You just said that tradutor Turco
2,023 parallel translation
You just said that he Only protects their eggs?
- Dedim ya, yumurtalarını korumaya çalışıyor.
So you just said that to impress us, huh?
Öyleyse bunu sadece bizi etkilemek için söyledin, öyle mi?
What are you talking about, you just said that's what you are doing!
Kafan mı iyi ; daha şimdi müzeye gideceğiz diyen sendin. Denemeye değerdi.
You just said that no harm had been done.
Ciddi bir hasar yok, demiştin.
Oops, you just said that, right?
Az önce dedin ya. Baba?
So she wasn't really your sister-in-law, but you just said that.
Yani o senin gerçek yengen değil ama öyle demiştin.
You just said that Jackson got you into this.
Biraz önce Jackson'in seni bulastirdigini söyledin.
- You just said that.
- Anladık! - Evet...
- Well, you just said that...
- Ama demin dedin ki...
He said that just when you think your relationship is perfect, then you find your Achilles'heel, the thing that's going to destroy it.
Dedi ki, yalnızca ilişkin mükemmel gittiğinde onu yok edecek olan zayıf noktaları görebilirsin.
You said that you were just sick.
Hasta olduğunu söylemiştin. Bacağa kurşun yedik.
Come on, look, I just moved into town, and my friend said that you guys have sheepdog ale.
Haydi ama, kasabaya yeni taşındım ve arkadaşım dedi ki çoban köpeği biranız varmış.
And I should've said it that night on my deck when you said you loved me, but I was just trying to...
Benim terasımdaki o gecede söylemeliydim bunu beni sevdiğini söylediğinde. Ama şey yapmaya çalışıyordum...
So I'm going to pretend for the sake of your own manhood that you just said topless.
İyiliğin için üstsüz dediğini varsayıyorum *
You know what, I'm gonna have to just get back to you on why that, that might be the stupidest thing that you've ever said to me!
Sana cevap vermem gerekiyorsa Şu bana söylediğin aptal şey konusunda olabilir.
You said just look at it. Tell you something about it, hmm, yeah, that's harder.
Bir şeyler anlatayım, bu daha zor.
It just said something... like... That they're not legally yours .. because you and Rita weren't ever married.
Sadece bir şey söyledi sanki onlar yasal olarak senin değiller,... çünkü Rita ve sen hiç evlenmediniz.
You just said "roll in the hay." I think that ship has sailed. ( KNOCKING ON DOOR )
Bu John Wayne yürüyüşü kalıcı olmadan onu yavaşlatmanın bir yolunu bulmalıyım.
No, it's just that you said you were through with the bad boys.
Yok, sadece kötü çocuklarla görüşmeyi kestiğini söyledin.
But you said... "this is just sex." You said that.
Ama "Bu sadece seks" demiştin. Bunu söyledin.
Okay, look, you said something to Mac a few minutes ago that just kind of stuck with me.
Tamam bak, biraz önce Mac'e söylediğin şeyleri...
I just wanted to call and let you know That I was thinking about what you said.
Arayıp, söylediklerin hakkında ne düşündüğümü sana anlatmak istemiştim.
Are you okay? Yeah, I'm okay, but she was talking about Charlie, and she said that Charlie's gonna die without her help, and now I'm freaking out. Okay, okay, just stay...
Evet, iyiyim ama Charlie'yle ilgili bir şeyler söyledi dedi ki yardımı olmazsa Charlie ölecekmiş.
Yeah, but just don't tell them That we said anything to you.
Biz sana bir şey söylemedik.
Around, and I got him down, and I said, "hey, you just got hodged." It was that easy.
"hey, Hodges'a yakalandın." Bu kadar basitti.
Did you hear anything that I just said?
Az önce söylediklerimi duydun mu?
"Why it happened"... that's... that's what you just said.
"Bu yüzden oldu." dediniz. Az önce yani.
But what was that ddle thing you just said?
Ortada söylediğin şey neydi?
So I just said that I thought you might have it, and I went upstairs.
Sende olabileceğini söyledim ve yukarı çıktım.
Wow, Eriksen, if you want to un-fire Randy, I support you, because to come in here and say what you just said, well, you've got a couple things that Tugboat doesn't.
Eriksen, Randy'i tekrar işe almak istiyorsan seni desteklerim. Çünkü buraya gelip bu sözleri ederek Römorkör'de olmayan birkaç yönün olduğunu gösterdin.
