I love them both tradutor Turco
68 parallel translation
I want you to tell the girls that I love them both very much...
Kızlara de ki onları çok seviyorum...
I love them both.
İkisini de seviyorum.
I love him. I love them both.
İkisini de seviyorum.
I love them both very much.
Her ikisini de çok seviyorum.
But I love them both.
Ama ben ikisini de seviyorum.
- Yeah. I love them both.
- Evet, ikisini de çok seviyorum.
But I don't mind, because now I have two fathers... and I love them both just as much.
Ama benim için sorun değil Şimdi iki babam oldu... ikisini de aynı derecede seviyorum.
And yet I love them both.
Ama gel gör ki ikisini de seviyorum.
I love them both.
- İkisini de seviyorum.
Though they live in different places But I love them both the same
"Ayrı yerlerde yaşarlar, Ama ikisini de çok severim"
I love them both!
İkisine de bayıldım!
I love them both and I don't want to mess things up.
Onları seviyorum. İkisini de seviyorum ama karmaşa olsun istemiyorum.
- Well, I love them both but I need a life.
- Şey, ikisini de çok seviyorum ama bir hayata ihtiyacım var.
I love them both.
Ben ikisini de sevdim.
And you know what? I love them both.
Ve biliyor musun, ikisine de bayıldım.
I love them both, you know?
Biliyorsun ikisini de seviyorum.
I love them both, but I can't have them at the same meal because they don't mix.
İkisini de severim ama aynı yemekte ikisini birden içemem. Çünkü karıştırıImamalılar.
I love them both!
İkisini de seviyorum!
But... I love them both.
İkisini de seviyorum.
I love them both.
Her ikisini de seviyorum.
I mean, I love them both, but it's kind of been a honeymoon for all of us.
Yani, İkisini de çok seviyorum, fakat bu sanki hepimiz için bir çeşit balayı oldu.
I love them both very much.
İkisini de çok seviyorum.
I love them both.
Her ikisini çok seviyorum.
I love them both equally, and if it turns out that I have part of a third...
İkisini de eşit derecede seviyorum, ve bir üçüncüsü de ortaya çıkarsa...
I love them both equally.
İkisini de eşit seviyorum.
I love them both.
İkisini de.
- I am bound by love to them both.
- İkisine de sevgiyle bağlıyım.
I didn't love them, yet I wooed them both out of foolish pride.
Onların aşkı değil, onların ikisi de aptalca gurur yapıyor.
Tell them both that I love them more than life itself.
İkisine de şunu iletin :
Both of them I'd love and die for.
İkisini de seviyorum ve onlar için ölürüm.
I loved them both, and they were in love with me.
Îkisine de asiktim ve onlar da bana asikti.
I think it was love at first sight both for my father and for - - Linus who together were childishly excited, both of them, to try the possibilities that VIC-20 offered.
Babam ile Linus'u birlikte görmek çok güzeldi çocuk gibiydiler
I love your hair and your little hands and your eyes, both of them, and... you're a role model and an idol and you're something to gaze down on like a... like a piece of nice art...
Sevdiğim pek çok yerin var. Gözlerini seviyorum. İkisini de.
- I love both of them.
- İkisini de seviyorum, John.
I loved them both, but I couldn't chain them to that love of mine.
İkisini de sevdim.. .. ama onları sevgimle.. .. zincirleyemezdim.
I mean, they both love you, but of the two of them Marissa is the one that you can trust.
İkisi de seni seviyor ama ikisi arasından, Marissa güvenebileceğin kişidir.
Both of them. I'm totally in love with them.
İkisini de. onlara aşığım.
I was in love with both of them!
İkisine birden aşık oldum.
I have the former President of the Colonies sitting in a prison cell... and a Cylon woman is in custody... and a population that would love nothing more than to tear both of them apart.
Kolonilerin önceki başkanı bir hücrede oturuyor ve gözetim altında bir Saylon ve her ikisini de parçalamaktan başka düşünmeyen bir topluluk var.
Well, you end up in a situation where you're seein'two girls. I guess you just gotta love both of them.
İki kızla birlikte olacağın bir durum yaşarsan ikisini de sevmen gerek sanırım.
Brooke, I would love to have them back, both of them, all right?
Brooke, ikisinin de yeniden hayatıma girmesi gayet hoşuma gider, tamam mı?
I love both of them, Avraham, but they are ruining my life.
lkisini de seviyorum Avraham. Ama hayatımı mahvediyorlar.
i was in love with both of them, and when things went bad, they had a duel over me.
İkisine de aşıktım ama işler karışınca benim için düello ettiler.
I shall love them both.
Her ikisini de seveceğim.
I love you in both of them.
İkisine de bayıldım.
I-I-I met Denise when Dakota was 3, fell in love with them both.
Denise ile Dakota 3 yaşındayken tanıştım, ve ikisine de aşık oldum.
And I know that I can't love them both.
Ve ikisini de sevemeyeceğimi biliyorum.
I'd love to show them to you, except both prototypes were stolen from the lab 48 hours ago.
İki prototip hariç sizlere göstermek isterim çünkü 48 saat önce laboratuvardan çalındılar.
I love my boys, both of them.
İki evladımı da seviyorum.
The problem is, is I'm in love with both of them.
Sorun su ki ben de her ikisini seviyorum.
I love both of these women, and I can't lose them, and I can't... hurt them.
Bu iki kadini da seviyorum onlari kaybedemem ve onlara aci çektiremem.
i love my sister 16
i love you 17750
i love you too 1211
i love you so much 827
i love you with all my heart 36
i love you guys 182
i love my brother 17
i love my life 44
i love my job 99
i love you very much 119
i love you 17750
i love you too 1211
i love you so much 827
i love you with all my heart 36
i love you guys 182
i love my brother 17
i love my life 44
i love my job 99
i love you very much 119