Yerinde olsaydım tradutor Inglês
1,315 parallel translation
Senin yerinde olsaydım, bu adam ciddi bir fiziksel tehlike içinde olurdu.
If it were me, this guy would be in some serious physical danger.
- Eğer yerinde olsaydım kıçımı kollardım.
- Lf I was you, I'd watch my ass.
Eğer yerinde olsaydım, bu sike bir ders verirdim.
If I was you, I'd teach that fuck a lesson.
Senin yerinde olsaydım Grace, Şu şeyleri "Bana dokunmayın" dan "Bana dokunun" lara çevirmenin yollarını arardım.
So. if I were you. Grace. I would figure out a way to turn those "honey don'ts" into some "honey do's."
Eğer yerinde olsaydım, olaylar sakinleşene kadar saklanırdım ve sonra hızlıca şehirden çıkardım.
If I were you, I'd lay low till things calm down and then get out of town fast.
Senin yerinde olsaydım, kimsenin dikkatini çekmezdim, özellikle de Neera'nınkini.
I wouldn't be catching nobody's eye if I was you, especially Neera's.
Ben senin yerinde olsaydım ki aslında öyle sayılır...
Now, if I were you, and I practically am...
Söyler misiniz? Bu işi aldım çünkü Terry Childers bana onun yerinde olsaydım tamamıyla aynı şeyi yapacağımı söyledi. Bir amacı var.
I took the case because I know Terry Childers.
Eğer ben onun yerinde olsaydım parayı alıp kaçardım.
If it was me I was in her position I'd take the money and run.
Yüzbaşım senin yerinde olsaydım...
If I were you, Captain...
Novalee, Senin yerinde olsaydım, Televizyonda kariyer yapmayı seçerdim.
Novalee, if I was you, I'd rule out a career in broadcasting'.
Yerinde olsaydım dışarı çıkmazdım.
If I were you I wouldn't go out.
Onun yerinde olsaydım, ben de aynı şeyi yapardım.
I'd have probably done the same myself, in his place.
Yerinde olsaydım, en yakın geçiş kapısını yakalardım.
If I were you, I'd grab the next portal out.
Yerinde olsaydım bunu yapmazdım.
I wouldn't do that if I were you.
Yerinde olsaydım önce ben söylerdim. Ve onlara veda ederdim.
If I were you, I'd tell them first, and then I'd tell them goodbye.
Joey ve Bessie'nin yerinde olsaydım hayatımda sen olduğun için kendimi çok şanslı sayardım. - Niye?
I think that if I were Joey and Bessie I would consider myself very lucky to have you in my life.
- Çünkü senin yerinde olsaydım, ben yapardım.
- Because if our positions were reversed... I would.
Jack'in yerinde olsaydım şovdaki iki güzel kadın arasında seçim yapmakta oldukça zorlanırdım.
If i was jack, i'd have a very hard time Choosing between the 2 lovely ladies on the show
Onların yerinde olsaydım endişelenen taraf ben olurdum.
Well, if i were them, i'd be the nervous ones.
Yani, senin yerinde olsaydım, çok sessiz olur ve o lanet yerden uzak dururdum.
SO, IF I WERE YOU, I'D KEEP VERY QUIET AND STAY THE HELL OUT OF THERE.
- Eğer yerinde olsaydım, bana ait olanı geri alırdım.
- lf l were you, I'd go take back what was mine.
Senin yerinde olsaydım, onu unuturdum.
HE DOESN'T WANT ANYTHING TO DO WITH ME.
Eğer senin yerinde olsaydım...
You know, if I were you...
Yerinde olsaydım, öneriyi kabul ederdim, Jack.
I'd accept the offer, if I were you, Jack.
Keşke Kelso'nun yerinde olsaydım.
I wish I was Kelso.
Biliyor musun Luc, yerinde olsaydım bütün bu yaptığın aptallıkların üzerine onlara bir de renkli deyip seni incitmezdim.
You know, Luc, I wouldn't remind you what a fool you've been... and then insult you by calling it colorful.
Yerinde olsaydım giderdim.
If it was me... I'd go.
Eğer senin yerinde olsaydım tehditleri bir kenara bırakır ve kaçmaya başlardım.
So if I were you, I'd quit making threats and hit the road.
Eğer senin yerinde olsaydım, Pignon'a karşı çok nazik olurdum.
If I were you, I'd be very nice to Pignon.
Eğer senin yerinde olsaydım ağzımı kapalı tutardım.
If I was in vour position, I'd keep mv knickers on and mv trap shut.
Eğer onun yerinde olsaydım bu dağdaki her züppeyle çıkmak isterdim.
If I was her... I'd be gettin'with every dude on this mountain.
Senin yerinde olsaydım, onun kulağını çekerdim.
If I were you, I'd take him, pulling his ear, to a shrink.
Ben onun yerinde olsaydım, öyle yapardım
As I would in his place.
Senin yerinde olsaydım böyle yapardım.
If I was you, I would've been like -
Senin yerinde olsaydım o bok herifin ağzını burnunu kırardım.
If I was you, I would have drowned his ass in the creek.
Sanırım onun yerinde olsaydım kıskanırdım.
I guess I would just be jealous if I were him.
Yerinde olsaydım söylediklerini çok ciddiye almazdım.
Mercer, I wouldn't take what Leon says too seriously.
Senin yerinde olsaydım birinin kafasını koparırdım.
- If I were you... I'd wanna rip somebody's head off.
Loc, senin yerinde olsaydım, patlatırdım!
Loc, if I were you, I'd "bam"!
Senin yerinde olsaydım sonuna kadar dayanamayabilirdim.
If I had been in your place, I couldn't have endured the torture.
Biliyor musun, eğer senin yerinde olsaydım, ortağıma daha iyi bakardım.
You know, if I were you, I'd take a good look at your partner.
Yerinde olsaydım, sinyalimi tespit etmek için uğraşmazdım.
If I were you, I wouldn't waste my time trying to trace the signal.
Gretchen bak, sana ne yapman gerektiğini söyleyemem ama eğer senin yerinde ben olsaydım kendim gibi davranamayacağım bir ilişki içinde olmazdım.
Gretchen... look, I can't tell you what to do, but... I mean, if this were me... I wouldn't be in a relationship where I couldn't be myself.
Muhtemelen, ama senin yerinde Tom Paris olsaydı, aynı şekilde davranır mıydım diye düşünmeden kendimi alamıyorum.
Probably, but I can't help wondering if my response would have been the same if it had been, say, Tom Paris instead of you.
Keşke onun yerinde ben olsaydım.
I'd prefer to be there.
Senin yerinde olsaydın bunu yapmazdım.
I wouldn't do that if I were you.
Sam, eğer yerinde olsaydım,
Sam, if it was me,
- Onların yerinde olsaydık, eminim...
- If we were in their place, I'm sure...
Senin yerinde ben olsaydım sen ne yapardın?
What would you do if I were in your place?
Onu suçlamıyorum, yerinde ben olsaydım, kapımın önünde durmama kızardım.
Well, I don't blame him. If I were him... I wouldn't like me standing out there either.