That was the part when you said, "nothing. It's just Carl."
"Hiçbir şey, sadece Carl" dediğin kısımdı değil mi?
- Hey, you guys are just repeating what that hindsight guy said.
Şu Pekbilir denen adamın dediklerini tekrarlıyorsunuz.
I-I was just helping him with his research project on the local transit system, and, um, he asked me if any of the trains had ever been robbed before, and I said if anyone would know that, it would be you.
Yerel ulaşım sistemi hakkındaki projesine yardım ettim. Bana daha önce bir trene soygun düzenlendiği oldu mu diye sordu. Ben de dedim ki, bunu bilseniz bilseniz siz bilirsiniz.
Just that bit there, where you said it's like she's dating her dad.
Sadece babasıyla çıkıyormuş gibi olan kısma kadarını.
What I said before, that you are a super annoying person... Those are not just empty words.
Bunları laf olsun torba dolsun diye söylemiyorum.
Like you said, let's just say that he likes me.
Söylediğin gibi, benden hoşlanıyor diyelim.
So he just said to you... what you just told us and told the jury that... that he gave a woman what she deserved?
Bize ve jüriye de belirttiğiniz gibi, yanınıza gelip orospunun tekine, hak ettiği şeyi yaptığını mı söyledi?
Well, you could've just said that.
Uzatmanıza gerek yoktu.
The thing that you just said right now in my ear...
Tam şuan kulağıma söylediğin şey...
He just called and said that he found a link between Elmer Durgin, you know, Kyra's Ad Litem from the custody proceedings.
Hepsini de devletten aldığı maaşla yapıyor. Ayrıca banka hesabına Devore'dan gelen paralar yatmış.
I just saw a field report that said they will use our sewage systems... -... to follow our water to their ships. - How'd you get that to work?
Gelen saha bilgilerine göre kanalizasyon sistemimizi bizim suyumuzu onların gemilerine taşımak için kullanacaklar.
Like this brother just said, any time 15 guys mob up on you, the first thing that comes across your mind,
Bu kardesimin dedigi gibi.. Eger 15 kisi tarafindan soyuluyor iseniz.. Akliniza gelen ilk sey ;
- I just said that. - Out with you!
- Ben de öyle dedim.
It's just my mom said that you went to rehab a couple times- -
Annem birkaç kez rehabilitasyona gittiğini söyledi de.
My mother said that protection is just as important for you as it is for me.
Annem, korunmanın... senin için de benim kadar önemli olduğunu söyledi.
For him to write songs and then have the idea of sharing those songs with Jeff and I was just, like, another generous gesture that said, " I'm not only gonna help you guys with this record,
Onun için şarkılar yazmak, ve bu şarkıları Jeff ile paylaşma fikrine sahip olmak, bunlar karşısında ben işte bir başka alçakgönüllüce davranış " diye düşündüm.
I was trying to call him because I'd read something he said, that he couldn't keep it real, and I just wanted to tell him, "Listen, " you don't have to do anything " anybody fucking tells you to do.
Onu aramaya çalışıyordum çünkü söylediği bir şeyi okurdum ve kendisi olamadığını görürdüm, ve ona sadece şunu söylemek isterdim Dinle, insanların sana söylediği herhangi bir şeyi yapma zorunluluğuna sahip değilsin. "
Sorry, but I don't understand anything that you just said.
Üzgünüm, ama söylediklerinizden hiçbir şey anlamadım.
I'm so sorry. I can't believe I just said that to you.
Çok özür dilerim.. bunu sana söylediğime inanamıyorum
You said that she was just a hole for your dick.
- Hepsi bir süreliğine sikini mutlu etmek içindi hani. - Öyle bir şey demedim.
I don't know what you just said, but that sounded sexy as fuck.
Ne dediğini anlamadım ama'sikiş'kelimesi gibi güzel geliyor kulağa.
you just got home 17
you just don't get it 121
you just do it 28
you just wait 46
you just don't know it yet 34
you just let me know 45
you just left 30
you just can't help yourself 22
you just 938
you just go 34
you just don't get it 121
you just do it 28
you just wait 46
you just don't know it yet 34
you just let me know 45
you just left 30
you just can't help yourself 22
you just 938
you just go 34