You die tradutor Turco
28,927 parallel translation
Hey, if you die or get maimed, we'll just tell your mom you were already like that when you got here, right?
ÖIürsen ya da sakat kalırsan annene zaten buradeyken olduğunu söyleriz değil mi?
You die.
Ölürsün.
I'm not gonna let you die in jail.
Hapishanede ölmene izin veremem.
So when you die you become a ghost?
Yani öldüğün zaman hayalet oluyorsun?
So what happens when you die?
O zaman öldüğünde ne oluyorsun?
What happens when you die?
Öldüğünde ne olur?
Uh, is... you die.
Uh, öylece ölürsün işte.
But it ain't gonna happen if you die.
Ama ölürsen olmayacak.
You die tomorrow.
Yarın öleceksin.
No. You die tomorrow.
Yarın öleceksin.
How do you know this isn't how you die... facing her?
Onunla yüzleşmenin ölümüne sebep olmayacağını nereden biliyorsun?
You have to be cleansed before you die.
Ölmeden önce arınmalısın.
Imagine being confined to the Recovery and Treatment Center until you die.
Ölene kadar İyileştirme ve Tedavi Merkezi'ne kapatıldığını düşün.
You're gonna die.
Öleceksin.
- That's enough! - You're gonna die.
- Yeter artık!
I can promise you that you won't die for nothing here.
Size burada bir hiç uğruna ölmeyeceğinize söz veriyorum.
Stay where you are, or we all die.
Olduğun yerde kal yoksa hepimiz ölürüz.
Darrel, I don't think that you want to die today.
Darrel, bugün ölmek istediğini sanmıyorum.
You were a good soldier, you made mistakes, but you didn't deserve to die.
İyi bir askerdin, hatalar yaptın, ama ölmeyi hak etmedin.
You said you didn't want to die an O'Malley.
O'malley olarak ölmek istemediğini söyledin.
You'll see my manuscript. If I die, get it to a publisher.
El yazımı göreceksin, eğer ölürsem, bir yayınevine verirsin.
And yes, in battling an evil nemesis, you will have a bonding experience that will bring you even closer. One of you will die.
Evet kötülük tanrıçasıyla mücadele edeceksiniz sizi daha da yakınlaştıracak bir bağlanma deneyimi yaşayacaksınız.
I'll die before you ever hold my granddaughter again.
Torunumu kucağına vereceğime ölürüm.
You enter before that... the hostages die.
Bundan önce girmeye kalkarsan rehineler ölür.
Give me Fenn Rau and swear allegiance, or you and your friend die.
Bana Fenn Rau'yu ver ve bağlılık yemini et yoksa sen ve arkadaşın ölür.
Then I realized you were willing to die for your people, even though they are not Mandalorian.
- Bunu düşündüm. Sonra da adamların için ölmeyi göze aldığını fark ettim Mandalorian olmasalar bile.
Problem is, if I pick the wrong one, you also die, so I got to choose very carefully.
Sorun şu ; yanlış olanı seçersem yine de ölürsün yani çok dikkatlice seçmem gerek.
If you don't let me do my job, he's gonna die.
İşimi yapmama izin vermezsen ölecek.
So, always thought that, when my folks die, we get to do our own thing, you know?
Her zaman düşünürdüm, benimkiler ölünce, kendi geleneğimizi yapmamız gerekecek diye.
You will die, ivar.
Öleceksin Ivar.
I met you so you can tell me that our baby has to die and then go crawl off somewhere and die myself.
Bebeğimin öleceğini, sonra yavaş yavaş benim de öleceğimi söylemen için mi seninle tanıştım?
You're gonna die.
Siz de öleceksiniz.
And even if you don't understand how yet, people will die in our lives, people that we love.
Nasıl olduğunu anlamasan bile, hayatımızdaki sevdiğimiz insanlar ölür.
If you don't help him, he'll die.
Yardım etmezseniz ölecek.
If you don't let go, you're going to die!
Eğer aşağı inmezden öleceksin!
You make one mistake, you'll die.
Eğer hata yaparsan ölürsün.
If someone like him is willing to die for someone like you, then you're certainly not from around here, are you?
Eğer onun gibi biri, sizin gibiler için ölmeye kalkıyorsa, o zaman kesinlikle buralardan değilsiniz, değil mi?
Are you saying she's gonna die?
- Öleceğini mi söylüyorsunuz?
And you're willing to die for Shepherd?
Ve Shepherd için ölmeye hazır olduğunu?
"Such a beautiful place to die with you."
"Kollarında ölmek için güzel bir yer." oldu.
"Such a beautiful place to die with you."
"Kollarında ölmek için güzel bir yer."
So you would die?
Böylece ölecektin?
Poor 10K. I saw You saw him die?
Zavallı 10K Onu- - ölürken mi gördün?
If you didn't see him die, he's not dead.
Öldüğünü görmediysen..... ölmemiştir..
And you can prepare... to die.
Sen de ölmeye hazır ol.
Because you will die anyway and take an innocent person with you.
Çünkü zaten ölecek, masum birini de yanınızda götüreceksiniz.
You're gonna die!
Öleceksiniz!
You will die on your own.
Kendi başına ölürsün.
Well, out here alone, against Sandstorm's army, you will die.
Burada Sandstorm'un ordusuna karşı ölürsün.
If you try to escape, innocent people will die.
Eğer kaçmaya çalışırsan, masum insanlar ölecek.
This would've been a whole lot easier if you had been considerate enough to die on your own.
Eğer kendi başına ölmeyi başarmış olsaydın ikimiz için de her şey daha kolay olurdu.
diet coke 34
die young 24
died in 24
die hard 66
you don't want to talk to me 24
you did 4907
you don 159
you don't 4631
you do 5232
you did it 1578
die young 24
died in 24
die hard 66
you don't want to talk to me 24
you did 4907
you don 159
you don't 4631
you do 5232
you did it 1578
you don't understand me 29
you don't have to 1176
you don't understand 2732
you don't have to worry 197
you don't know me 657
you don't remember me 206
you don't know nothing 35
you don't believe me 569
you don't know anything 267
you don't mean that 235
you don't have to 1176
you don't understand 2732
you don't have to worry 197
you don't know me 657
you don't remember me 206
you don't know nothing 35
you don't believe me 569
you don't know anything 267
you don't mean that 235