English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Ş ] / Şaşırdın mı

Şaşırdın mı tradutor Inglês

1,938 parallel translation
Şaşırdın mı?
Are you surprised?
Seni kaçırdım. Sana yalan söylememe şaşırdın mı?
I kidnapped you, and you're surprised that I lied to you?
Şaşırdın mı?
Oh, come on, are you surprised?
Lynette, buna gerçekten şaşırdın mı?
Lynette, are you really surprised?
Yüzeysel biri olmasına şaşırdın mı?
You're surprised she's superficial?
Adamın ev bakarken hesaplı davranmasına şaşırdın mı?
Are you surprised the guy's a pragmatist after looking at this place?
- Şaşırdın mı?
- Were you surprised?
Şaşırdın mı?
- Did I surprise you?
Şaşırdın mı?
Surprised?
- Şaşırdın mı, yakışıklı şövalyem?
fair knight? no!
Beni canlı gördüğüne şaşırdın mı?
Surprised to see me alive?
Beni gördüğüne şaşırdın mı, Makunga?
Surprised to see me, Makunga?
Şaşırdın mı?
What, did they win some prize?
Şaşırdın mı?
Were you surprised?
Şaşırdın mı?
That shock, huh?
Şaşırdın mı?
You're surprised?
Şaşırdın mı?
You surprised?
- Şaşırdın mı?
- Shocked?
Şaşırdın mı?
Are you in a daze?
İtiraf etmeliyim, sizi aradığını duyunca şaşırdım.
I have to say, when I heard that he'd contacted you, I was surprised.
Çocukların onu yarış takımına seçmemesine çok şaşırdım.
And I was astonished when he wasn't selected by the kids for their team.
John Rowles plaklarının bu kadar az satılmasına şaşırdım.
I'm surprised more of my John Rowles records didn't go.
Doğal olarak, belli yaşlardaki kadınlara mutluluk ve umut getirmesi için yazdığım kitabımın böyle çarpık birşey için kullanılmasına hem şaşırdım hem de üzüldüm.
Naturally, I'm shocked and saddened that a book that I wrote with the intention of bringing pleasure and-and hope to women of a certain age would be used in such a perverse way.
Evet. "Gölgelerde gizlenen adam" ın aniden internette boy göstermesine de şaşırdım.
- Did you like it? - Yeah. { \ And I was surprised that } Mr. Skulk-In-The-Shadows
Zedd'in bu kadar yakın olduğumuzu bana söylemeyişine şaşırdım.
I'm surprised zedd didn't tell me we were close by.
Şaşırdınız mı?
Surprised?
Şaşırdınız mı?
No, no.
Buna mı şaşırdın?
well, does that surprise you?
Biraz şaşırdım, ama kitabın aynı sen gibi.
I'm a bit surprised, but it's you like you.
Söylemem gerekir ki, aradığınızda şaşırdım.
I have to say, I was surprised when you called.
Daha seçici olmadığın için şaşırdım.
I'm just surprised you're not more picky.
Hastanın kör olmamasına şaşırdım.
- I'm surprised the patient isn't blind.
İnanın bana, ben de sizin kadar şaşırdım. Ama size doğruyu söylüyorum.
Believe me, I'm just as confused by it as you are, but I am telling you the truth.
Ama bu yaralarla o mangrovların arasından çıkabilmesine şaşırdım.
With wounds like these, I'm surprised he made it through all this mangrove.
Şef Piller'ın ondan bahsetmemesine şaşırdım.
Surprised Chief Piller didn't mention him.
Sanırım beni gördüğüne çok şaşırdın.
Guess you're kind of surprised to see me, huh?
Etrafın alev almadığına şaşırdım.
I'm surprised the bullpen didn't burn right down.
Şaşırdığım, tüm cihanın ona aşık olmamasıdır.
I am surprised that the entire world is not in love with her.
Beni hiçbir şeyin şaşırtamayacağını sanırdım.
I thought nothing could shock me.
Violet, beni arayıp gururumu okşadığın için çok şaşırdım.Ama... bunun yardımı olmaz.
- I wanted to ask you for a name. - Oh, good. Good.
Beni gördüğüne şaşırdın mı Makunga?
Surprised to see me, Makunga?
İnsanlarınızın bilgi seviyesi karşısında çok şaşırdım.
I am amazed at your congregation's knowledge level.
Hepimiz kararlılığın devam etmesi gerektiğini anlıyoruz 449 00 : 35 : 43,074 - - 00 : 35 : 44,666... Biz maraşelin yerini bulana kadar. Sizi gördüğüme şaşırdım.
We all understand the need to maintain stability until we locate the sky marshal.
Daha önce niye sormadığınıza şaşırdım.
Well, I am surprised that you ain't asked me before.
Babanın benimle röportaj yapmamasına şaşırdım.
I'm surprised your father isn't interviewing me.
Şaşırdın mı?
[door closes] Were you surprised?
Bir hayvanın sahibini bu şekilde koruyabildiğine çok şaşırdım.
You'll be surprised what an animal can do to protect its own life.
O merdiveni nasıl kaldırdın şaşırdım doğrusu.
I wonder how you get the ladder to go up.
İlk olarak bu kadar basın organını burada gördüğüme şaşırdım.
First of all, I'm surprised to see so much media here.
Uçakta benden başka ekip elemanının olmamasına şaşırdım.
I was surprised there was no other crew on the plane with me.
Bahsi geçen gerçeğin ardından geri almaya çabalarız sonra on ikiye vurasıya kadar geçen saatleri deneyimlerimizi, hayatımızı, özümüzü ve süreç boyunca hesabını şaşırdığımız şeyleri.
What have we experienced? "Then we try, after the fact, " as I just said,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]