English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ A ] / Anladık

Anladık tradutor Espanhol

6,910 parallel translation
Şehri avucunun içi gibi biliyor, işinde de çok iyi, anladık.
Entonces conoce la ciudad y es buena en su trabajo.
Bugün de sebebini anladık çünkü davanın gidişatına dair oldukça ikna edici alternatif bir anlatı hazırlamışlardı.
Y hoy, vemos por qué, que es que ellos tenían una muy convincente narrativa alternativa de cómo todo este caso se llevó a cabo.
- Anladık, ver bakalım şunu.
Está bien, dámelo de una vez.
Anladık.
¿ Estamos?
Anladık da yıllardır düşünüyoruz, nedir bu enerji?
Nos hemos preguntado por años. ¿ Qué es la energía?
Anladık.
- Lo entendimos.
Anladık.
Entiendo.
Doğum günün anladık ama bırak saçmalamayı.
Es tu cumpleaños, pero no digas tonterías.
Evet, anladık!
Sí, lo conseguiremos.
Anladık, sen çok zekisin.
Muy bien. Sé que eres muy inteligente.
Tamam, anladık.
Mira, lo entiendo.
Anladık.
Lo he pillado.
Ne dediğini anladık.
Sí entendimos lo que quisiste decir.
Anladık ulan, okul bitti!
Ya lo tienen, idiotas. La escuela se ha acabado.
Evet, anladık.
- Sí, lo sabemos.
Anladık.
- Claro.
Hiçbirimizi siklemiyorsun, anladık.
No te importa ni una mierda el resto de nosotros, bien.
- Anladık!
Hemos viajado desde lejos por este placer. Entendido.
- Anladık işte.
- Ya terminó.
Tamam, anladık.
Tenemos la idea.
Tamam anladık.
Sí, lo entendemos.
- Anladık, Hollanda'sın işte.
Entendimos. Estuviste en Holanda.
Anladık.
Muy bien.
Anladık.
Está bien.
Bu ironiyi ikimiz de anladık.
A ninguno de los dos se nos ha escapado la ironía.
Anladık, tablolar çok güzel tablolar şahane...
Lo entendemos. La pintura está bien.
Bu şeyi en başından beri yanlış anladık.
Entendimos todo esto mal
Tamam, tamam anladık.
Sí, lo entendemos.
Kadını yeniden yaratma sürecine gelince, evet, anladık herkes olayı fetişizme bağlıyor.
Todo el proceso de rehacerla, ok, lo entendemos. Todos hablan del fetichismo de eso.
Sıcak olacak, anladık.
Hace calor. Lo entiendo.
Evet, cadılarmış, anladık.
Sí, son brujas, entendido.
- Kesin kızdır. - Öyle mi? Nasıl anladın?
Tandy, sin cigarrillos.
Yemin ederim, ona kadar sayacağım, sonra kapıyı kırıp içeri giriyorum. Anladın mı?
Te juro por Dios, contaré hasta diez, y luego voy a patear la maldita puerta, ¿ entiendes?
Pekâlâ, anladım. Tamam. Arkadan çık.
Sal directamente por atrás.
Anladığım kadarıyla kızı yırtmış.
Por lo que tengo entendido, su hija los destruyó.
Ama ben şöyle gibi olmasını istiyorum, "Aa, hoş kız." Anladın mı?
Pero siento que debería ser así, "Oh, la buena chica." Usted sabe lo que quiero decir?
Anladım ki eğer beni yakalarlarsa, hala o canavarın kız kardeşime ve diğer kızlara yaptıklarının kanıtı olmayacak.
Pensé que si me atrapaban no tendrían la evidencia de lo que ese monstruo... le hizo a mi hermana y a las otras chicas.
Tamam, dostum, sadece kızlarımın böyle şeyler görmemesi için çalışmalısın, anladın mı?
Sí, pero intenta que las chicas no lo vean.
Sık ve kaç. Anladın mı?
Dispara y corre. ¿ Entendido?
Neden standartların altında bir kurumda eğitim verdiğinizi artık anladığımı söylemem gerek.
Debo decir que ahora entiendo porque enseña en un establecimiento tan inferior.
Idelle kızlara endişelerini anladığımı ilet.
Idelle... di a las chicas que entiendo su preocupación.
Anladım.'Şef'lafını duyunca Kızılderili Şef anladın.
Ya entiendo. Escuchas "jefe" y lo asocias con "jefe indio" pero eres el otro tipo de indio.
Ama beni asıl hayal kırıklığına uğratan birbirimizi anladığımızı sanmamdı.
Pero me duele. Creí que nos entendíamos.
Onlar artık bunu anladım değil varsa,
Si no han averiguarlo ahora,
Ona kabahatli kıçını kaldırıp, gelecek haftaki ziyarete gelmesi gerektiğini söyle. Anladın mı?
Dile que levante ese trasero delincuente y venga a visitarme la semana próxima, ¿ entiendes?
Anladık.
Ya.
Escobar'ın gelip kendisini alacaklarını anladığı için beni "kodesten bedava çıkış kartı" olarak kullanıyordu.
Supuse que Escobar sabía que iban a atraparlo y quería conseguir un pase para salir de prisión : Yo.
Anladın mı, orospu kılıklı?
¿ Me entendiste maldita puta? !
- Etmiyorum. Sadece bu kısmını mı anladın yani?
¿ Es eso lo único que has oído?
Anladım. [Kıkırdama]
Bueno.
Anladığım kadarıyla karmaşık bir işlem değil.
Tal y como tengo entendido, no es un procedimiento complicado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]