English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Y ] / Yukarı çıkıyor

Yukarı çıkıyor tradutor Inglês

329 parallel translation
Biraz etrafa bakmak için yukarı çıkıyor.
She come up for a little look around.
- Biri yukarı çıkıyor!
- One's coming up. Who is it?
Steve, demin Renard geldi, yukarı çıkıyor.
Steve, Renard just came in, he's on his way up.
Asansör yukarı çıkıyor.
Elevator is going up.
Yukarı çıkıyor.
Going up.
Bu asansör yukarı çıkıyor.
This elevator is going up.
Yukarı çıkıyor.
He's on his way up.
Henry! Henry, biri merdivenden yukarı çıkıyor!
Henry, there's somebody coming up the stairs!
Diğerleri yukarı çıkıyor.
They're heading up.
Yukarı çıkıyor, John!
It's come up, John!
Yukarı çıkıyor!
It's come up!
Asma kattan yukarı çıkıyor.
He's on the mezzanine going upstairs.
Yukarı çıkıyor be el!
He's coming up. Hand.
- Yukarı çıkıyor...
- I was going up...
Baba, Don Calogero merdivenlerden yukarı çıkıyor!
Papa, Don Calogero is coming up the stairs!
Asansör yukarı çıkıyor.
Going up.
Beş yıl sonra aynı at kentte bir aşağı bir yukarı çıkıyor.
After five years, the horse enters into the city's game, up, down up, down.
- Ve yine yukarı çıkıyor
- And hemlines are going up.
Şef, bizim adam denizde bir kadınla beraber yukarı çıkıyor.
Chief! It's true. The sucker's gone for a swim with the woman, all dressed.
Yukarı çıkıyor musun?
Well. you going upstairs?
Nehirde su seviyesi yukarı çıkıyor Joe.
The water level in the river is going up, Joe.
Yukarı çıkıyor efendim.
She's coming up, sir.
Yukarı çıkıyor.
She's coming up.
Akrobatlar yukarı çıkıyor.
The stunts that I go up on.
Zirveye varana kadar yukarı çıkıyorsunuz, sonra sert bir şekilde eğim yapıyor.
Most of it's up, till we reach the very top... and then it tends to slope away rather sharply.
Montu borudan yukarı çıkıyor!
His coat's going up the pipe!
Fiyatlar yukarı çıkıyor!
Prices are going up!
Ve işte geliyor, hız kazandı, yukarı çıkıyor!
And now he comes, gaining speed. pulling up!
Yangın dağdan yukarı çıkıyor.
The fire, it's coming up the mountain.
Çabuk, yukarı çıkıyor!
Quick, she's gone upstairs!
Biri beni görmek için yukarı çıkıyor.
He's on his way up to see me.
Yukarı çıkıyor.
Going up. Up, up.
- Pekala, yukarı çıkıyor musun çıkmıyor musun? - Evet
So do you want to go upstairs or not?
- Yukarı çıkıyor.
- It's going up.
Yukarıya... binin üzerinde basamaklı bir merdivenle çıkılıyor. Ama giriş ücretine dahil edilmiş bir asansör de var.
Leading to the top... there is a staircase of over 1,000 steps... but there is an elevator included in the price of admission.
Yavaşça sol ayakta, sonra sağ ayakta, yukarı doğru, ellere, kollara omuzlara, başın yukarısına doğru çıkıyor.
in the left foot, then, in the right foot,. it travels upward.. to the hands, arms, shoulders - up to the head.
Oh, döşemeden yukarıya bir miktar su çıkıyor.
Oh, some water was coming up through the floor.
- Yükseliyor, yukarı çıkıyor.
- Up, up, up.
Geri çekilin lütfen, asansör yukarı çıkıyor.
The elevator's coming up.
- Yukarı çıkıyor.
- Oh she's on her way up.
Kapı yukarıya çıkıyor.
The door goes upstairs.
Tepelerde yukarı çıkıldıkça fakirlik de artıyor.
The higher one ascends the hills, the poorer the people.
Frank, yukarı çıkıyor.
He's on his way up.
Bu yukarıya kadar çıkıyor mu?
That goes up to the top?
O kahkahalar artık boğazınızdan yukarı çıkmıyor.
Laughter that's now frozen in your throat.
Aşağı yukarı yarım saat içinde yola çıkıyor olacaksınız.
You'll be leaving in about half an hour or so.
Hiç değilse orta yol yukarı doğru çıkıyor.
At least the middle way goes up.
Yukarıya mı çıkıyor?
You think she's coming up?
Sarı olan, yukarıya çıkıyor.
The yellow ones are sticking up above it.
Bu arada yukarıya kim çıkıyor?
By the way, who's going upstairs?
Heyecanlandığında adem elması yukarı aşağı inip çıkıyor.
His Adam's apple jumps up and down when he gets excited.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]