Privately tradutor Turco
1,238 parallel translation
May I speak with you privately?
Sizinle özel olarak konuşabilir miyim?
Privately?
Özel olarak mı?
And, privately, Cynthia is not very constant.
Ve Cynthia da pek vefalı değildir.
Well, I guess I should meet privately with my client.
Sanırım, müvekkilimle özel olarak konuşacağım.
If you wanted to offer me a position why didn't you ask me privately?
Neden özel olarak sormadın?
Privately.
Özel olarak.
If you'd like to speak privately we could kneel in prayer or- -
Özel olarak konuşmak istersen, dua edebiliriz ya da...
We no longer cleaved to any government agency. We would now operate privately, on our own project.
Artık herhangi bir devlet kurumuna bağlı değildik.
Maybe we can work something out privately... before this gets any uglier or more expensive.
Bu iş iyice çirkinleşip daha pahalıya patlamadan bir çözüm bulabiliriz.
Do you think that we could settle this privately?
Bunu aramızda halledebilir miyiz?
I hope I can't go to jail for suggesting that we settle privately.
Umarım, bu işi aramızda halletmeyi önerdiğim için hapse girmem.
Can I show you something privately?
Size özel bir şey gösterebilir miyim?
It came in the mail, offered privately.
Maille özel bir teklif olarak geliyor.
I would like to apologize to her alike... and I will also do so privately when she allows me to do so.
Ondan özür dilemek isterim, ben kendisinden özür dilemek istiyorum
Knowing that I'd retain possession of the ransom money... I'd managed to contact the Chechens privately.
Fidye parasının bende kalacağını bildiğimden Çeçenlerle özel olarak görüştüm.
Can we talk privately?
ozel konusabiliriyiz?
Lee now trains only a handful of students privately.
Lee, artık çok az talebeyi özel olarak eğitmektedir.
- John, if we can deal with this privately...
- John, eğer bununla özel olarak uğraşabilirsek...
I tried to talk to Henry privately, but Lorna insisted on being present.
Bende Henry ile özel olarak konuşmak istedim ama Lorna'da konuşmalara katılmak için ısrar etti.
Privately, I collect them.
Özel olarak, onları biriktiririm.
Jeff, i want to talk to steve privately.
Jeff, ben Steve'le yalnız konuşmak istiyorum.
I need to talk to Andrea privately.
Andrea ile yalnız konuşabilir miyim?
I must talk to you privately.
Seninle özel konuşmalıyım.
Privately?
Özel olarak?
May we speak privately?
Yalnız konuşabilir miyiz?
I'm privately restoring a painting for Mr. Halloran.
Şu anda Bay. Halloran'ın resmini restore ediyorum.
IKaz, may I speak to you a moment? Privately!
Kaz, seninle bir saniye özel olarak konuşabilir miyiz?
Wants to talk to you privately.
Sizinle özel konuşmak istiyor.
May we speak privately?
Siz ve kocanızla özel olarak konuşabilir miyiz?
I'm not even sure North Coast wouldn't be better off not carrying... an investigative division and just farming out each case privately.
North Coast Şirketinin şey yaparak daha iyi olabileceğini... soruşturma birimini kapatarak ve her olayı özel olarak inceleyerek.
If you give Mr. Cramer your word here, privately, that that's where the bullet came from, then one of his men gets on the stand and says that he took it from the apartment.
Bay Cramer'a burada, merminin nereden geldiğini özel olarak söylerseniz, onun adamlarından biri mahkemede mermiyi evden kendi aldığını söyleyecek.
You know, Richard, privately every Christmas, I rent the elf costume.
Bilirsin Richard, şahsen her Noel'de elf kostümü kiralarım.
Good idea to do it privately.
Bunu kendi başına yapman iyi fikir.
The facility is privately owned. Contract with the state.
Tesisin sahibi özel sektör, eyaletle anlaşmaları var.
Privately.
- Özel olarak
We must speak privately about the Chromextin you require.
İstediğiniz Kromekstinle ilgili özel konuşmalıyız.
Doug, can I talk to you privately for a second?
Doug, biraz konuşabilir miyiz?
Privately, not in the church.
Özel olarak, kilisede değil.
Unofficial business is financed privately and can be kept off the books, but any official NID action has to be filed with the Pentagon, same as the military.
Resmi olmayan işler özel olarak finanse edilir ve kayıtlara girmez, ama her resmi NID hareketi Pentagon'da aynı askeriye gibi dosyalanır.
We wish to converse privately.
Özel olarak konuşmak istiyoruz.
I want to work with you privately
Seninle özel olarak çalışmak istiyorum.
Privately, Bernays did not believe that true democracy could ever work.
İçten içe Bernays gerçek demokrasinin hiç işe yaramayacağına inanıyordu.
And to sort of reassert the sort of connectedness between the idea of democracy on the one hand and the idea of privately owned business on the other.
Özel görüşmeler yapılıyordu, birbirlerine bu New Deal karşısında ideolojik bir savaş yürütmeleri gerektiğini söylüyorlardı. Bir taraftaki demokrasi fikrini,... diğer taraftaki özel girişim fikriyle yeniden birleştirmek gerektiğini düşünüyorlardı.
No, you know, properly talk to you, privately.
Hayır, ciddi ciddi konuşmak istiyorum, özel olarak.
We could speak more privately of him.
Onun hakkında daha özel konuşabiliriz
- Privately, understand?
- Özel olarak, anladın mı?
Can we talk privately?
Yanlız konuşabilir miyiz?
Nothing. ls there a place we could talk privately?
Bir şey yok. Özel olarak konuşabileceğimiz bir yer var mı?
Privately.
Özel olarak
Listen, Sherry David wanted to meet with you privately when he finished his statement.
Dinle Sherry. ... David konuşmasını bitirdikten sonra seninle özel olarak konuşmak istedi.
I need to talk to Charlie privately for two seconds.
Sadece Charlie'yle 2 saniyeliğine yalnız konuşmam gerek.