English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ N ] / None of us have

None of us have tradutor Turco

388 parallel translation
But since none of us have identical powers, one never knows what that ability might be until such point and time that it's awakened.
Fakat hepimiz farklı güçlere sahip olduğumuzdan, bunların ne olduğunu, o güçlerin uyandığı ana kadar bilemeyiz.
None of us have ever known you well enough.
Hiçbirimiz seni yeterince tanıyamadık.
Then none of us have to worry, because we'll all be blown to bits the first day.
Olursa endişelenmemize gerek olmaz, çünkü ilk günden dört bir yana dağılacağız.
None of us have to wait long.
Bizi bekletmeyin.
You see, none of us have ever been there.
Çünkü, hiçbirimiz daha önce orada bulunmadık.
None of us have ever seen it and lived but we call it the Animus.
Hiçbirimiz onu görmedik yada yaşadığını duymadık ama ona Animus diyoruz.
Now unless you stick together and stop killing each other off... none of us have got a chance!
Şimdi, birbirimizi öldürmeyi bırakıp, bir araya gelmezsek hiçbirimizin şansı olmayacak!
We better deal with each other out of need and forget merit... because none of us have too much of that.
Erdemi bir kenara bırakıp ihtiyacı olanlara yardım etmeliyiz... çünkü hiçbirimiz öyle erdemli değiliz.
What none of us have noticed is while we've been sitting here the tide has been coming in.
Burada otururken hiçbirimiz denizin yükseldiğini fark etmedik.
None of us have been aboard a sub before.
Daha önce hiçbirimiz bir denizaltıda bulunmamıştı.
None of us have the right to do that.
Hiçbirimizin bunu yapmaya hakkı yok.
None of us have ever seen it or felt it.
Hiçbirimiz onu ne gördü ne de hissetti.
" none of us have seen May Morrison's daughter Rowan since last year.
" hiçbirimiz May Morrison'ın kızı Rowan'ı geçen yıldan beri görmedik.
" None of us have seen May Morrison's daughter Rowan since last year.
" May Morrison'ın kızı Rowan'ı hiçbirimiz geçen seneden beri görmedik.
I know none of us have been very close the last few years.
Son bir kaç yıldır pek yakın olmadığımızı biliyorum.
None of us have had a dude outside of school.
Hiç birimizin okul dışından erkek arkadaşı olmadı.
But none of us have ever encountered even the slightest signs of chlorophyll on any of Jupiter's moons.
Ama hiçbirimiz Jüpiter'in uydularından birinde en ufak bir klorofil izine bile rastlamamıştık. Hem de hiç.
A man whom none of us have seen since he left town.
Kentten ayrıldığından beri hiçbirimizin görmediği biri.
None of us have eaten in ages.
Hepimiz açlıktan ölüyoruz. - Copacabana!
None of us have shit, and we know it.
Bir bok bilmediğimizi biliyoruz.
I mean think about it, is it an accident that none of us have kids?
Şunu bir düşünün. Stan'de dahil hiçbirimizin çocuğunun olmaması bir tesadüf mü?
If we win, we'll have what none of us have ever had before. A country of our own.
Eğer kazanırsak daha önce hiç birimizin sahip olamadığı bir şeye sahip oluruz kendimize ait bir ülkeye!
- None of us have.
- Biz de.
None of us have seen devices like these before.
Böyle bir aygıtı daha önce hiçbirimiz görmedik.
Because in the end, none of us have very long on this earth.
Çünkü sonunda hiçbirimizin bu Dünya'da çok uzun zamanı yok.
" I will gladly introduce you, but you will have to forego her name - - - - none of us know it.
"Sizi büyük bir memnuniyetle tanıştırırım, " ama ismini sarfı nazar edeceksiniz, kaldı ki hiçbirimiz bilmiyoruz.
None of us ever expects to have more than $ 50 apiece in our lives.
Hiçbirimiz 50 dolardan fazla kazanmayı ummuyoruz.
- I mean, none of us Ambersons wouldn't have anything to do with him.
