None of us tradutor Turco
3,172 parallel translation
Besides, none of us killed the guy.
Hem, bu adamı hiç birimiz öldürmedi.
None of us can.
Hiçbirimiz yapamaz.
None of us are bigger than the movement.
- Hiçbirimiz hareketten büyük değil.
So, really, none of us have seen the cat?
- Cidden hiç biriniz kediyi görmedi mi?
None of us are gonna win this one.
Bu rauntta kazanan olmayacak.
None of us got rich, but we're comfortable again.
Hiçbirimiz zengin olmadık ama tekrar rahata kavuşmuştuk.
None of us do.
Hiçbirimiz bilmiyor.
None of us have ever done anything like that.
Hiç birimiz bunun gibi bir şey yapmadı.
None of us can play.
İkimiz de çalamıyoruz.
Well, none of us are who we think we are, right?
Hiç birimiz düşündüyümüz insan değiliz, doğru mu?
And none of us would be here if it weren't for you.
Ve siz olmasaydınız hiçbirimiz burada olmazdık.
I know it's a stupid question considering that none of us could possibly be ok doing what we do, but... are you ok?
İyi misin? Yaptığımız işte muhtemelen hiç birimizin iyi olmayacağını göz önünde bulundurursak aptalca bir soru olduğunu biliyorum ama... iyi misin?
None of us know what was really going on between them.
Hiçbirimiz ikisinin arasında ne olduğunu bilmiyoruz.
And the truth is, none of us know any more, thanks to you.
Ve işin açığı, sayende artık hiçbirimiz bilmiyoruz.
None of us do.
Hiçbirimiz kullanmıyor.
But since none of us could agree which of our college rides was the best, we decided to settle it once and for all and met up at UC-San Diego in the same cars we had back then.
Ama hangimizin arabasının en iyisi olduğu konusunda anlaşamadığımız için ilk ve son kez yerleşmeye karar verdik ve geri döndüğümüz aynı arabalarla UC-San Diego'da buluştuk.
It's an entire conversation between Ali and a friend, but none of us recognize the friend's handwriting.
Ali ve bir arkadaşı arasında geçen bir konuşma. Fakat hiçbirimiz yazıyı tanıyamadık.
George, there are none of us that are good.
George, hangimiz iyiyiz ki?
- She'll get suspicious if none of us answers.
- İkimiz de cevap vermezsek şüphelenecek.
None of us came here for the bells and whistles.
Kimse buraya işin cazibesi için gelmiyor.
None of us want to be here right now, and yet, here we are.
Kimse burada olmak istemiyor ama yine de buradayız.
We have the rocks from the mine in Pennsylvania, the magnet, the Observer beacons, and some scrolls of physics that none of us can decipher.
Pennsylvania'daki madenden taşları aldık. Mıknatıs, Gözcü radyofarları ve hiçbirimizin tercüme edemediği fizik denklemleri.
None of us can leave our past behind.
Hiçbirimiz maziyi mazide bırakamayacağız.
I mean, if you had done that, none of us would be here right now.
Yani, eğer sen bunu yapmış olsaydın, şuan hiçbirimiz burada olamazdık.
Yeah, none of us do.
Evet, hiç birimiz istemiyoruz.
None of us know each other's addresses.
Hiçbirimiz diğerlerinin adresini bilmeyiz.
We looked at this. None of us thought of that.
Hepimiz gördük bunu ama hiç birimiz öyle düşünmedi.
- None of us smoke.
- Hiçbirimiz içmiyoruz.
None of us slept at all.
Hiçbirimiz uyumadık.
None of us do.
Hiçbirimizde yok.
None of us are truly clean... but we must do our best to be so as we petition the Lord for his blessings.
Hepimiz gerçekten temiz değiliz ama Tanrının lütfunu istemek için elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız.
None of us made it in time.
- Hiçbirimiz zamanında yapamayız.
That shit was crazy'cause none of us knew what was gonna happen next.
Çok fenaydı. Çünkü hiçbirimizin ne olacağından haberi yoktu.
Dude, we made a vow that none of us would ever screw each other like this.
Dostum, kimse, diğerini bu şekilde yolda bırakmayacak diye söz verdik.
Her name is Federica Civatti, 44 years old and none of us know her.
Adı Federica Civatti, 44 yaşında ve hiçbirimiz tanımıyoruz.
None of us would be here without you.
Sensiz hiçbirimiz burada olamazdık.
So, none of us knows how we got here.
Anlaşılan kimse buraya nasıl geldiğimizi bilmiyor.
I guess none of us did.
Hiçbirimiz tanımıyordu.
None of us will get out of here if you do not.
Eğer sen buradan çıkmazsan hiç birimiz çıkmayız.
Right. So, that's the storyline, and none of us were there to know the difference.
Anlatılan hikâye buydu ve hiçbirimiz bundan fazlasını bilmiyorduk.
As you can see, none of us can pilot the shuttle, which is why we needed you.
Görebileceğiniz üzere hiç birimiz mekiği uçuramaz. Bu yüzden size ihtiyacımız var.
Or none of you. Yeah. You'd bring us all down here, put us through the wringer, and then choose none of us.
Bizi buraya getiriyorsun ve bizi atlatıp hiçbirimizi seçmiyorsun.
just let's none of us tell mike, okay?
Hiçbirini Mike'a söylemeyelim tamam mı?
It's a choice that none of us take lightly.
Hiçbirimizin hafife almadığı bir seçim bu.
I know you want to live in a world where none of us keep anything from each other, but face it, no one agrees with you.
Kimsenin birbirinden bir şeyler saklamadığı bir dünya da yaşamak istediğini, biliyorum ama kabul etmelisin ki, kimse seninle aynı fikirde değil.
Maybe that's just because none of us want to let go of her.
Belki onun gitmesini hiçbirimiz istemediği içindir.
But if we lose the public relations battle, none of that does us any good.
Halkla ilişkiler savaşını kaybedersek, bu hiçbir fayda sağlamaz.
Neither do you. None of us do.
- Sen de bilmiyorsun.
None of them told us.
Bunların hiçbirini bize anlatmadın.
And it means so much to us because none of this would happen without you.
Bu bizim için... çok önemli çünkü siz olmadan bunlar olmazdı.
None of you can hide from them. Please! Spare us!
- Hiçbiriniz o bombalardan kaçamazsınız.
none of us are 53
none of us can 26
none of us did 56
none of us do 79
none of us have 23
none of your fucking business 29
none of the above 48
none of your business 604
none of my business 113
none of your damn business 35
none of us can 26
none of us did 56
none of us do 79
none of us have 23
none of your fucking business 29
none of the above 48
none of your business 604
none of my business 113
none of your damn business 35