Private party tradutor Turco
332 parallel translation
I have a small private party next night.
Yarın akşam özel bir parti vereceğim.
The "small private party"
Küçük özel parti.
You guys are invited to this private party.
Bu özel partiye siz de davetlisiniz.
This is a private party for my staff and my writers and my artists.
Bu çalışanlarıma, yazar ve çizerlerime özel bir parti.
- It was from a private party.
- Özel birinden.
Just a little private party before the guests arrive.
Misafirlerimiz gelmeden önce küçük bir özel parti kaçamağı.
is this a private party I'm crashing?
Özel bir sohbeti mi bölüyorum?
- This is a private party.
- Bu özel bir parti.
Inspector, this is a private party for my friends.
Müfettiş, ben burada arkadaşlarıma özel bir parti veriyordum.
Miss Crawford, I'm sorry, but you cannot turn the greenroom into your own private party.
Bayan Crawford kusura bakmayın ama dinlenme odasını özel parti odanıza dönüştüremezsiniz!
I thought we'd have a private party of our own.
Düşündüm ki kendi kendimize parti verebiliriz.
Let's have a private party, just the two of us.
Özgürlüğümüzü kutlamak için küçük bir parti vereceğiz, bir yere gitmiyorsun.
It's a private party.
Bu özel bir parti.
Private party.
özel parti.
There's a private party honouring my husband.
Kocamın onuruna verilen özel bir parti var.
I know it's important, but we're having a private party.
Önemli olduğunu biliyorum, fakat özel bir parti veriyoruz.
- I think that it's a private party.
- Sanırım özel bir parti.
This is a private party.
Bu özel bir partidir.
That sign says "private party."
Levha "özel parti" diyor.
Now, tonight we have a private party.
Şimdi, bu akşam özel bir partimiz var.
There is a private party... at a speak-easy on the South Side.
Güneyde bir gizli-bar'da... özel bir parti var.
Is this a private party or can anybody attend?
Bu özel bir parti mi yoksa umuma açık mı?
Gina got a line on a very private party.
Gina çok özel bir parti haberi aldı.
And passes for me and my two best friends to the private party afterwards to be hosted by none other than Mr Burt Reynolds himself.
Ayrıca galadan sonra Bay Burt Reynolds'ın ev sahibi olduğu özel partiye iki arkadaşımla beraber davetiye.
Private party.
Bu özel bir parti.
This is a private party.
Bu özel bir parti.
I surprised her with a private party in the wine cellar.
Şarap mahzenindeki özel partiyle şaşırttım.
But this is a private party!
- Düşünebiliyor musun? Bu özel bir parti.
This is a private party. And private property.
Bu özel bir parti ve özel bir mülk.
We're having a private party.
Arkadaşlarla kendi aramızda eğleneceğiz.
This is a private party, mister.
Bu özel bir parti bayım.
We " re closed for a private party tonight- -
Bu akşam özel bir parti dolayısıyla kapalıyız...
But there's a private party at the Malibu Colony this week.
Ama bu hafta Malibu Colony'de özel bir eğlence tertipleniyor.
Private party.
- Kes şunu! İmdat! Bırak beni!
We'll put up a sign that says, "private party."
Kapıya "özel parti" diye yazı koyun.
I was wondering if you'd be interested in performing at a private party.
Özel bir partide sahne almakla ilgileneceğinizi umuyorum.
A private party?
Özel bir partimi?
It's not some private party.
Bir dakika dur. Bu her zamanki özel parti değil.
We were having a private party celebrating the demise of the Musketeers.
Silahşörlerin cenazesi için özel bir kutlama partisi yapıyorduk.
PRIVATE PARTY
ÖZEL PARTİ
Look, Al, this happens to be a private party so we'd appreciate it if you get out of our yard.
Eğer bahçemizden çekip gidersen memnun oluruz!
- Now, at this party during the evening did you see Mr. Fabrini and Mrs. Carlsen in private conversation?
- Akşam boyunca süren bu partide Bay Fabrini'yle Bayan Carlsen'ın özel konuştuğunu gördünüz mü?
Let's go to the party and have a good, gay time, tell yokes to all the private peoples.
Partiye gidelim, neşeli vakit geçirelim, Tüm o özel kişilere "sıkra" anlatalım.
Private Russell, get our party together.
Er Russell, bizim takımı topla!
Did the Party arrest him for his private life? I mean isolate him...
Parti onu özel yaşamı için mi tutukladı?
But this girl was last seen at a party aboard Han's private junk.
Ama kız en son Han'ın özel teknesindeki partide görülmüş.
This is a private accommodation secured by Sire Uri and his party.
Efendi Uri ve partisi için kiralandı.
This is a private accommodation secured by Sire Uri and his party.
sadece ileri bir adım atmak için... Efendi Uri ve partisi tarafından korunuyor.
What we need is a private little party.
Bize lazım olan özel küçük bir parti.
As we all know, the biological and social stimulation of the family leads to... private reflection, outside Party needs... and to the establishment of unorthodox loyalties... which can only lead to thoughtcrime.
Hepimizin bildiği gibi ailenin biyolojik ve sosyal teşviki özel yansımaya yol gösterir ; Dış Parti'nin sadece düşüncesuçuna liderlik edebilen ortodoks olmayan sadakatlerin kuruluşuna ihtiyacı vardır.
You can't use the National Theater for a private political party.
Ulusal Tiyatro'yu kişisel, siyasi bir araç için kullanamazsın.
party 591
partying 40
party time 60
party tonight 16
party pooper 21
party all the time 20
party people 52
party of two 19
party of one 25
party on 25
partying 40
party time 60
party tonight 16
party pooper 21
party all the time 20
party people 52
party of two 19
party of one 25
party on 25
party's over 181
private 536
privacy 76
private security 16
privately 120
private property 24
private detective 23
private investigator 40
private 536
privacy 76
private security 16
privately 120
private property 24
private detective 23
private investigator 40