English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ F ] / For mom

For mom tradutor Turco

7,048 parallel translation
It's for Mom.
Anneme yaptım.
♪ Thank God for Mom and Dad for sticking two together ♪
# Anneme ve babama birlikte kaldıkları için teşekkürler #
BLAME ME FOR MOM DYING OF CANCER AND DAD DRINKING HIMSELF TO DEATH.
Annemizin kanserden öldüğünü ve babamızın canı çıkana kadar içmesini benden bil.
Mom, what can we do for you?
Anne, senin için ne yapabiliriz?
Just don't talk to Mom for the next two days.
Önümüzdeki iki gün annemle konuşma işte.
Well, Jon is her husband's best friend, and Megan is a drama queen and super judgy, just like my mom, so I hope you're ready for that.
Jon, kocasının en yakın arkadaşı. Megan da olay haline getirmeye bayılır ve çok yargılayıcıdır. Tıpkı annem gibi, o yüzden umarım buna hazırsındır.
Mom, if there was ever a time for a rah-prochement...
Seninle muzlaşmak için...
I mean, Rajan is, according to everyone, including my mom's astrologer, the perfect husband for me.
Annemin falcısı da dahil, herkese göre Rajan benim için mükemmel bir koca.
Because I didn't come to America to work for your mom's brother selling furniture for the rest of my life.
Çünkü Amerika'ya hayatım boyunca dayının yanında çalışıp eşya satmak için gelmedim.
Jib has been trying to talk Wytony's mom into giving them to him... for the past two weeks.
Jim, 2 haftadır Wytony'nin ailesini çizgi romanlarını ona vermelerine ikna etmeye çalışıyor.
This is the kin of place my mom wante for us.
Annem bizim için böyle bir yer isterdi.
You didn't cry and beg mom for help?
He ağlamadın ve yardım için yalvarmadın öyle mi?
My mom-in-law did that for us.
Kayınvalidem de bizim için ona benzer bir şey yapmıştı.
But you know, honey, I was thinking maybe you could... Work with your mom again part time at Bubbles for a bit.
Hayatım düşünüyordum da acaba sen tekrar bir süre annenle Bubbles'da yarı zamanlı olarak çalışabilir misin?
I'd love for things between me and Mom to get back to normal.
Annemle aramın normale dönmesini çok isterdim.
And thank you for putting up with me staying at your mom's through all this.
Bu süre boyunca annende kalmamı sineye çektiğin için sağ ol.
Thanks for helping us sort through all my mom's stuff.
Annemin eşyalarını ayırırken bize yardım ettiğin için sağ ol.
When your mom gets back, I'm gonna need to apologize for the way I spoke to her.
Annen dönünce onunla konuşma tarzımdan dolayı ondan özür dilemem gerekecek.
Well, I haven't seen my dad on the phone or heard my mom call me "baby girl" for almost five days.
- Neredeyse 5 gündür telefonda babamı görmedim ve annemin bana "küçük kızım" dediğini duymadım.
You've been with Mom for this long and you still haven't learned?
Onca zamandır annemlesin ve hâlâ bunu öğrenemedin mi?
I am totally there for you, Mom.
Bana güvenebilirsin, anne.
Yeah, my mom got it for me. _
Annem almış.
He helped my mom with the whole Wilden deposit box thing and he stood up for Travis'dad in court.
Anneme tüm o Wilden kutularını taşıması için yardım etti ve mahkemede Travis'in babası için şahitlik yaptı
Your mom sued my granny's nursing home for my mom.
Anneniz büyük annemin hastahanedeki odasının avukatlığını yapmıştı.
And we were all fine except for my mom.
Ve annem hariç hepimiz iyiydik.
He put his mom's house up for bail.
Kefaret için annesinin evini verdi.
Would it really be so horrible for your best friend to be with your mom?
En iyi arkadaşın annenle olsa çok mu berbat bir şey olurdu?
And if he's fighting for your mom...
Annen için seninle savaştı...
Mom. We're waiting for Dad, which means we're waiting for you.
Anne, babamı bekliyoruz, yani seni bekliyoruz.
We're just looking for some information on my mom.
Sadece annemi arıyorduk.
I just don't think I'm up for a visit today, mom. You'll be fine. You're old teammates have been asking about you.
İyi olacaksın.Eski takım arkadaşlarının sana sormak istedikleri sorular var.
Your mom invited Dorothy cuda and her mother over for dinner tonight.
Annen Dorothy'yi ve annesini akşam yemeğine davet etti.
Yeah. Imagine you're 8 seeing your mom here for the first time.
Sekiz yasinda oldugunu ve anneni burada ilk kez gordugunu hayal et o zaman.
And your mom and your dad helped to pay for it.
Ve annenle babanda parasını ödememe yardımcı oldu.
Did Mom and Dad pay for it?
Annem ve babam mı verdi?
What a fucking thrill for you to humiliate me in front of Mom.
Annemin önünde beni küçük düşürmek senin için ne kadar heyecanlıydı.
Your mom said you were staying at school for Christmas.
Annen Noel için okulda kaldığını söylemişti.
That's the story of how your mom and me came to eat hot dogs for dinner, once again.
Annenle bir kere daha akşam yemeğinde sosisli yemeye gitmemizin hikâyesi bu.
Can I have an autograph? For my mom.
Annem için bir imzanızı alabilir miyim?
And one day, I'll find who killed my mother... - Mom! - And get justice for my father.
Bir gün annemi öldüren kişiyi bulacağım ve babam için adaleti sağlayacağım.
Can't you ask your mom for something?
Annene sorsan olmaz mı? He tabii.
My mom says sentimentality is for the bridge and tunnel crowd.
Annem duygusallığın köprü ve tüneldeki insanlara yakıştığını söyler.
Son... your mom and I didn't come up here just... just for a visit.
Oğlum, annenle buraya sırf seni ziyaret etmeye gelmedik.
Actually, my dad got called in for an emergency at work, so I have to keep busy until Mom can come get me.
Babamın acil bir işi çıkmış, gelemeyecek. Annem gelene kadar beklemem gerekiyor yani.
Everything Mom and Dad ever worked for their whole lives is gonna be gone.
Annem ve babamın hayaları boyunca uğraştıkları her şey gidecek.
I'm really only here for my mom.
Burada sadece annem için kalıyorum.
No, I'm gonna leave the rest for you and your mom.
Hayır, kalanını annenle sana bırakacağım.
I need you to look out for your mom while I'm gone.
Ben evde yokken annene iyi bakmanı istiyorum.
All right, mom, you let us know how that works out for you.
Tamam, Anne, bize haber ver - nasıl gittiğini...
Your mom said you have a question for me.
Annen bana bir sorun olduğunu söyledi.
Hanna's mom, for a working lunch, but she just canceled.
Hanna'nın annesiyle yani. Toplantı yapacaktık, iptal etti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]