Cumartesi günü tradutor Inglês
1,862 parallel translation
Cumartesi günü şehir merkezinde çizgi roman toplantısı var.
Saturday, there's a, uh, comic book convention at the Civic Center.
Eh, hepimiz cumartesi günü Dünya Amigo Gösterisinde bu ekrandan bunu göreceğiz.
Well, we'll all see in this Saturday's World Cheer Exhibition right here on Cheer TV.
Rainey cumartesi günü partide olmalısın.
Rainey, you better be on that kegger on Saturday.
Bir cumartesi günü sabah erken kalktım,... -... bikinimi giydim.
Got up early on a Saturday, put on my bikini...
Bunu söylediğim için üzgünüm, ama cumartesi günü veda konuşmasını sen yapmayacaksın.
I'm sorry to tell you this, but you're not going to be able to deliver your valedictory address this Saturday. Why?
Cumartesi günü sağdıcım olmanı istiyorum.
I'd like to ask you to be my best man on Saturday.
Zack, Cumartesi günü evleniyorum.
Zack, I'm getting married Saturday.
Ahbap, uh, cumartesi günü benimle duracak mısın?
Dude, uh, will you stand up for me on Saturday?
Aynı zamanda cumartesi günü diğer okullarda da çoğaltılacak.
[The Story of Hina and Kotori]
[Günebakan Sayı 17] Aynı zamanda cumartesi günü diğer okullarda da çoğaltılacak. Seninkini buldun mu?
It will be on the shelves at the same time as other schools, on Saturday.
Cumartesi günü.
Saturday.
Cumartesi günü büyük bir aile yemeği veriyorum.
I'm having a big family dinner on saturday.
Cumartesi günü polo oynuyoruz, değil mi?
We still on for polo on Saturday?
Devam et! Şut! Cumartesi günü Bodley kızlarını 5-2 yenen 18 yaş altı Lakros takımımızı bir kez daha tebrik ediyoruz.
Congratulations once again to our under-18 lacrosse team who beat Bodley Girls on Saturday, 5-2.
Evet, Scranton şubesi çalışanları... cumartesi günü işe gelerek, telefonla yaptıkları satışları... sanki internet sitemizden yapılmış gibi kaydedecekler.
Yes, I'm having the Scranton branch come in on one saturday so they can reenter sales that they made on the phone, as sales made by the website, which they should've done in the first place...
Cumartesi günü buradan çıkmalıyım.
I have to be out of here by this Saturday.
Ben ırkçı değilim ama tutup birkaç Arap'ın herkes istim üstündeyken cumartesi günü dışarıda elini kolunu sallaya sallaya dolaşmasından hoşlanmıyorum.
Dad, I'm no racist, but I don't like it that this Arab is hanging around here on Saturday when there's a warning out.
Cumartesi günü yeğenimin futbol maçı var.
Come check out my niece play football.
Cumartesi günü.
Come on Saturday.
Bizden cumartesi günü maçı kazanmamızı istiyor ve biz de öyle yapacağız.
He wants us to win on Saturday, and that's what we gonna do.
Cumartesi günü!
On Saturday!
Dinle, belki cumartesi günü parka gider ve biraz top atarız, ne diyorsun?
I thought... maybe Saturday, we'll go down to the park, throw the ball around. What do you think?
Farsethas'ın cenazesi zaten Cumartesi günü, katılsam iyi olur.
Anyway, Farsethås'funeral is on Saturday. I have to attend.
- cumartesi günü bir yerde sahne alacağız.
- We're having a gig on Saturday.
cumartesi günü ne yapıyorsun?
What are you doing Saturday?
Theophilus'un, Cumartesi günü için akşam yemeği davetimi reddettiğini söylemiş miydim?
Did I tell you Theophilus... has refused my invitation... - for dinner on Saturday?
Cumartesi günü görüşürüz.
I'll see you Saturday.
