You from around here tradutor Turco
492 parallel translation
Are you from around here?
Buralardan mısın?
Are you from around here?
Bu civardan mısınız?
- Are you from around here?
- Buralı mısın? - Hayır.
ARE YOU FROM AROUND HERE? NO.
Yaz mevsimi ve çocuk olmak kadar güzel bir şey yok.
You from around here?
- Buralı mısın?
- Are you from around here?
Siz buralardan mısınız?
- Are you from around here?
- Bu civardanmısın?
Are you from around here?
Oranın nerede olduğunu biliyor musun?
You from around here?
Buralı mısınız?
- Are you from around here?
- Buralı mısınız?
You from around here?
Civarda mı oturuyorsun?
You're not from around here.
Buralardan değilsin yani.
You're not from around here.
Buralardan değilsin.
You ain't from around here.
- Buralı değilsin.
I suppose four years from now, you'll be sitting around here telling people you haven't forgotten me, either.
Eminim dört yıl sonra burada oturur, insanlara beni unutamadığını da söylersin.
You know, it was 24 hours before they sent a man... around here from the Missing Persons Bureau.
Anlayacağınız, Kayıp Kişiler Bürosundan bir adamı buraya göndermelerinden önce 24 saat geçti.
You're not from around here, are you, Tex?
Sen buralardan değilsin, değil mi, Tex?
But somebody not from here, some peddler passing through he'll go right back to Lincoln and tell them you're still around.
Evet, biliyorum. Ama buradan olmayan birisi geçen bir kaç seyyar satıcı Lincoln'e geri dönecek ve senin hala bu civarda olduğunu söyleyecek.
DO YOU LIVE AROUND HERE? NO, NO, I'M ON MY WAY BACK FROM LEAVE.
Arabam yolun biraz aşağısında ama bu adam bana benzin vermiyor.
Well, I suspect you better come around here from time to time, get yourself a home-cooked meal.
Bence buraya zaman zaman gelseniz daha iyi olur, hem ev yemeği de yiyebilirsiniz.
Already enough drunks around here you don't have to bring them in from Paris!
- Zaten buralar da yeteri kadar sarhoş var..... bir de Paris'ten getirmek zorunda değildin!
- Do you come from around here?
- Çevreden mi geldiniz? - Hayır.
- You're not from around here.
- Buralardan değilsin.
Judging from what you tell me, you seem to be pretty well-known around here.
Bana anlattıklarına bakarsak, etrafı oldukça tanıyor gibisin.
You mean a few lazy louts from around here?
Çevremizdeki birkaç tembel hödükten mi bahsediyorsun?
You're not from around here.
Sen buralardan değilsin.
Do you come from around here?
Buralardan mısınız?
You a neighbor from around here?
Buralarda mı oturuyorsun?
- You're not from around here?
- Buralardan değil misin?
You might as well know now, when I return from New York, there'll be some changes around here.
Dönüşümde bazı değişiklikler olacak.
And you're from around here?
Buralardan mısınız?
Mister, you don't seem to be from around here?
Bayım, siz buralı gibi değilsiniz?
You're not from around here, eh?
Buralardan değilsin, değil mi?
You fellas aren't from around here.
Siz buralardan değilsiniz.
I'm not from around here, so I would've never known you could make money from rocks.
Ben buralı değilim, bu yüzden kayalardan para kazanabileceğinizi hiç bilmiyordum.
You're not from around here?
Buralardan değilsiniz, değil mi?
You walk soft around here. You keep your place... and stay away from Molly Prior.
Buralarda fazla dolaşma ve haddini bil ve Molly Prior'dan uzak dur.
- You ain't from around here, are you?
- Bu civarlardan değilsin, değil mi?
- Are you from around here?
- Buralardan mısınız?
I mean, that poor bastard is laying upstairs with his throat torn open,... and they've got you running around down here trying to figure out where you came from.
Yani, şu zavallı piç yırtık gırtlağıyla yukarıda yatıyor, ve onlar burada senin nereden geldiğini farketmen için çevrende koşuşturuyorlar.
You're from around here?
Buralardan mısın?
You're not from around here, are you?
Buralardan değilsin, değil mi?
You're not from around here.
Buralı değilsin galiba.
Give you half of the profits from our catch like everyone else around here?
Herkes gibi kazancımızın yarısını sana mı verelim yani?
You sure ain't from around here, are you, huh?
Buralı değilsiniz öyle değil mi?
No, you sure ain't from around here.
Hayır, kesinlikle buralı değilsiniz.
No, you ain't from around here.
Hayır, buralı değilsiniz.
You got yourself an intelligent rat, he'll snatch the food from the trap... eat it and run around here creating general havoc.
Senin başındaki zeki bir sıçan, yemeği çalacak yiyecek ve burada hasara neden olacaktır.
If there is anything left after we repair the Golden Pagoda... and pay back all the people you've been stealing from around here... then we'll get it back to you.
Golden Pagoda'yı onardıktan ve etrafta parasını çaldığınız insanlara ödeme yaptıktan sonra artan olursa geri getiririz.
You're not from around here, are you?
Buralardan değilsiniz, değil mi?
You're not from around here, are you?
Bu civardan değilsin, değil mi?
around here 182
you fucking pussy 17
you fucked up 69
you fucking bitch 144
you fucking idiot 110
you flatter me 83
you feel me 201
you fucking dick 17
you found me 135
you fucking asshole 99
you fucking pussy 17
you fucked up 69
you fucking bitch 144
you fucking idiot 110
you flatter me 83
you feel me 201
you fucking dick 17
you found me 135
you fucking asshole 99
you fucking whore 34
you fucking cunt 67
you figure it out 87
you fucked me 29
you fucked her 24
you first 511
you feeling better 72
you fucking faggot 21
you fucking moron 29
you fuck off 36
you fucking cunt 67
you figure it out 87
you fucked me 29
you fucked her 24
you first 511
you feeling better 72
you fucking faggot 21
you fucking moron 29
you fuck off 36