Georgie, böyle- - - Hiçbir Amberson onunla iş yapmamalı.
Well there's one thing we can be sure of, none of us could have brought it.
onu bizlerden birinin getirmiş olması olanaksız.
We're overjoyed at this wonderful reception... of our third show together... and I think I speak for my two lifelong partners... my charming wife and Ezra Millar, the composer... when I say that none of us could have done it without the other two.
Sizlere sunduğumuz üçüncü gösterimizin... gördüğü ilgiden büyük haz duyuyoruz. Ve sanırım bunu söylerken iki hayat arkadaşım... güzel karım ve besteci Ezra Millar adına da konuşuyorum... Üçümüzden hiçbiri diğer iki ikisi olmadan başaramazdı.
None of us asked to be here, but we all have to gamble.
Hepimiz istemeden düştük buraya. Ancak hepimiz kumar oynamalıyız.
None of us has been paid, and we have nothing to eat.
Hiçbirimizin maaşı ödenmedi ve yiyecek bir şeyimiz de yok.
If it hadn't been for her, none of us would have got here from Rangoon.
O olmasaydı Rangun'dan buraya kimse gelemezdi.
All of us have cause to wail the dimming of our shining star... but none may help our harms by wailing them.
Parlak yıldızımızın sönmesi hepimizi derinden üzdü, ama ağlamak da derdimize deva olmaz.
You'll have to forgive her or none of us will get a wink of sleep.
Artık onu affetmeniz gerekir Yoksa hiçbirimizin gözüne uyku girmeyecek.
If you hadn't kept us prisoner here, none of this would have happened!
Eğer bizi burada esir tutmasaydın, bunların hiçbiri gerçekleşmezdi!
The thought of the future needn't depress us, since we have none.
Eğer bir gelecek olmayacaksa, gelecek hakkında endişelenmeye mahal yoktur.
Maybe he's very sane indeed.But as a hero of the crusades, you can't have your name associated with his, none of us can.
Francesco deli değil. Belki de aklı tamamıyla başındadır. Ama, haçlıların kahramanı olarak, isminin onunla anılmasına izin veremezsin, hiçbirimiz veremeyiz.
The contract isn't going to be renewed... and none of us will have a job.
Kontrat yenilenmeyecek ve hiçbirimizin işi olmayacak.
I knew that none of us would have had a relationship with an Italian.
Hiç birimizin bir İtalyan'la ilişki Kurmadığını biliyordum.
- None of us should have been there.
- Hiçbirimiz orada olmamalıydık.
You'll have to forgive us. But none of us seems to remember who you are.
Kusurumuza bakmayın ama hiçbirimiz sizi çıkartamadık.
The exocomps have interfaced with every part of the station core, something none of us has done, including you.
Görevleri süresince üniteler istasyon çekirdeğinin her parçasıyla bağlantı kurdular. Bu hiç birimizin yapmadığı bir şey, siz de dahil.
You did something none of us professionals have been able to do for the last five years.
Bu okulun son beş yıldır yaşamadığı şeyi yaptın.
Without the perimeter teams, none of us would have made it.
Perimetre ekipleri olmasaydı, hiçbirimiz bunu başaramazdık.
None of us ever should have gone.
Hiçbirimiz gitmemeliydik.
None of us wanted to go, and I would have done anything, anything to get back there.
Hiç birimiz ayrılmak istemedik. Oraya dönmek için gerekeni yapardım.
we have found something here that none of us is willing to give up.
burada, hiçbirimizin vazgeçmeye istekli olmadığı bir şeyler bulduk.
Without his loyalty, none of us would have survived.
Onun bağlılığı olmasaydı, hiçbirimiz kurtulamazdık.
If only Mr Bennet had taken us all to Brighton, none of this would have happened!
Mr Bennet, hepimizi Brighton'a götürseydi, bunların hiçbiri olmazdı!
In breaking away from Earth, we have begun a difficult and uncertain journey... and none of us can see its end.
Dünya'dan ayrılmakla zor ve belirsiz bir yolculuğa başladık ve hiçbirimiz bu işin sonunu göremiyoruz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]