English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / We had an argument

We had an argument tradutor Turco

141 parallel translation
We had an argument.
Kavga ettik.
Yes, as a matter of fact, we had an argument over it.
Evet, aslına bakarsanız bu yüzden tartıştık.
We had an argument.
Bir anlaşmazlığımız oldu.
We had an argument on the plane It was something ridiculous
Uçakta tartışmıştık. Gülünç bir şeydi.
We had an argument on the plane Suddenly, Carol decided she wasn't going, and she walked off
Uçakta tartıştık. Carol çekip gitti. Bırakmamalıydım.
We had an argument, so I had to straighten him out.
Tartışmıştık ve onu biraz düzelttim.
How did you know we had an argument?
Nasıl bir argümanımız vardı, biliyor musun?
- We had an argument over Sejanus.
- Sejanus'la ilgili tartıştık.
- We had an argument...
- Tartışıyorduk...
You see, we had an argument.
Anlayacağınız gibi, biraz tartıştık.
We had an argument, I told her she had to get out of the apartment...
Tartıştık, evimden taşınmasını söyledim.
It was my 1 4th birthday and she was drunk and we had an argument.
Geceydi... 14 yaşıma girmiştim sarhoştu ve onunla tartıştık.
We had an argument.
Sohbet ediyorduk.
We had an argument, and he took off.
Kavga ettik, çekti gitti.
- We had an argument about me moving to Hawaii and he locked on to my ankle like it was a soup bone.
- Hawaii'ye taşınmam konusunda tartıştık ve sanki kemik çorbasıymış gibi bileğimi kaptı.
We had an argument.
Tartıştık.
We had an argument this morning.
Bu sabah biraz tartıştık da.
We had an argument, all right?
- Özür dilerim tartışıyorduk.
Last time I saw her, we had an argument.
Son görüşmemizde tartışmıştık.
We had an argument and he went to talk to my bosses.
Tartıştık ve O patronlarımla konuşmaya gitmiş.
- We had an argument.
- Tartışmıştık da.
We had an argument.
Tartışmıştık.
I told you we had an argument.
Sana tartışmıştık dedim.
[Max] So I guess we had an argument.
Sanırım bir tartışma yaptık.
wedding plans, at dinner, and we had an argument over the invitations.
Iokantada. Davetliler konusunda biraz tartıştık.
- We had an argument.
- Biraz tartışmıştık.
Yes, we had an argument.
Evet, bir tartışma yaşadık.
We had an argument about money.
Parayla ilgili bir tartışmamız oldu.
We had an argument.
Biraz tartıştık.
We had an argument.
- Biz tartıştık.
- We had an argument.
Bir kavga ettik.
Just'cause we had an argument doesn't mean I took her into the glades and killed her.
Tartışmış olmamız onu Everglades'e götürüp öldürdüğüm anlamına gelmez.
We had an argument... and ten minutes later we had sex in the bathroom.
Biraz tartıştık ve on dakika sonra tuvalette ilişkiye girdik.
We had an argument.
- Tartışmıştık.
He's gone ; we had an argument.
- Gitti. Kavga ettik.
I followed him to some house, and we had an argument.
Evin birine kadar onu takip ettim. Sonra tartıştık.
Oh, we've had a bit of an argument with Harding lately.
Harding'le son zamanlarda biraz sürtüşmemiz olmuştu.
We had an argument, a lovers'quarrel, and I was just trying to keep her from leaving.
Beni terk etmemesi için uğraşıyordum.
We've had an argument about that now for days.
Bugünlerde bu konuda tartışıyoruz zaten.
See, we never had an argument, right?
Hiç tartışmadık, değil mi?
Do you realise that since I have been in Alaska we have not had one conversation that didn't end in an argument over Maggie?
Alaska'ya ayak bastığımdan beri dönüp dolaşıp Maggie'ye gelmeyen bir konudan bahsetmediğimizin farkında mısın?
- We had had an argument.
- Kavgalıydık.
- We'd had an argument.
- Onunla tartıştık.
We had had an argument.
Tartışmıştık.
We was on tour and I remember me and Mick had an argument.
Kanunla savaştım ve kanun kazandı...
We had an argument here in the casino.
Kumarhanede tartışmıştık.
I knew we had some kind of chemistry the first time we got into an argument.
Onunla ilk tartışmamızda aramızda bir çeşit etkilenme olduğunu biliyordum.
We had a bit of an argument.
Biraz tartışmıştıkta.
We had an argument over a rug.
Halı yüzünden tartıştık.
ln that whole time, we've never had an argument.
Bunca zamandır en ufak bir tartışmamız olmadı.
All I know is we had an argument this morning,
Tek bildiğim, bu sabah, bir tartışma yapmıştık,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]