Ona dokunmadım tradutor Inglês
369 parallel translation
Ona dokunmadım.
I haven't touched nothing.
Ona dokunmadım sayılır.
I hardly touched him.
Yemin ederim ona dokunmadım.
I swear I never did anything to her.
Ama ona dokunmadım bile.
But I ain't touched it.
- O senin köpeğin değil. Ve daha ona dokunmadım bile.
He's not your dog, and I never even touched him.
- Ona dokunmadım bile.
- I never even touched him.
- Ona dokunmadım.
- I never touched her.
- Ona dokunmadım...
- I haven't touched her... yet.
- Ona dokunmadım.
I didn't touch her.
Albay, yemin ederim ona dokunmadım.
HE MUST HAVE HIT HIS HEAD ON A ROCK.
- Ona dokunmadım bile.
- I never touched him.
Yemin ederim ona dokunmadım.
I swear, I never touched him.
Ona dokunmadım bile.
I didn't touch her.
Ona dokunmadım çünkü iyi günümdeydim.
I didn't break him because I was merciful.
- Ben ona dokunmadım!
- I didn't touch him!
Ona dokunmadım bile.
- I never touched her.
Ona dokunmadım!
I never touched her!
Ona dokunmadım, koklamadım. - Yüzümü onun...
I haven't buried my face in her- -
Ona dokunmadım bile.
- I never touched it.
- Ona dokunmadım.
- I haven't touched her.
Ve pek uygun bir biçimde betimlediğiniz gibi, Komiser, o hala bir çürük. Ona dokunmadım, ve sanırım kimse de dokunmamış.
And as you have so aptly described it, Lieutenant, that is still a cavity.
Ona dokunmadım bile, gerçekten.
I didn't touch her, really.
- Ona dokunmadım.
- I didn't touch him.
Ona dokunmadım bile.
I never touched her.
Bu sefer ona dokunmadım bile.
I didn't even touch it this time.
Ona dokunmadım, araba yoldan çıktı.
I didn't touch him, the car skidded.
Yemin ederim. İnan bana. Ona dokunmadım.
- Believe me, I didn't touch him.
Marge, yemin ederim ki ona dokunmadım.
Marge, I swear I didn't touch her.
- Yemin ederim ona dokunmadım Homer.
- I never touched her.
- Ona hiç dokunmadım.
- I never touched it.
Ona hemen hemen hiç dokunmadım.
I scarcely touched her.
Ona bir kere bile dokunmadım!
I never once touched her.
- Dokunmadım ki ona.
- I never touched him.
Ben... Ben daha önce ağzını açmadan ona hiç dokunmadım bile.
I never even touched him before that, before he opened his mouth.
Ona asla dokunmadım.
I never touched her.
Ona hiç dokunmadım.
I never touched him.
- Ona hiçbir erkek dokunmadı mı diyorsun?
Very good.
Haydi söyle bakalım! Ona hiç mi dokunmadın?
Then, tell me, have you taken any liberties with...?
Ona hiç dokunmadın, öyle mi? Yalanım varsa cennet yüzü görmeyeyim... iki yabancıdan farkımız yok.
I swear to you, by my hope of heaven, there is nothing more intimate between us than utter strangers.
Ona asla dokunmadım ama dokunabilirdim.
I never touched her, but I could have and I should have.
"Ben dokunmadım ki ona?" Peki kim dokundu öyleyse?
"l didn't touch her." Somebody touched her!
- PCP, ben ona hiç dokunmadım.
- PCP and I never touched it.
Ona asla dokunmadım Müfettiş.
Never took it Inspector...
- Ona hiç dokunmadım.
- No, I didn't.
Biz sadece arkadaşız.Asla dokunmadım ona.
We're just friends. I never touched her.
Şimdi anlatıyım size,... Marki ona hiç dokunmadı.
Now I can tell you, Marquis never touched her.
Ona hiç dokunmadım.
I never touched her.
Ona hiç dokunmadım. Kurtul ondan, Henry.
- Get rid of her, Henry.
Hiç dokunmadım ona!
i never touched it!
- Yemin ederim, dokunmadım ona.
I swear to God, I never touched your woman, man!
Ona dokunmadığımı söyledim!
I told you I didn't touch him!
ona da 19
ona dedim ki 73
ona de ki 62
ona dikkat edin 24
ona dokunma 127
ona dikkat et 105
ona dokunmayın 49
ona değil 30
ona dedim ki 73
ona de ki 62
ona dikkat edin 24
ona dokunma 127
ona dikkat et 105
ona dokunmayın 49
ona değil 30