Berbatsın tradutor Inglês
853 parallel translation
Ve berbatsın.
And you're horrible.
"Berbatsın!"
"You're rotten!"
Sana hiç zarar vermemiş birinin hayatını mahvedersen, berbatsın demektir.
You're a rotter if you can spoil anyone's life who never did you an ounce of harm.
Psikiyatrist olarak berbatsın.
As a psychiatrist, you stink.
Berbatsınız!
You pooped out!
Ama politikacı olarak, berbatsınız!
But as politicians, you are lousy.
Yeni bir duruşma göremeyecek olabilirim fakat yeni bir avukat tutacağım kesin, üçkağıtçı çünkü sen berbatsın.
Maybe I won't get a new trial, but I'm going to get a new lawyer, shyster, because you stink!
Berbatsınız.
It's awful.
- Berbatsın.
- You're a pissant.
O henüz farkında olmayabilir.. Ama sen berbatsın...
If you hear, she might not know it You disgust but...
Öyle berbatsın ki.
You're such a lousy fuck.
Seni işe aldım çünkü şehirdeki en iyi garson-kız arkadaş kombinasyonuna sahipsin, ayrıca garson olarak berbatsın.
I hired you because you're the best combination girlfriend-waitress in the city. And you stink as a waitress.
Berbatsın!
You stink!
Berbatsın!
You're terrible!
Sen berbatsın!
You suck!
Birlikteyken, berbatsınız açıkçası.
Together, frankly, you stink.
Hasta refakatçisi olarak bile berbatsın.
Your bedside manners are atrocious.
Berbatsın, biliyorsun!
You're terrible, you know that!
Sen öyle berbatsın ki!
You look so miserable!
Sen iyi bir adamsın ama futbolda berbatsın.
And you are a good man, but a sneaky soccer player.
Çok berbatsın.
You're just too bad.
Berbatsın!
You suck!
Al, sen berbatsın.
Gee, Al, you stink.
Sen berbatsın.
You stink.
Gelecek hafta oynanacak poker oyununda kesin kaybedeceksin çünkü, sen berbatsın.
You're just gonna take it back to the poker game next week and lose it, because you stink.
Berbatsınız.
You stink.
Yürüyemeyecek kadar berbatsın.
You're too screwed up to walk.
Berbatsın.
You're terrible.
Bir yazar olarak berbatsın.
You're a failure as a writer.
Berbatsın, Buckman!
You stink, Buckman!
Bence siz de benim kadar berbatsınız.
I think you're as awful as I am.
- Zamanlayıcılarla berbatsın dostum.
You're shit with a timer, man. Come on!
Berbatsın.
You stink.
dünyanın en iyi grubu olduğunuzu söylemiştiniz ama berbatsınız.
You tell me you're the greatest band, but you stink.
Gerçekten berbatsın!
God, you are a lousy dancer!
Berbatsın bunu biliyor muydun?
You blow, you know that?
Berbatsın.
You're lousy.
Berbatsınız!
You stink!
- Sen de berbatsın.
- You look awful.
Berbatsın, bunu biliyor muydun?
You know, you're disgusting.
Vedalaşmalarda berbatsın. Biliyorsun, değil mi?
You're real lousy at goodbyes, you know that?
Siz, Noel babalar berbatsınız.
You Santas stink.
Berbatsın.
Pathetic.
Kılıçta berbatsın!
You are not qualified to use a sword
- Berbatsınız.
- You suck.
Berbatsın.
You are pathetic.
- Berbatsınız.
- You stink. Jerk.
Sen berbatsın.
- You are terrible!
Berbatsın!
- Don't call me disgusting, Willy.
Berbatsın değil mi?
I always do. Isn't he terrible?
Berbatsın. "
You suck. "