Boşaltın burayı tradutor Inglês
189 parallel translation
Boşaltın burayı millet, hadi.
Clear out of here, folks. Go on.
Boşaltın burayı.
Am-scray. The ulls-bay.
Boşaltın burayı.
Clear this place.
Geri çekilin, boşaltın burayı!
What's happened?
Boşaltın burayı!
Get out of here.
Boşaltın burayı.
Clear out.
Tamam, boşaltın burayı beyler, boşaltın.
All right, clear, you men. Clear away.
Boşaltın burayı. Çocuklar! Geri gelin!
It is not necessary, guys.
Hastaya gidin siz. Sizler de boşaltın burayı Don Domenico iyi değil.
Go to visit the patient.
Lütfen herkez dışarıya boşaltın burayı!
Everyone please sit over there, excuse me... Follow me
Boşaltın burayı!
Get outta the area!
Boşaltın burayı.
Go away.
Boşaltın burayı!
Strip the joint!
boşaltın burayı.
Vacate this place.
Arkadaşlar, boşaltın burayı.
Guys, come on get out of here.
Boşaltın burayı! Haydi haydi!
Clear out, all of you
Boşaltın burayı!
Get out of here!
Boşaltın burayı!
Clear out of here!
Boşaltın burayı, hadi.
Get out of here, let's go.
Pekâlâ, boşaltın burayı millet.
All right, everybody.
Boşaltın burayı!
Clear the area!
Kızlar! Boşaltın burayı!
That's all for today, ladies.
Boşaltın burayı, boşaltın.
Clear this area. Everybody clear.
Boşaltın burayı.
Get out of here.
Hadi, burayı boşaltın.
Come on, break this up here.
Burayı boşaltın!
Clean it out! Clear out!
- Burayı boşaltın.
- Well, clear out of here.
Gençler lütfen burayı boşaltır mısınız?
All right, everyone out!
- Tam yol yükleyin ve burayı boşaltın!
- Turn it on full and get outta here.
Ayın 26'sına kadar burayı boşaltıp Bataan'a geri dönmemiz gerekiyor. Tersanenin iki ayda bitiremeyeceği bir iş için sadece iki haftanız var.
We're due to evacuate back to Bataan on the 26th... two weeks to do a job a yard couldn't do in two months.
- Burayı boşaltın, Lightfoot.
- Post this area, Lightfoot.
Kaçabilme fırsatı görseniz burayı boşaltırdınız.
I think if you saw a chance to get out from under, you'd unload this place.
Burayı boşaltın.
Move out. Go on, move!
Burayı boşaltın, yoksa sizi hapse atarım.
So clear out of here or I'll put you in jail.
Burayı boşaltın, haydi!
I don't know how many times.
Burayı boşaltın, lütfen. Teşekkürler.
Clear this area, please.
Şimdi burayı boşaltır mısınız, lütfen?
Could we have this area cleared here, please?
Burayı boşaltın!
Everybody, out of here!
Burayı boşaltın da onu muayene edeyim.
Will you all clear out of here?
Ahbap. Burayı biraz boşaltır mısın?
Hey, man, I need a little space around here.
Burayı boşaltın!
Evacuate!
O mobilyaları yukarıya, yerine koyun ve burayı boşaltın!
Get the furniture back up there and get out of the area!
- Lütfen burayı boşaltın! Tehlikeli bölge!
Civilians, clear out the area.
Burayı boşaltın!
Come on, clear this area!
Burayı boşaltın!
Get out of there!
Bu bir şehir toplantısı değil. - Burayı hemen boşaltın.
This isn't a town meeting.
Burayı boşaltın.
Clear this area.
Burayı boşaltın!
Clear out of here!
Bütün hesaplardaki paraları alıp burayı boşaltın.
Knock down these beams and clear this railing.
Haydi gidelim! Burayı boşaltın!
Let's go, let's go!
Burayı savunmadan komple boşaltıp onların eline bırakamam.
I can't just hand it over with nobody here to stop them.