Cumartesi günü annemle ata binmeye gidebilir miyiz?
Could we go riding with mommy on saturday?
Çünkü görüldüğü üzere bu Cumartesi günü de yapacak bir şeyim yok ve bu durum beni biraz üzüyor.
{ pos ( 192,200 ) } because apparently I didn't have anything else to do on a Saturday afternoon, and isn't that just a little sad?
Evet, Leonard seni de bedava doğum günü cheescake'in için cumartesi günü burada görebilecek miyiz?
So, Leonard, will we be seeing you on Saturday - for your free birthday cheesecake?
Cumartesi günü Leonard'ın doğum günü için yeri yerinden oynatacak bir süpriz parti düzenleyeceğiz.
Here's the deal. We're gonna throw Leonard a kick-ass surprise party
Sabırın ve Kendini adamışlığın ödülü, Sunaktan gurur duyarak.. Cumartesi günü hepimize bir...
As a reward for all of your hard work and dedication, i'm very proud to announce that this saturday I have arranged for us to have...
Merak etme, Vives Cumartesi günü bize akşam yemeğine gelecek. ve biz onu hizaya getireceğiz.
Don't worry, Vives is coming to dinner on Saturday and we'll set him straight
3 Kasım 2001'de, Cumartesi günü öğleden sonra Pensilvanya'da, Latrobe'daki havaalanında, bir öğle yemeğinde Shirley'le olan ilişkisini kesin olarak bitirdi.
On the afternoon of Saturday, November 3, 2001, he broke up with Shirley once and for all over lunch at the airport in Latrobe, Pennsylvania.
Cumartesi günü ne oldu?
What happened on Saturday?
Cumartesi günü olan bu.
That's what happened on Saturday.
Cumartesi günü olan bu.
And that's what happened on Saturday.
Cumartesi günü seks yaptiktan sonra bacaklarimin üzerine çikti.
Saturday, after we had sex, she straddles my leg.
Lenny'yi aldim ve annemlere gittim Cumartesi günü Jake geldi ve Lenny'yi eve götürmek istedi.
I took Lenny and went to my mother's, and then Jake showed up on Saturday and wanted to take Lenny home.
Tahminimce 11. sınıfta.. benimle Cumartesi günü Orpheum'daki konsere gitmek istediğini söyledi.
- I think he's in the 11th grade - asked me to go to a concert with him on Saturday at the Orpheum downtown.
Bu benim geçirmek istediğim cumartesi günü şekli değil.
This is not how I wanna be spending my saturday morning.
Cumartesi günü işin var mı?
Are you busy on saturday?
Cumartesi günü gidiyoruz.
We are leaving on Saturday.
Cumartesi günü çalıştığına inanmıyorum.
I can't believe you're working on a Saturday.
Sanırım cumartesi günü buluşmayacağız, değil mi?
So, I guess we're not on for Saturday, huh?
Bende cumartesi günü işe götürürüm, böylece sen tüm gün boş olursun.
And then I'll take him to work with me on saturday and you can have the whole day off then
Ne tür bir manyak bir Cumartesi günü...?
- What kindof a freak wastes his...?
Cumartesi günü çaya gittiğimizde söyleyeceğim.
I'll tell her on Saturday when we go round for tea.
Cumartesi günü sizi eve götürmek için sabırsızlanıyorum.
- Oh, god... so, we're so looking forward to having you guys Come up to the house on saturday.
O Cumartesi, Cuma günü kutulu gerginligi yatistirmaya.
Gang fought with him on the weekends for fun. The boys were aware of receiving the back, but it attenuated I went into the ring and he hit the stomach so that I thought that I die. He gave them back.
Bight'ın güneyinden soğuk bir hava cephesi Cuma akşamı Victoria'nın güneybatısına gelip oradan da eyaleti geçerek Cumartesi günü Victoria'nın doğusuna ulaşacak. - Ben bunu dinliyordum.
I was listening.