Oldukça iyi tradutor Inglês
5,448 parallel translation
Oldukça iyi şeyler mi?
Is it crazy good?
Oldukça iyi bir itibarı vardır.
It has a very fine reputation.
Uyandı, oldukça iyi görünüyor.
She is awake and quite calm and composed.
Aslında oldukça iyi çalıştı.
Mmm. It worked out well enough.
Görünen o ki benim için oldukça iyi sonuçlandı.
Looks like it turned out pretty good to me.
Oldukça iyi. Senin sayende.
Well, pretty good.
O küçük zavalı şeye oldukça iyi baktım.
I have taken good care of the poor little thing.
Cassie'nin bugün yaptığı oldukça iyi bir şeydi değil mi?
It's pretty cool what Cassie did today, huh?
Oldukça iyi, değil mi?
That is pretty great, isn't it?
Sanırım oldukça iyi bir çift oldular.
I think it's a pretty good pairing over there.
Oldukça iyi geçti.
It was lovely. Great.
Oldukça iyi.
Really good, actually.
- Oldukça iyi yani.
They're pretty good.
Bence oldukça iyi bir yazarsın.
Well then, you're quite a writer.
Bu oldukça iyi.
Well, if that doesn't beat all.
Yani, Elm Sokağı öncesi ama oldukça iyi bir seçim.
I mean, pre Elm Street, and so I have to admit it's an acquired taste.
Bu oldukça iyi, öyle değil mi?
That's pretty good, isn't it?
Bana sorarsan oldukça iyi arkadaşlar.
They look like pretty good friends to me.
Oldukça iyi hatırlıyorum.
I remember it really well.
Benim ekibim oldukça iyi.
Well, my guys are really good.
Parasız oldukça iyi yaşıyorum.
I've gotten pretty good living without money.
Ama geçen döneme kıyasla oldukça iyi durumdalar.
But they are exemplary in comparison to last semester's.
Jason, seni oldukça iyi tanıyorum. Sana şunu dürüst bir şekilde söylüyorum :
Jason, I know you well enough to give it to you straight.
Oldukça iyi bir iş! Başardık.
Pretty fine job!
Benim oldukça iyi bir Fransızca sözlüğüm var onun içinde bu kesinlikle yer almıyor.
Okay, I have a very good French dictionary and that is definitely not in there.
İlham verici bir şey parası da oldukça iyi.
Something stimulating that pays extremely well.
Oldukça iyi ve detaylı sorular soruyordu. Her gece yeni cevaplar geliştirmek zorunda kalıyordum.
He had so many brilliant and detailed questions that I had to refine my answers every night.
Oldukça iyi görünüyor.
So, we're good here.
Oldukça iyi saklıyorsun çoğu insan fark etmiyor bile ama kesinlikle var.
I mean, you hide it pretty well, and most people don't notice it, but you definitely are.
Oldukça iyi durumda.
She's comfortable.
oldukça iyi.
Oh, pretty good.
-... oldukça iyi gitmiş.
- it went real well.
Oldukça iyi bir şarkıcısın.
Attention... you're quite the singer.
Yıllarca burada yaşamış iki huysuz yaşlı kadın için oldukça iyi bir görüntüsü var.
Pretty good shape, considering it's just those two old crusting women been living here all these years.
Bu kitapta yazan mevsimler ve göçlerle ilgili olacak... ve bende bu kitabı oldukça iyi biliyorum.
It's gonna be about this book on seasons and migrations... and I know the book pretty well.
Bu oldukça iyi bir fikir.
It's a bloody good idea.
Bu oldukça iyi.
This is pretty good.
en iyi arkadaşımın düğünündeyim ve bu beni üzüyor çünkü erkek arkadaşım bunun ne kadar önemli olduğu hakkında konuşma yaptı doğru insanla yolların kesiştiğinde harekete geçmek gerektiği hakkında 106 00 : 08 : 46,520 - - 00 : 08 : 47,906 oldukça iyi bir konuşmaydı
I'm at my best friend's wedding and I'm upset because my boyfriend just gave a speech on how important it is to act on it when you cross paths with the right person.
Biliyorsun... insanlar oldukça iyi olduğumu söyler.
You know... people say I'm quite good with these.
Aslında fotoğrafları da oldukça iyi.
Though, in fairness, his photographs are actually quite good.
- Bu oldukça iyi görünüyor.
- That looks pretty damn good.
Az önce kıçına tekme yemiş bir adama göre oldukça iyi görünüyorsun.
You look pretty good for a guy who just got his ass kicked.
Kuruntularının en derin noktasında cehalete oldukça iyi para yatıracaksın.
A good deal of money will be invested in ignorance, When the need for delusion is deep.
Çok tatlı, şirin ve iyi biri. Ayrıca iyi bir baba olurdu. Ve çıktığım o piçlerin oldukça tersi biri.
He's so sweet and cute and nice and he would make such a great dad, and he is the polar opposite of all the assholes that I'm used to dating.
Ne hakkinda oldugunun onemi yok iyi ve kotu oldukca onemi yok ne yazdiginini.
It don't matter about what, it don't even matter if it's good or not.
Tutuşu oldukca iyi.
It held up pretty well.
Aslında oldukça korkunç görünüyor ama eskisinden daha iyi.
actually it looks pretty horrible, but it's better than it was.
Ortak alanlarda gayet iyi ama odaları toplamada oldukça düzensiz.
She's fine for the common areas but too disorganized for the rooms.
Monte Carlo'da bazı oldukça açık mayo resimleri, ama iyi malzeme.
Some rather racy swimsuit pictures in Monte Carlo, but good stock.
Ama, son dakikada iyi bir şair bulmak, oldukça zor.
No, no. He's just joking.
Bu miktarlarda iyi niyete inanmak, oldukça zor.
With such amounts it's a little difficult to believe in good faith.
oldukça iyisin 21
oldukça iyiyim 18
oldukça iyiydi 28
iyi akşamlar 4224
iyi aksamlar 25
iyiyim 3981
iyi bayramlar 19
iyi şanslar 1942
iyi sanslar 16
iyi geceler canım 50
oldukça iyiyim 18
oldukça iyiydi 28
iyi akşamlar 4224
iyi aksamlar 25
iyiyim 3981
iyi bayramlar 19
iyi şanslar 1942
iyi sanslar 16
iyi geceler canım 50
iyi günler dilerim 40
iyi geceler sevgilim 30
iyi eğlenceler 520
iyi günler 2648
iyi geceler tatlım 84
iyi uykular 287
iyi geceler 8675
iyi değilim 99
iyi seyirler 39
iyimisin 185
iyi geceler sevgilim 30
iyi eğlenceler 520
iyi günler 2648
iyi geceler tatlım 84
iyi uykular 287
iyi geceler 8675
iyi değilim 99
iyi seyirler 39
iyimisin 185
iyi misin 6507
iyi günler hanımefendi 25
iyi geceler millet 19
iyi bakalım 18
iyi yolculuklar 414
iyi uyudun mu 167
iyiyiz 138
iyi hafta sonları 22
iyi birisin 30
iyi akşamlar efendim 124
iyi günler hanımefendi 25
iyi geceler millet 19
iyi bakalım 18
iyi yolculuklar 414
iyi uyudun mu 167
iyiyiz 138
iyi hafta sonları 22
iyi birisin 30
iyi akşamlar efendim 124