English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ U ] / Uzaklaş oradan

Uzaklaş oradan tradutor Inglês

440 parallel translation
Stumpy, uzaklaş oradan.
Stumpy, get out of there.
Lütfen uzaklaş oradan!
Please come away!
Uzaklaş oradan.
Get out of there.
Uzaklaş oradan!
Get away from there!
Hey, uzaklaş oradan!
Hey, get outta there!
Uzaklaş oradan.
Move away from there.
Uzaklaş oradan, uzaklaş!
Go on, get clear! Get clear!
Sen uzaklaş oradan.
You just get up out of there.
Uzaklaş oradan.
Get away from him.
- Lütfen uzaklaş oradan.
- Please come away from there.
- Alan, uzaklaş oradan!
- Alan, get away!
Hadi dostum, uzaklaş oradan!
Leave it, man! Run with us!
Uzaklaş oradan!
Get the hell out of here!
Uzaklaş oradan.
Get out there.
- Uzaklaş oradan derhal. - Hayır.
- Come away immediately.
Çek git, uzaklaş oradan!
Go on, get away from there!
Max, çabuk uzaklaş oradan!
Max, get the hell out of there!
Uzaklaş oradan.
Get away from there!
- Lütfen uzaklaş oradan!
please, come away from there.
Prenseslerin en güzeli oradan uzaklaşırsam, dileğimi yerine getireceğini söyledi.
The most beautiful princess of all... said that if I'd go away, she'd grant me my wish.
Efendi Phillipe, derhal oradan uzaklaşın.
Master Phillipe, come away from there at once.
Uzaklaşın oradan.
Get away from there.
Angie, oradan uzaklaşır mısın?
Angie, will you get away from there?
Hey! Oradan uzaklaş.
You get away from there.
Şimdi de arabayla oradan uzaklaşıyor.
NOW SHE'S DRIVING AWAY.
Uzaklaşın oradan!
Get away from there.
Oradan uzaklaşıyordu.
He was walking away.
bilmiyorsunuz. oradan uzaklaşıp buraya gelin.
I did not know that you were well enough to walk.
Uzaklaşın oradan!
Get away from there!
Oradan uzaklaş!
Get away from there!
Sonra da oradan uzaklaş.
Then get the hell away from it.
Sonra da, kadın bağlı olduğundan, takip edilmeyeceğini düşünerek... oradan uzaklaşır.
Then he walks away thinking, with the girl tied up, he won't be followed.
İşaretimi görünce birer birer patlat ve hemen oradan uzaklas. ´
When I give you the signal... set them off one, two, three, four, and get the hell out of there.
Ateş eder etmez atına atla ve oradan hızla uzaklaş.
As soon as you fire that shot, jump on your horse and hightail it.
Başıma ne dertler açılacağını bilseydim dürtülerime uyup, oradan hemen uzaklaşırdım.
Had I known how deeply I was to be involved... I would've obeyed my first impulse and walked away.
- Oradan uzaklaşıyorlar.
He's headed away from it.
Hey, oradan uzaklaşın.
- Hey, get away from there.
ve şimdi de Oja, oradan uzaklaşıyor.
Oja escaping from it.
Kardeşim oradan uzaklaşıyordu ama daha tam olarak yanlarından ayrılmadan arkasını döndü ve "Sanırım bana yardımcı olabilirsiniz." dedi.
It moved away itself, but still he did not have fond so low. It came back behind e said that perhaps it could to use what it had said.
Sonunda oyuna geldiğini anladığında, tiksintiyle oradan uzaklaşır.
When he finally realizes he's been tricked, he flies off in disgust.
Oradan uzaklaş!
Move away from there!
Oradan uzaklaş.
Move away from there.
Fraser, McDougall, çabuk uzaklaşın oradan!
Why do you disobey?
Hey, oradan uzaklaş!
Hey, get away from there!
- Kaldırın kıçınızı ve hemen uzaklaşın oradan.
Get your asses out of there, now!
Oradan uzaklaş.
Get over there.
Oradan uzaklaşın!
Get out of there!
- Oradan uzaklaş!
Come on! Bye!
Bu bir tuzak oradan uzaklaşın hemen!
It's a trap!
- Hemen oradan uzaklaşın.
- Get outta there fast.
Hemen oradan uzaklaşın.
Just get outta there!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]