Ben bir tradutor Inglês
159,255 parallel translation
Onları ara yoksa ben birilerini arayacağım. Çünkü yetişmem gereken bir balo var.
You call them, or else I'm gonna start calling someone because I have a cotillion to go to!
Ben bir iş adamıyım.
I'm a businessman.
♪ Ben bir yolcuyum ♪
♪ I am a passenger ♪
Ben bir canavar değilim.
I am not a monster.
Ben bir çok şeyim, ufaklık.
I'm a lot of things, kiddo.
Görünüşe göre farklı çevrelerde çalışıyoruz çünkü ben bir tane tanıyorum.
Clearly we run in different circles, because I've only known one.
Ben bir oğlan almaya geldim.
It's a boy... that I have come for.
Ben bir çiçek olsam beni toplamalarını istemezdim.
I mean, I wouldn't want to be picked if I were a blossom.
Mesela ben birinden bir şey çalsam beni öldürmelerini beklerim.
Because when I steal something from someone, I expect they will want to kill me.
- Hayır, ben bir aptalım.
- No, I'm an idiot.
Fakat ben bir ejderhayım.
But I am a dragon.
Ayrıca tüm o "Ben bir adam öldürdüm." muhabbetinden uzak durmak isteyebilirsin.
And you may wanna stay away from the whole "I killed a man" rap.
Öncelikle ben bir alkoliğim.
For starters, I'm an alcoholic.
Bir şeyin içinde gizlenerek yapılan plâna dahil olmam ben.
I am not signing up for any plan that has me hiding inside anything.
Ben sadece bir misyonerim.
I am merely the missionary.
Bir an için ben olduğumu düşünün.
Imagine for a moment you were me.
Ben kültürlü bir Yankiyim.
I'm a cultured Yankee.
Ben annesinin gözlerinde korkmuş küçük bir çocuk görüyorum.
I see a scared little boy with his mother's eyes.
Ben kader tarafından lanetlenmiş bir adamım.
I am a man haunted by destiny.
Ben evli bir adamım Pedro.
I'm a married man, Pedro.
Tanrım, ben korkunç bir insanım.
I'm a terrible person.
Ben de aynısını yapardım. Kalabalık ve insanların çıkardığı gürültü sinirlerimi dinmeyen bir panikle doldurmasaydı tabii.
I would have done the same... if crowds and that "whoo-hoo" sound people make didn't flood my nervous system with unyielding panic.
Ben bu satırları yazarken SÖB bir protesto planlıyor.
The BSU is planning a protest as I write this.
Ben işler için bir oğlan tutarım ve o da sana arkadaşlık eder. Arkadaşa ihtiyacım yok.
I could hire a boy to help me and, uh... she could be company for you.
Aslında Bayan Spencer bir noktada hata yapılmış ve ben nerede yapıldığını anlamaya geldim.
The fact is, Mrs. Spencer, there's been a queer mistake somewhere and I've come over to see where it is.
Ben çok nankör ve hayırsız bir kızım.
I am a dreadfully wicked and ungrateful girl, and I deserve to be punished and cast out by respectable society forever! It seems you made a favorable impression with the Barrys.
Major ve ben Janko'dan beri bir şey yemedik.
Major and I haven't eaten since janko, so...
Sanki mermerden oyulmuşsun ve ben böyle iğrenç bir ölü et yığınıyım.
You're basically carved out of marble and I'm just like this, like, hideous blob of dead fat.
Ben de kullandığı alanın bit eşleştirmesini yaptım bir hex editörü ekledim ve bazı kalıp dosyalarını arattım...
So I bytemapped an image of the os footprint, loaded up a hex editor, and did some educated regex grepping, and...
Octavia, Clarke'ye bir şey olmasına müsaade etmeyecek. Ben de etmeyeceğim.
Octavia won't let anything happen to Clarke, and neither will I.
Ama, belki ben de şimdi bir baba olduğum için babamın kim olduğunu merak etmiyorum desem, yalan olurdu.
I'd be lying if I said I didn't wonder who my father is.
Bahsettiğim gibi, Senatör Diaz bana bir söz verdi ve ben de bunu tutmasını sağlıyorum.
As I mentioned, senator Diaz made a campaign promise that I intend to hold him to.
Üstüne üstlük ben onlardan birini öldürdüğüm zaman hiç şaşırmamış gibi yapan bir soluk benizliyle de hiç karşılaşmadım.
And yet, I have never met a white man who didn't look surprised when I killed him.
Savaşacak kimse kalmadı. Ve ben hala boktan bir anneyim.
There's no one left to fight, and I'm still a shit mum.
Fakat ben iplikle başlayacağım sestralarımdan, Sarah. Bir gün bir trene adım attı ve kendisi ile tanıştı. "
But I will start with the thread of my sestra, Sarah, who stepped off a train one day and met herself. "
Ben de Patterson'a bir tane yollayayım.
I'll send one to Patterson's.
Evet, ben de bir korsanım.
Yep, I'm a pirate, too.
Siz burada kalıp unutkan teröristle konuşun, ben gidip işe yarar bir şey bulayım.
You guys can stay here and talk to the forgetful terrorist, but I'm going to go find a real lead.
Ben gittiğimde, karıma herhangi bir servis sağladın mı?
Did you provide any services for my wife while I was gone?
Ben öyle bir şey söylemedim.
That is not what I said... at all.
Bana bekleyebileceğim bir yer göster. Gerisini ben hallederim.
Just put me somewhere, and I can take care of myself.
Ben sadece, zaten güzel olan bir kadına tıbbi önerilerde bulunurken bir hekim olarak verdiğin kutsal yeminini hatırlatmak istiyorum.
I'm just reminding you that you swore a sacred oath as a physician to give sound medical counsel to women who are already beautiful.
Ben ağrı kesicilerin etkisindeyken hastanedeki odama geldin. Bir daha görememekten korkuyordum.
You came to me in my hospital room when I was jacked up on painkillers, afraid I was never gonna see again.
Ben çok iyi bir adamım!
Yeah, well, I'm a pretty good guy!
Dr. Grey'le ikimizi kıyaslayabileceğin bir sürü konu vardır ama iş nazikliğe gelince ben kazanırım.
I mean, there are comparisons that you can make between myself and Dr. Grey, but in a contest of niceness, I take that win.
Ben de akıllı bir hareket olduğunu düşündüm.
I thought it was smart.
Ben öyle bir şey demedim.
I didn't say that.
Ben pediatristim. Dinlese benim de bir şeyler bildiğimi anlayacak.
When I'm the peds guy, I know things... if he would just listen.
Siz burada kalın. Ben yiyecek bir şeyler getireyim.
Tell you what... you guys stay here, and I'll bring us in some food.
Tüm üniversite derslerimden kalmıştım ve ailem benimle ilişkisini kesmişti, bu yüzden ben de 7-11'e gidip bir piyango bileti aldım,
So I was failing all my college courses and my parents cut me off, so I went down to the 7-11, bought a lottery ticket,
Ben de bunun gibi bir şey yapmayı düşünmüştüm.
I thought about doing something like this.
ben bir kadınım 61
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27
ben bir oyuncuyum 24
ben bir doktorum 106
ben bir aptalım 43
ben biraz 32
ben bir kızım 25
ben bir askerim 29
ben bir erkeğim 58
ben bir profesyonelim 32
ben bıraktım 27
ben bir oyuncuyum 24