Güzel oldu tradutor Inglês
3,031 parallel translation
Güzel oldu be.
Just the job!
- Kıyafetler güzel oldu.
Well... It's a good turnout. - Yeah.
Doktor içine agave şurubu da koymamı söyledi böylece tatlı ve güzel oldu.
The doctor said to put some agave syrup in there so that it's nice and sweet.
Yaylar daha güzel oldu.
Springs sounds better.
Bak bu güzel oldu. Çünkü cinayetlerdeki kesmek kelimesini anımsatıyor.
Ooh, that's good'cause of the whole murder thing... casket.
Çok güzel oldu.
It's been great.
Beraber vakit geçirmemiz çok güzel oldu.
It was so great to spend some time.
Pizza fırlatmayı öğrenmek yerine beş saatimi bunu yaparak harcamam ne güzel oldu.
I'm so happy I'm wasting my time... Doing this instead of learning how to toss a pizza in five hours.
Gayet güzel oldu.
I'm very satisfied.
Baksana ocak ne de güzel oldu.
Look how good this hearth draw, huh?
Bilmiyorum ama güzel oldu.
I don't know, but I'll take it.
Ama güzel oldu.
It's great though.
Sizinle çıkmak güzel oldu.
It is kinda nice being out here with all of ya.
O şeyi uyutmuşlar mı? Bunu duyması güzel oldu.
They tranquilized that thing?
Güzel oldu mu?
Isn't it pretty?
Sizinki daha güzel oldu gerçi.
Yours is better, though.
Güzel oldu, değil mi?
Pretty, right?
Güzel oldu.
It's pretty.
Skandal güzel oldu.
The scandal was a nice touch.
Bu çok güzel oldu işte.
Oh, my... this is awesome.
Çok güzel oldu.
It's perfect.
Çok güzel oldu.
It's very nice.
Güzel oldu.
It should be good.
Güzel oldu, değil mi?
right?
Güzel dinle, geç oldu ve gerçekten dinlenmem gerekiyor.
Now listen, it's late, and I really need to get some rest.
Güzel oldu.
♪ discount mattress mart ♪ - It's good. - Whew.
Oh ne güzel.Ne oldu da kötüye gittin peki?
Oh, where did it all go wrong?
Söylemeliyim güzel bir sınav oldu bu olay.
Well, I'd say that was a near flaw-less test brother.
Neler oldu? Aşırı güzel ve heyecanlı oyuncular tarafından yapılan bir sürü saçma sapan sürpriz değişiklik olmuştur bence.
My guess is a bunch of ridiculous plot turns... done by overwrought actors who are impossibly good-looking.
Evet, güzel bir referans oldu.
Uh, yeah, good reference. - Eh?
Sana hiç çok güzel bir kız olduğunu söyleyen oldu mu?
Oh, yes - - likewise. Has anyone ever told you you're a very pretty girl?
"Sana hiç çok güzel bir kız olduğunu söyleyen oldu mu?"
But, please...
Belli ki shakespeareyen bir duraklamayı anlamaktan aciz. Çünkü ona, "sana hiç çok güzel bir kız olduğunu söyleyen oldu mu" dedim.
You know, Ifor, I had the misfortune of meeting the rudest actress today, who walked away in the middle of my sentence, obviously incapable of recognizing a shakespearean pause, because I said to her,
Uğraman güzel bir sürpriz oldu.
So, it is a surprise, you just coming by.
Tıbbi dergiler okuyup, yatağa bir... bardak viski ile girmekten daha güzel bir değişiklik oldu.
It makes a welcome change from reading a medical journal and going to bed with, well, a glass of whisky.
Hepsi güzel, sevgi dolu ve sadık oldu.
- Shut up. They're well-rounded and they're loving and loyal.
Güzel bir sürpriz oldu...
It was a good little surprise there..
Aramızda güzel bir uyuşma oldu.
And I love the give-and-take, everyone.
Başkanım güzel bir şey mi oldu?
Chairman, something good must have happened.
Çok güzel bir jest oldu.
It was a very sweet gesture.
Güzel bir mücadele oldu ama sonunda şifreyi kırdım.
Put up a beautiful struggle, but I cracked it.
Güzel bir şey mi oldu?
Did something good happen?
- Güzel bir başlangıç oldu!
Off to a good start...
- Güzel bir sürpriz oldu, o kadar.
- I'm just surprised. Pleasantly.
Hadi ama, güzel zamanlarımız oldu.
Come on, we, we had some good times.
Kızartılmış bademler çok güzel bir sürpriz oldu.
Oh! And the toasted almonds are such a lovely surprise.
Onun sayesinde güzel bir hayatım oldu. Biyolojik annemin de hayatının güzel olmasını isterim.
I've had an amazing life, and she's responsible, so I want my birth mother to have a good life, too.
Tüm güzel eşyalarıma ne oldu?
What happened to all my cool stuff?
Yarım saattir baktığım sepsis kara delikğinden sonra güzel bir değişiklik oldu.
Nice change from the black hole of sepsis I've been staring at for the past half-hour.
Lenslerimi takmamış olsam da,... nasıl oldu da güzel Man Ok'umu tanıyamadım?
Even if I don't have my lenses on, still. How could I not recognize my pretty Man Ok?
Güzel bir şey mi oldu?
Is today a special day?
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219
oldu bile 25
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219
oldu bile 25