English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Bak bakalım

Bak bakalım tradutor Espanhol

3,113 parallel translation
Pekâlâ, neler yapabileceğine bir bak bakalım ve ben de yemek firmasıyla ilgileneyim.
De acuerdo, bueno, mira lo que puedes conseguir y yo te ayudaré con el proveedor.
Bak bakalım.
Compruébalo.
Bir bak bakalım.
Fíjate.
Bak bakalım.
Echa una mirada.
- Bak bakalım ne buldum?
Mira lo que he encontrado.
Ezra, bak bakalım bu eşyaların arasında bir tanrıyı öldürecek bir şey bulabilecek misin.
Ezra, mira si puedes encontrar algo entre toda esta basura que mate a un Dios.
Bak bakalım girebilecek misin?
Ve si puedes meterte.
Çok önemliyse bir güzel sık, bak bakalım senin için yeteri kadar olgun mu.
Te diré que, si eso significa tanto, vamos, dales un buen apretón, comprueba si están bastante maduros.
- Bak bakalım kim geri döndü, kerata?
¡ Ven, cariño! Adivina quién regresó, hijo de perra. Dije que te perdonaba.
Gidip bir bak bakalım.
Anda.
Tamam, sen Zane'i bul, bak bakalım Z-bombası onda mı?
De acuerdo, tú encuentra a Zane, mira si tiene la bomba-Z.
Elini tutabiliyor muyum bak bakalım.
Comprueba mi agarre.
Bak bakalım torpido gözünde ruhsat falan var mı.
Mira si hay un registro en la guantera.
İçeriye bi bak bakalım
No puedo discutirte eso, Cole.
Bana bak, bak bakalım. Neyin var?
Mira esto, mira, ¿ qué pasa?
Bak bakalım.
Mira eso.
Sağlık görevlisiyle bir konuşabilir misin bak bakalım. Benim bir doktor olduğumu söyle ona.
Mire a ver si puedo hablar con el paramédico.
- Bak bakalım ne kadar veriyor. - Ne? Olmaz.
- Mira a ver cuánto puedes conseguir.
Bak bakalım Gwennyth'ı hatırlayan ya da onu bay Harris'le gören var mı?
Vea si alguien recuerda a Gwennyth o la vio junto al Sr. Harris.
Bak bakalım nasıllar?
Mule, ¿ qué te parece eso?
Bak bakalım, onun hakkında bir film bulabiliyor musun?
Y buena suerte intentando encontrar una película sobre él.
Bak bakalım şu masadaki insanlar arkadaş canlısı mı.
Oye, ve a ver si la gente de esa mesa es amistosa.
Bak bakalım bir daha bu evden gelecek ihbara bakıyor muyuz.
Ya veremos si acudimos a alguna llamada de esta casa.
Ryan, sen en iyisi "Magic Bottle" a git ve Lisa kimmiş öğrenmeye çalış. Bak bakalım Bailey onu neden hedef almış bulabilecek misin.
Ryan, por qué no te encargas del Magic Bottle... a ver identificamos a Lisa y descubrimos por qué Bailey la tenía como objetivo.
Bak bakalım onun hakkında başka bir şey bulabiliyor musun bu resmi de bölge şerifinin ofisine gönder.
A ver si puedes averiguar algo más sobre él y enviar esa foto a la oficina del sheriff del condado.
Konu, bu adamı araştır Bak bakalım bizi suçluya yöneltecek birşeyler bulabilir misin?
Kono, ve a través de esto, para ver si encuentras cualquier cosa que nos ayude a localizar a nuestro sospechoso.
- Evi ara, bak bakalım dönmüş mü.
- Llama a casa a ver si ha llegado.
R2, Lux'un onları nereye sakladığını bulabilecek misin bir bak bakalım.
R2, echa un vistazo y fíjate si encuentras dónde los puso.
Radyoyu ara, bak bakalım bir iz bulabiliyor musun.
De acuerdo, llama a la emisora de radio y ve si puedes obtener un rastro.
Santa, bak bakalım hiç bisküvilerimiz kalmış mı?
Santa, mira a ver si quedan galletas.
Ofise geri dön, bak bakalım reklamlar nasıl gidiyor.
Vuelve al despacho a ver cómo va lo de los anuncios.
- Sean, arabayı al.Bak bakalım Petre Sava hakkında neler bulabiliyorsun.
- Sean, coge el coche. Mira a ver si descubres algo mas de Petre Sava.
Bak bakalım bu yüzük ne eder?
Tú eres el experto, ¿ no? Está bien. ¿ Cuánto si te doy este anillo?
Bir bak bakalım dedektif Carter bu adamın sabıka kaydını çıkartabiliyor mu?
Mira si la detective Carter puede comprobar los antecedentes de este tío.
Bodruma in de bak bakalım her şey yolunda mı?
Baja y verifica que todo esté bien.
Ve biliyorlar mı bak bakalım
- Y comprueba primero si ya saben.
Bak bakalım.
Compruébalo. ¡ Señor Duncan!
Walter, bak bakalım aranan numaralarda Henry'nin numarası var mı?
Walter, mira esto y mira si está en número de Henry en el registro de llamadas. Está H.
- Bak bakalım ne istiyormuş?
- Averigua qué quiere.
- Bak bakalım herhangi bir temizlik malzemesi var mı?
Ve si hay algún producto de limpieza.
Bak bakalım çalışacak mı.
Fíjate si enciende.
Hazır başlamışken, bak bakalım mutfağı yenilemeye yetecek kadar da bulabilir misin?
Mientras haces eso, ve si juntas para una remodelacion de la cocina.
Bak bakalım. 15 yapacağıma iddaya girerim.
Checa puedo, apuesto que puedo hacer 15.
- Bak bakalım sürtük sıralamasında kim var.
- Mira quién está primera como puta.
Ne yapabilirsin bir bak bakalım. İster ganaj ekle ister krema umurumda değil, yeter ki güzel görünsünler.
Mira qué puedes hacer con ellas, añade una cobertura... crema inglesa, realmente no me importa, sólo hazlo bien.
Robin, Kid, Zatanna, Rocket Tornado'yu tekrar işler hale getirebilir misiniz bakın bakalım. Geriye kalanlar benimle Roy'u bulmaya gelsin... Kırmızı Ok'u.
Robin, Kid, Zatanna, Rocket miren si pueden reactivar a Tornado los demás, vengan conmigo a encontrar a Roy...
Bak bakalım bu zımbırtılardan bulabilecek misin?
A ver si puedes encontrar algún rastro de esta cosa.
Hadi bakalım, kıçına şaplak atayım. Bakın ne kadar da eğlenceli!
Vengan, límpienle el culo, a ver cuán divertido es.
Tamam, bak bakalım.
Vale, echa un vistazo.
Bak bakalım.
Aquí, echa un vistazo.
- Bak ne diyeceğim. Harlan ilçesine gidip, görevi bitmekte olan şerifle konuşacağım. Bakalım Quarles hakkında bilgisi var mı?
Hagamos esto, iré a Harlan a hablar con el sheriff saliente para ver si tiene información sobre Quarles.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]