Şaşırmadım tradutor Inglês
2,639 parallel translation
Şaşırmadım.
I'm not surprised.
- Hiç şaşırmadım.
Of course you are.
Prenses'in bizi seçmesine hiç şaşırmadım.
I'm not surprised that the Princess has chosen to fly with us.
Terfi aldığıma hiç şaşırmadım. Ama hakkı olan kişinin almasına sevindim.
I'm not surprised I got the job, but I'm just glad they gave it to me on merit.
- Hiç şaşırmadım.
- Of course you did.
Hiç şaşırmadım.
I'm not surprised.
Nedense hiç şaşırmadım.
Why am I not surprised?
Yine şaşırmadım.
Mm. Notice my lack of surprise.
Hiç şaşırmadım.
'Course you are.
Niye hiç şaşırmadım?
Why am I not surprised?
Acaba neden şaşırmadım?
Why am I not surprised?
- Buna hiç şaşırmadım.
- That's not surprising.
Neden şaşırmadım acaba?
- Hmm. Why am I not surprised?
Aynen... ( Gülüşüyorlar ) Evet, hiç şaşırmadım... 24 saat sonra, Jeff ve Junior ölenlerin çetelesini tutmak için geri geliyorlar.
Yeah... ( CHUCKLES ) Yeah, no wonder. 24 hours later, Jeff and Junior are back to assess the death toll.
Hiç şaşırmadım.
That's no surprise.
- Şaşırmadım.
- I'm not surprised.
Hiç şaşırmadım.
Not surprising.
Ama açıkçası, şaşırmadım da.
But honestly, I'm not surprised.
- Buna şaşırmadım. Volkoff'un onu varisi seçtiği için gizli tuttuğuna inanıyoruz.
We believe that Volkoff was purposely hiding her, because she is his chosen successor.
Ama şaşırmadım.
Well, it doesn't surprise me.
Neden şaşırmadım.
Why am I not surprised?
Sizi okuldan kaçmaya çalışırken yakaladığıma şaşırmadım...
I'm not surprised to see you trying to exit the premises...
Hayır, şaşırmadım.
- No, I'm not.
Ben neler gördüm, buna da şaşırmadım.
I've seen everything, nothing surprises me.
- Mesele Daniel olunca şaşırmadım.
- It's not unlikely in Daniel's case.
Hiç şaşırmadım, tefeci pezevengin teki olduğunu düşünürsek...
Yeah, not surprising, considering the fact he's a loan-sharking pimp.
Ben şaşırmadım, evlilik yapılabilek en aptalca şey.
I'm not surprised. Getting married is the dumbest thing you can do.
- Şaşırmadım.
- Of course it did.
Annemin bu yaptığına şaşırmadım.
I'm not surprised with my mom's behavior.
Şaşırmadım.
No surprise there.
Hiç şaşırmadım.
Yeah, not a huge surprise.
- Hiç şaşırmadım.
- That doesn't surprise me.
Üç tavuk yedirdikten sonra şaşırmadım.
For three chickens, I should hope so.
Buna hiç şaşırmadım...
Until now, I am still confused that...
Dave'in Krist'ten albümde çalmasını rica etmesine şaşırmadım.
I was not surprised that Dave asked Krist to play on the record.
Bu boktan şeyin içinde olmana hiç şaşırmadım.
That's no fucking surprise. ... you're into that sketchy shit.
Üzgünüm, bilmiyordum. Yaşadığımız zamanı düşününce şaşırmadım.
I'm not surprised, given the times we live in.
Hiç şaşırmadım.
That doesn't surprise me at all.
yada ailenin seni çıkartmaya gelmesi seni şaşırttı 198 00 : 07 : 57,447 - - 00 : 07 : 58,880 Şaşırmadım.
Or you are surprised that your family's coming to get you?
Neden şaşırmadım acaba.
Shocker.
Hiç şaşırmadım!
I'm not surprised.
Seni hücreye tıkmalarına hiç şaşırmadım.
I'm not surprised you were confined to a cage.
Buna hiç şaşırmadım
Not about it...
Acaba neden şaşırmadım.
Why am I not surprised.
Şaşırmadınız mı?
Not surprised?
Seni daha önce çağırmadıklarına şaşırdım.
I'm surprised they didn't get to you before now.
- Hic sasırmadım.
Typical.
- Buna da hic sasırmadım.
Yeah, figures.
Hiç şaşırmadım.
Well, it wouldn't fucking surprise me.
Hiç şaşırmadım.
Of course.
Yatakta olmadığına şaşırmadınız mı?
You weren't surprised when he wasn't there? No.
şaşırdım 114
şaşırtıcı 184
şaşırt beni 22
şaşırma 16
şaşırdın mı 129
şaşırtıcı değil mi 16
şaşırdınız mı 32
şaşırmış görünüyorsun 21
şaşırtıcı 184
şaşırt beni 22
şaşırma 16
şaşırdın mı 129
şaşırtıcı değil mi 16
şaşırdınız mı 32
şaşırmış görünüyorsun 21