Seninki nerede tradutor Inglês
132 parallel translation
Tamam, seninki nerede?
- Okay, where's yours? - Uh-uh.
Seninki nerede?
Where's yours?
- Seninki nerede?
- Where's yours?
- Seninki nerede dadı?
- Where's yours, Nanny?
Seninki nerede?
Where are you?
Benim nüfus cüzdanım tesadüfen burada, seninki nerede?
I happen to have my birth certificate with me. Where's yours?
- Seninki nerede?
- Where is she?
Bu arada, seninki nerede?
By the way, where's yours?
- Seninki nerede?
- Where is yours?
Bu benim, seninki nerede?
That's mine, where's yours?
Seninki nerede?
Where's your collage?
Seninki nerede?
Where is yours?
- Seninki nerede?
- And where's yours?
Ya seninki nerede?
Where's yours?
Seninki nerede?
Look, where's yours?
Seninki nerede?
Where's yours? My dad?
Başkasının ruhu sendeyse, seninki nerede?
If someone else's spirit is in you, where is your own?
Seninki nerede Eddie?
Where's your boy, Eddie?
Seninki nerede?
What about yours?
- Seninki nerede?
- See Calleigh. - And yours?
Kasvetli, keskin kenarlı bir parlak fikir bulmaya çalışıyoruz... Saldırgan bir kavram. Seninki nerede?
We're just trying to brainstorm a dark, edgy... like confrontational concept, where's your's?
Evet, takkelerden söz açılmışken, seninki nerede, Stifler?
Yes, speaking of beanies, where's yours, Stifler?
Evet rehber arkadaşlardan bahsetmişken, seninki nerede?
Speaking of buddies, where's yours?
Peki seninki nerede?
So, where is your other half?
seninki nerede?
Where's your date?
Seninki nerede, Alexa?
Where is yours, Alexa?
Seninki nerede?
What's yours?
Seninki nerede?
so where is your hot date?
Seninki nerede?
Where's your man?
Seninki nerede, Stephen?
Where is yours, Stephen?
Seninki nerede, canım?
Where's yours, darling?
Seninki nerede, Stephen?
And you, Stephen? Where's yours?
Hayır, seninki nerede?
No. How about you?
özelliklede aşk hayatım en azından bir tane var bende seninki nerede doğumgününde?
Not everything is about you, Mandi. Especially not my love life. At least I have one.
Seninki nerede?
Where's your guy?
Peki, o zaman seninki nerede?
So where's yours?
Seninki nerede?
Where yours?
Seninki nerede?
What about you?
Seninki nerede?
Oh, she should be here any minute, hopefully.
Seninki nerede?
Where are yours?
- Seninki nerede?
- Where's yours? Huh?
Seninki nerede, gezgin adam?
And have a drink with him. So, where's your man, the world traveler?
- Seninki nerede? Gezgin adam?
So, where's your man, the world traveler?
Artık nerede olursam olayım kanımın bir kısmı seninle, seninki de benimle.
And that is true, for now, wherever I am, some of my blood is with you and some of yours with me.
Seninki nerede James?
WHERE'S YOURS, JAMES?
Seninki nerede?
Do you still have yours?
Pişman olduğumda... yeniden geri verebilirim ışığını ama sönünce seninki sen, hünerli doğanın eşsiz örneği nerede bulunur onu tekrar tutuşturacak Prometeus ateşi?
I can again thy former light restore, Should I repent me : But once put out thy light, thou cunning'st pattern of excelling nature,
Ama sönünce seninki sen, hünerli doğanın eşsiz örneği nerede bulunur onu tekrar tutuşturacak Prometeus ateşi
But once put out thy light, thou cunning'st pattern of excelling nature, I know not where is that Promethean heat
- Seninki nerede?
Where is he?
- Seninki nerede?
Where you've been?
Nerede seninki bilmiyor musun?
Why don't you know where your old man's at?
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
nerede o 1480
neredeyim 174
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse bitti 135
neredeyse 363
neredeyim ben 198
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
nerede o 1480
neredeyim 174
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyse bitti 135
neredeyse 363
neredeyim ben 198