tell people it's for health reasons. Most of us will believe that'cause we've seen you in the steam room.
İnsanlara sağlık sebepleri yüzünden diyeceksin.
In a late-breaking story, the Force has announced the arrival of the most notorious outlaw in US history at Firebase Seven, the deportation centre for Los Angeles island.
Polis Gücü, ABD tarihinin en kötü suçlusunun Los Angeles adası sürgün merkezi olan Ateş üssü 7'ye getirildiğini flaş haber olarak duyurdu.
Most of the gals who pose for us are actresses or models.
Bizim için poz gals çoğu oyuncu veya modellerdir.
I hate this transmitter, and I hate this mountain and most of all, I hate the Orion Syndicate for stranding us here.
Bu ileticiden de bu dağdan da nefret ediyorum. ve çoğu zaman bizi buraya getirdiği için Orion Kartelinden de nedret ediyorum
Most of us were children when the uprising occurred, and our children are innocent, but the Kazon's desire for revenge is as strong as ever.
İsyan başladığında, bir çoğumuz çocuktuk, ve bizim çocuklarımız masum, ama Kazon bizden güçlü olabilmek için her şeyi yapıyor.
This most of us take for granted, While refusing to believe these forces have any more effect on us... Than a butterfly beating its wings halfway around the world.
Büyük çoğunluğumuz,... bu güçlerin, bizleri, dünya çevresinde kanat çırpan kelebekler kadar bile etkileyebileceğini kabul etmek istemediler.
In our search for new treatments for the diseases that plague us, the Amazon rainforest represents one of "the" most promising places to look.
Başımıza bela olan hastalıklara yeni çareler bulma arayışında Amazon umut vadeden en önemli yerlerden birini temsil ediyor.
- I haven't seen her most recent one, so this'll be a new experience for both of us.
Ben de son hâlini görmedim İkimiz için de yenilik olacak.
- The most efficient way for us to do this... is for each one of us... to try and attempt... to imagine what it is like inside... You'll get them excited.
Onları heyecanlandıracaksın.
Most of us are just big, dumb guys happy to sell our souls for the slimmest chance of getting some.
Çoğumuz sadece büyük, budala, ondan biraz elde edebilmek adına en ufak şansı yakalamak için ruhlarını satmaktan mutlu insanlarız.
Most of us are young for what?
Çoğumuz bir süreliğine genç olmuştur.
While women will always be a problem for guys like us most of the great art in the world is about that very problem.
Kadınlar bizim için bir sorundur. Sanat eserlerinin çoğu bu konu üstünedir.
Most of us had no contact with them, for security reasons.
Güvenlik nedeniyle çoğumuz onlarla konuşamazdı.
As for the drones, the Doctor's removed most of their implants, leaving us with four very troubled children.
Doktor, dronların birçok implantını çıkardı ve geriye sorunlu durumda dört çocuk kaldı.
Look, Rog, I'm not a sentimental-type guy, you know but most of us bang around the game for a while and then we're forgotten.
Bak, Rog ben, duygusal bir tip değilim ama oyunda ses getiren şeyler yaparız ama sonra unutuluruz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]