Got a job tradutor Turco
5,103 parallel translation
Yeah, I got a job, working on the girl.
Evet, işim var ve kız için de uğraşıyorum.
I got a job.
İşi kaptım.
Got a job interview or something?
Bir iş görüşmen falan mı var?
So what, you quit school, you got a job and now nine years later, you're broke.
Ne yani, okulu bıraktın, iş buldun ve 9 yıl sonra 5 parasız kaldın.
I heard you got a job.
Duyduğuma göre iş almışsın.
I got a job.
İşe girdim.
During the week of work I missed, Margaret kept her resolution and got a job redoing a zillionaire's media room.
İşe gidemediğim birkaç hafta içinde Margaret kendi kararını vermiş ve zenginler için ev tasarlama işine geri dönmüş.
- You got a job. - I know.
- Sen çalışıyorsun.
Now look, some of the boys have got a job on now.
Hey bak. Çocuklar bir iş ayarlamışlar.
You got a job. You're on a show.
- Bir işin var, bir şovun içindesin.
- I got a job offer in LA.
- LA'den bir iş teklifi aldım.
You know what? I got a job for you.
Tamam senin için de iş var, gel hadi!
Red's got us all a little sad right now, but we got a job to do.
Red hepimizi üzdü, evet ama yapacak işlerimiz var.
-'Mickey, we've got a job on.'
- "Mickey, göreve gidiyoruz."
- I've got a job for you.
- Senin için bir işim var.
Oh, well, at least I've got a job, DJ Doris.
- En azından benim bir işim var, DJ Doris.
Look, we got a job to do.
Yapmamız gereken bir iş var.
You know, my uncle's got a job lined up for me when I get out...
Biliyo musun, amcam bana iş bulmuş. Mezun olduktan sonra hazır ol dedi...
You got a job.
Bir işin var.
No, you look like someone who's got a job to do.
Hayır. Yapacak işi olan biri gibi gözüküyorsun.
You got a job to do.
Yapacak işlerin var.
- You got a job teaching here, didn't you?
Öğretmenlik mi yapacaksın? Bundan bahsetmek istemiyorum.
I got a job for you.
Seninle bir işim var.
Got a job here for you this morning.
Bu sabah sana göre bir iş var.
I got myself a good job.
Kendime bir iş buldum.
Got fired from a shit job in a steelyard.
Kantardaki boktan işten kovuldum.
- I kind of got a blow job today.
- Ne? - Bugün blowjob aldım sayılır.
Billy told me you got a blow job. How?
- Billy bana blowjob aldığını söyledi.
Well, first I almost got a blow job from a stripper down at the club named Cherysh.
Önce, Cherysh adlı bir kulüpte striptizcinin birinin eline vermiştim.
I got a safe cracking job I want you to run point on.
Senin çekip çevirmeni istediğim bir kasa soyma işi var.
I was telling Mom I got a new job.
Anneme de tam yeni bir iş bulduğumu söylüyordum.
Got a geezer who said he'll sort me out with a job.
Biri bana iş bulabileceğini söyledi.
She's got a great marketing job with Sunsilk!
Sunsilk'de çok iyi pazarlama işi vardı.
I got to see a lot of India in the last 15 years because of the job...
İşimin son 15 yılında Hindistan'da bir sürü yer görmem gerekiyordu...
I got a part time job at the Sun-Times, and then five months later, the film critic retired and they gave me the job.
Sun-Times'da yarı zamanlı bir iş buldum beş ay sonra film eleştirmeni emekli oldu ve o işi bana verdiler.
He's a gentleman, he's got a good job, and he's a real pillar of our community.
Centilmen, iyi bir işi var ve toplumumuzun önemli bir destekçisi.
Morten got me a job at a hotel.
Morten bana bir otelde iş ayarladı.
You got a day job?
Gündüz işin de mi var?
- I got you an audition for a new job.
- Yeni bir iş için sana görüşme ayarladım.
The Board say I got to have a permanent family address and a job.
Heyet, kalıcı bir aile adresi ve iş sahibi olmamı istedi.
I got a new job!
Yeni bir iş buldum!
Um, I got a part-time job working for one of my professors.
Profesörlerimden biri için yarı zamanlı bir işte çalışmaya başladım.
I got offered a job... at the Anthropology Museum in Mexico City.
Bir iş teklifi aldım... Meksiko City'de bir Antropoloji Müzesinde.
I got a hand job at an Arby's one time.
Arby'nin orda sakso çektirmiştim bi keresinde.
I don't care what you do for her. You could... Got her a job, you know, cured her diabetes, taught her how to read.
Ne yaptığınız umurumda değil ona bir iş bulabilirsiniz, şeker hastalığını tedavi ettirebilirsiniz,..
I got to know you're gonna hook me up,'cause I got a real job I was supposed to be doing.
Çünkü yapıyor olmam gereken gerçek bir işim var.
Saved up money for a place, got a straight job.
Ev için para biriktirdim. Düzgün bir iş buldum.
You got something actually applies to your job as a homicide detective?
Cinayet Masası Dedektifi olarak işine uygun düşen bir kanıtın var mı?
That's what Percy was born, that's when you got your first job as a chef.
Percy orada doğdu, şef olarak ilk işini orada buldun.
Because I got a stinking job?
- Niye? Berbat işim var diye mi?
We ran a story about a kid got killed on a construction job, and somehow we fucked it all up.
İnşaat işinde ölen bir çocuğun hikayesini yazmak istiyoruz. Ama bir türlü halledemiyoruz.
got a sec 45
got a girlfriend 17
got a pen 27
got a problem 61
got any 17
got a gun 16
got a secret 29
got a smoke 21
got a match 36
got a 73
got a girlfriend 17
got a pen 27
got a problem 61
got any 17
got a gun 16
got a secret 29
got a smoke 21
got a match 36
got a 73
got any money 37
got anything 42
got an address 30
got a minute 191
got a light 111
got away 26
got a hit 26
got a problem with that 18
got any ideas 31
got another one 25
got anything 42
got an address 30
got a minute 191
got a light 111
got away 26
got a hit 26
got a problem with that 18
got any ideas 31
got another one 25
got an i 29
got a date 26
got a cigarette 66
got an idea 17
got a better idea 23
got a name 45
got a warrant 16
got a second 42
got about 16
got a date 26
got a cigarette 66
got an idea 17
got a better idea 23
got a name 45
got a warrant 16
got a second 42
got about 16