Anladığımdan emin değilim tradutor Espanhol
227 parallel translation
- Anladığımdan emin değilim Trudy.
- No estoy seguro de hacerlo, Trudy.
Ben... anladığımdan emin değilim.
No lo entiendo.
Ne demek istediğinizi anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de entender a qué se refiere.
- Anladığımdan emin değilim.
- No acabo de entenderlo.
Ne demek istediğini anladığımdan emin değilim.
No estoy segura de saber qué significa.
Tam anladığımdan emin değilim.
No sé si lo entendí bien. ¿ Me lo repetiría?
Ne demek istediğinizi anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro si entiendo lo que quiere decir.
- Anladığımdan emin değilim.
- No entiendo, coronel.
* Anladığımdan emin değilim * Fakat hissetmeyi seviyorum
No sé si entiendo lo que pasa, pero me gusta cómo me siento.
- Seni anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de seguirle.
Sorunuzu anladığımdan emin değilim.
No sé si entiendo su pregunta.
Soruyu tam olarak anladığımdan emin değilim.
No sé si entiendo la pregunta.
- Anladığımdan emin değilim.
- No estoy seguro de que lo entiendan.
Bunu bende anladığımdan emin değilim, Worf. ... ta ki bu bir Klingon gemisi olmadığından beri.
Creo que yo tampoco lo entendería, ésta no es una nave klingon.
Bunun ne demek olduğunu anladığımdan emin değilim.
No acabo de entender a qué se refiere.
Seni anladığımdan emin değilim Newland.
No estoy segura de comprender, Newland.
- Bunu anladığımdan emin değilim.
- No sé si he enten... - ¡ Guarda silencio!
Sizi anladığımdan emin değilim.
No estoy segura de entenderle.
Bunu anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de entender, señor.
- Anladığımdan emin değilim, Bay- -
- No estoy seguro de entenderlo, Señor...
- Anladığımdan emin değilim.
- Creo que no te comprendo.
Bunu anladığımdan emin değilim ama sanırım hayatımın geri kalanıyla bir ilgisi var.
No estoy seguro de lo que signifique pero creo que tiene que ver con el resto de mi vida.
- Anladığımdan emin değilim. - Hepsini getireceğim.
- No puedo creer lo que estoy oyendo.
- Anladığımdan emin değilim.
- No estoy seguro de entender.
Ne söylemek istediğini anladığımdan emin değilim.
No estoy segura de entender lo que quieres decir.
Beni affedin ama anladığımdan emin değilim.
Perdóneme pero no entiendo bien.
Ne demek istediğini anladığımdan emin değilim çünkü bu mücevher yüzünden geçici körlük yaşıyorum.
Qué sexy. - Es un sacerdote. - Es un sacerdote sexy.
Anladığımdan emin değilim.
- No la comprendo.
Kendimi anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de comprenderla.
Anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de entender.
Anladığımdan emin değilim.
No estoy segura de entender.
Anladığımdan emin değilim.
No estoy segura de entenderlo.
- Anladığımdan emin değilim..
- No estoy seguro de entenderlo.
Anladığımdan emin değilim, ama nereye varacağını görmek için...
Ah... no sé si te entiendo pero me muero por saber a qué vas con esto.
Evlilik kısmını anladığımdan emin değilim.
No entendí la parte de la combinación.
Sadece, onun ne düşündüğünü anladığımdan emin değilim.
¡ Sólo que no entiendo en qué piensa ese tipo!
Anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de comprenderlo.
Bu 99 bin meselesini anladığımdan emin değilim.
Creo que no entiendo del todo eso de los $ 99 mil.
Ne demek istediğinizi anladığımdan emin değilim.
No estoy seguro de a qué se refiere.
Anladığımdan tam emin değilim, ne yapmam gerekiyor Ona anlatırmısın Easy?
No sé si entiendo qué tengo que hacer. Anda, díselo, Easy.
Bu oyunu anladığımdan pek emin değilim.
No estoy seguro de entender este juego.
Michael, anladığımdan pek emin değilim.
Michael, no estoy seguro de entender.
İlk bölümü anladığımdan pek emin değilim.
- No entendí la primera parte.
Ne demek istediğinizi anladığımdan pek emin değilim.
No estoy seguro de entender lo que quiere decir.
Anladığımdan pek de emin değilim.
No estoy seguro de haberlo entendido.
Anladığımdan emin değilim.
No sé si los entiendo.
"MÜFETTİŞİN GELİŞİ" - Anladığımdan pek emin değilim, Delenn.
No estoy completamente seguro de entender, Delenn.
- Anladığımdan pek emin değilim.
Creo que no entiendo muy bien qué quieres decir.
Kaptan, anladığımdan tam olarak emin değilim.
Capitán, no sé si entiendo.
Evet, tamam, anladığımdan pek de emin değilim.
Sí, pero no sé si le estoy entendiendo.
Bunu anladığımdan emin değilim efendim.
- Creo que no lo entiendo, Sr.
emin değilim 1019
değilim 815
anladım 3457
anladim 18
anladın mı 3957
anladin mi 16
anladın 107
anladın mı beni 67
anladınız mı 673
anladın mı şimdi 18
değilim 815
anladım 3457
anladim 18
anladın mı 3957
anladin mi 16
anladın 107
anladın mı beni 67
anladınız mı 673
anladın mı şimdi 18
anladım efendim 33
anladım ki 24
anladınız 18
anladın değil mi 22
anladınmı 31
anladığım kadarıyla 178
anladık 169
anladığıma göre 24
anladığımı sanmıyorum 21
anladı 30
anladım ki 24
anladınız 18
anladın değil mi 22
anladınmı 31
anladığım kadarıyla 178
anladık 169
anladığıma göre 24
anladığımı sanmıyorum 21
anladı 30