English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ L ] / Let it burn

Let it burn tradutor Turco

204 parallel translation
Let it burn.
Bırak yansın.
Let it burn, Sam.
Bırak yansın Sam.
He watched it. He would have let it burn.
Yanmasına göz yumdu.
Let it burn down... and we can go and beg!
Yansın o zaman sonra da gider elaleme yalvarırız!
Let it burn for an hour, it'll make a better story.
Bırakın bir saat yansın, iyi bir haber olur.
Father, you're supposed to let it burn itself out.
Baba, mumun tamamen yanıp bitmesi gerekiyordu.
No, no, no, Mr. Hagar, let it burn.
Hayır, hayır, Bay Hagar, bırakın yansın.
Clear the area around the house and let it burn out.
Evin etrafını boşaltın, bırakın yansın. Hâlâ bir kısmını kurtarabiliriz.
Let it burn.
Bırak tutsun.
Let it burn! Let it burn!
Bırakın yansın!
Let it burn and create a miracle
Saçmalıké Pegasus Meteor!
Now let it burn until it becomes like this volcano.
Bırak volkan gibi olana kadar yansın.
I'd let it burn, sir!
Ben olsam söndürmezdim!
Let it burn, Mollari.
Bırak yansın, Mollari.
Let it burn.
Bırak onu yansın.
Then let it burn.
Bırak yansın.
I'll just let it burn.
Yanmaya devam etsin.
Will the hand that lit the flame let it burn down?
Alevi tutuşturan el, onun sönmesine izin mi verecek?
Let it burn out?
Yanarak yok olmasına?
- Let it burn!
- Bırak yansın!
Let it burn...
Yo boş ver yaksın.
Let it burn
Bırakalım yaksın.
Let it burn to fucking ash. Then let the waters rise and submerge this whole rat-infested place.
Şehir kül haline gelsin, sular yükselip farelerin kuşattığı şehri sular altında bıraksın.
Let it burn!
Bırak yansın!
Let it burn!
Yakın onu!
If I burn my hands, I'll let you try it again.
Ellerim yansa bile, yine deneyeceğim.
Let's burn it!
Haydi yakalım onu!
Only for this reason either proletarian can light up the landlord's house and let the fire burn it down
Sadece bu nedenle aşağıdaki yangın bir proleter evsahibinin, evini aydınlatabilir.
Let the young man have his slave back, or tomorrow I'll burn down your theater. It's not true -
Bırakın genç adam kölesine sahip olsun yoksa yarın tiyatronu yakıp yerle bir edeceğim.
And then I thought, if I let you burn it out, the pair of you... you'd perhaps come back to me.
Eğer siz hevesinizi alana kadar beklersem, belki bana dönersin dedim.
Rose, I thought I could stand by and let you two burn it out, like I said. But I find I can't.
Rose, dediğim gibi, bir kenarda durup hevesinizin sönmesini beklemeyi düşünmüştüm.
Let's burn it down for the insurance.
Sigorta için yakalım.
Let it burn!
Bırakın yansın!
Let's charge into the temple and burn it down!
Tapınağa saldırıp yakalım
Let's burn it.
Hadi yakalım.
- Let it burn!
- Bırak yaksın!
You have to let the air get in or it's not going to burn.
Hava almasını sağlamalısın yoksa ateş yanmaz.
Oh, the sun tries to burn me, but you won't let it, will ya?
KiNG CoNaN zeugma Güneş beni yakmaya çalışıyor ama sen izin vermeyeceksin, değil mi?
Yes, in the same way it seems odd that Post was let into the hole to burn Ortolani.
Evet, Aynı şekilde Post'un "deliğe" girip Ortolani'yi yakması da tuhaf geliyor.
- Come on! Let's burn it down right now!
Hemen şimdi yakalım bu evi.
Let's burn it and say we dumped it.
Onu yakalım ve kanala attık diyelim
It's one thing to say, "Right, let's burn the cars and burn the ghetto," but you try and set a car alight. And this big fat woman was screaming,
"Peki, arabaları ve mahalleyi ateşe verelim" demek ayrı ama o arabayı yakmak farklı.
If you begin to idolize it he will face the wrath of God, and will burn in the fires of hell engulfed in darkness, an everlasting pain will be let loose upon your soul, for all eternity. " I come to name you before God.
Şimdi Tanrı'nın öfkesini sizler de göreceksiniz. Hepiniz ateşte acıdan kıvranacaksınız! Meleklerin önünde, inleyeceksiniz!
And let it Burn
Ve onun yakmasına izin vereceğiz!
Let's burn it.
- Yakalım onu.
I'll freakin'burn it to the ground before I let you sell it! [Mike Sneezes]
Satmana izin vermeden yakarım daha iyi!
Let's find that punk's trailer park and burn it to the ground.
Cidden, dawg, Hadi o serserinin kaldığı karavan parkını bulup ateşe verelim
- So block is vacant, let it all burn.
- Bütün blok işe yaramaz. Bırakalım yansın.
Let's burn it, Pookie!
Hadi yakalım burayı, Pookie!
Let's burn it down!
Hadi yakalım burayı!
Let's burn it!
Hadi yakalım!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]