English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ A ] / Anlamadınız

Anlamadınız tradutor Espanhol

940 parallel translation
Ama, anlamadınız.
Pero, no entiende que...
Lütfen, anlamadınız.
No lo entiende.
- Anlamadınız mı?
Ud. Suele ser más listo.
Bekleme süresi... - Anlamadınız.
- Tenemos una lista de espera...
Anlamadınız.
Claro no lo entiende.
Korkarım anlamadınız.
Me temo que no comprende.
Pek anlamadınız galiba, Doktor.
Usted no comprende, doctor.
Galiba anlamadınız.
- Quizás no la entiende.
Ama anlamadınız.
Ud. no entiende.
- Anlamadınız mı hâlâ?
- ¿ No lo ha entendido?
- Doktor, anlamadınız mı?
- Doctor, ¿ no comprende?
Anlamadınız galiba efendim.
No creo que se dé cuenta de su importancia.
Anlamadınız mı?
¿ No entienden?
- Ne dediğimi anlamadınız mı?
- Parece que no entiende.
- Zaten hiçbir şeyi anlamadınız.
Qué más da, nunca habéis entendido nada.
Sanırım beni doğru anlamadınız.
Supongo que no me oye bien.
Evet. O adamın etrafı karanlıkla çevriliydi hala anlamadınız mı?
Sí. ¿ Es que no entendéis que el hombre está rodeado por fuerzas oscuras?
Beni anlamadınız galiba.
No me ha entendido.
Bayan Rogers, anlamadınız herhâlde, sizi yardakçı olarak kullanacaktım.
Quizá no me entendió, pero la necesitaba para lograr mi propósito.
Bedeker, size söylemeye çalıştığım şeyi anlamadınız mı?
Bedeker, ¿ entiende lo que trataba de decirle?
Beni anlamadınız.
No me entiende.
- Korkarım, siz anlamadınız.
- Parece que no entiende.
Belki de anlamadınız. Evet anladım.
Quizás no ha comprendido.
Hala anlamadınız mı?
¿ No os dais cuenta?
Bayan McLintock, umarım yanlış anlamadınız.
Sra. MCLINTOCK, espero que no malinterprete esto.
Bayan Saki söylediklerimi anlamadınız galiba?
Señorita Saki... ¿ no entiendes lo que te he estado contando?
Sanırım, anlamadınız.
Pienso que no me entiende.
Neyi anlamadınız?
¿ Qué no entiende?
Beaumont. Bize neden bu kadar ilgi gösterdiğini anlamadığınızı söylemiştiniz. - Sizce bunu o mu yaptı?
¡ Beaumont!
Ne demeye çalıştığınızı, anlamadım memur bey Şey, bak :
- No se qué quiere decir, agente.
Bayan Merlyn, durumumuzu anlamadığınızı düşünüyorum.
Bueno, señora Merlyn, creo que no está usted bien informada. Temo que no sepa los detalles de esta situación.
Yanlış anlamadıysam adınız Desportes değil?
¿ Debo entender que no se llama Desportes?
Belki anlamadın ama... Ortak düşmana karşı birlikte olmalıyız.
Quizás usted no lo entienda, pero tenemos que unirnos en un bloque compacto contra el enemigo común.
Artık kendim için çıkarmayı amaçladığınızı anlamadım.
No creí que te arriesgarías por mí.
- Anladınız mı? - Hayır, anlamadım.
- ¿ Comprende?
Anlamadım, ansızın canlandı ve üzerime doğru geldi.
De pronto, cobró vida y vino hacia mí.
Moralinizin bozulmasına üzüldüm, ama bu işlerden anlamadığınız çok açık.
Siento que se haya alarmado. Se ve que no tiene práctica en estas cosas.
Bağışlandın Cal. Bence yaptıklarında bir kötülük yok... yalnız anlamadığım bir şey var.
Cal. sólo algo que desconozco.
Çocuklarımızın, bizim ikimizin dini tıpatıp aynı şekilde anlamadığımız için çekmemesi gerektiğini düşündüm.
Nuestros hijos no tienen porqué pagar... el que tengamos opiniones diferentes sobre cuestiones religiosas.
Anlamadım ki? Siz yanlış bir şey yapmadınız.
- No lo entiendo, si no hicieron nada malo.
Anlamadığım konu şu, neden böyle bir anda heyecanlandınız?
¿ Qué te molesta exactamente?
Nasıl anlayalım ki? Sizin de anlamadığınızı biliyorum.
¿ Cómo vamos a entender?
Anlamadım. Sizi tanımıyorum. Hatırlamadınız mı?
Así que no os dais cuenta de quién soy.
Leydi, sizin onun ne istediğini anlamadığınızı söylüyor.
Oice que Vd. No entiende lo que él quiere.
Anlamadığınız şu ; şimdi bir an önce harekete geçmek zorunda.
Pero ahora, sentirá que puede actuar sin demora.
Hâlâ kim olduğumu anlamadıysanız şu ana kadar gördüğüm en mankafa adamsınız demektir.
Si aún no sabe quien soy, entonces es el hombre mas torpe que he encontrado.
Anlamadınız.
Usted no entiende.
Belki bunu mahsus yaptığını anlamadığımızı sanıyordur... ama biz kaçın kurasıyız, değil mi, Avukat?
Quizás crea que no sabemos que es a propósito... pero hemos visto muchas cosas, ¿ no es cierto, abogado?
- Ve açıkçası tavırlarınızı anlamadım.
- Y francamente, no entiendo su actitud.
- Galiba anlamadınız.
Quizás no comprenda.
Hiçbir şeyi anlamadığınızı görüyorum.
Veo que nadie aquí lo entiende.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]