Ben istemiyorum tradutor Espanhol
8,466 parallel translation
Arabamı yıkamalarını ben istemiyorum.
No es que yo les pida que me lo laven.
"Lamar" olmamı istiyorlar, ama ben istemiyorum.
Que es "Lamar" pero yo no quiero ser "Lamar".
- Ben istemiyorum!
- ¡ Yo no!
Sen çocukların olsun istiyorsun. Ben istemiyorum.
Tú quieres hijos yo no.
- Ben istemiyorum. - Siktir ya doğru, pardon.
- Carajo, mierda, sí, lo siento.
- Ben yapabilirim ve yapacağım! - Çocuklarım bu yıl burada olmayacaklar, - bu beni üzüyor ama üzgün hissetmek istemiyorum.
Mis hijos no van a venir este año... y eso me pone triste, pero no quiero sentirme triste.
- Ben de istemiyorum.
Yo no quiero ser como el mío.
Ben de istemiyorum.
Lo sé.
Diş macunu reklamları kaydetmek istemiyorum ben.
No quiero grabar anuncios de pasta de dientes.
Ben tüm bu gönüllülük işini istemiyorum.
Ya no trago con todo eso de ser voluntario.
Ben gitmek istemiyorum.
No quiero ir.
- Ben, aramızda taraf olsun istemiyorum.
- Bueno, de eso se trata, no quiero que haya lados.
- Ben arkadaş olmak istemiyorum! - Güzel!
- ¡ No quiero que seamos amigos!
Ben de olmak istemiyorum.
- ¡ Genial! Yo tampoco.
Aynen. Ben geçici bir şey istemiyorum.
Exactamente.
- Ben mi kararlı olmak istemiyorum? - Evet.
- ¿ No quiero estar comprometido?
Ben adalet istemiyorum. Babanı öldürmek istiyorum. Ve bunun için bana izin vermeni.
Yo quiero matar a tu papá y quiero que me dejes hacerlo.
Çünkü ben evde yokken insanların evime girip... maç izlemesini istemiyorum.
Porque no quería que te metieras a mi casa y miraras los juegos cuando no estuviera aquí.
- Yatmayacağız, istemiyorum ben.
No, no quiero que hagas eso.
Bunu duymalarına gerek yok, ben de duymak istemiyorum.
No necesitan oír eso y yo tampoco.
Ben de istemiyorum, yapmayacaktım ama dün Ethan'ı gördüm.
No quiero hacerlo. No iba a hacerlo siquiera,
Ben bu gece burada kalmak istemiyorum.
No quiero quedarme aquí esta noche.
Ama ben kanepede yatmak istemiyorum.
Pero no quiero dormir en el sofá.
Ama ben seninle bunu konuşmak istemiyorum.
Pero no quiero hablar contigo de ello.
Ben hala içeri girmek istemiyorum.
Aún no quiero entrar.
Ben.. pek iyi değilim ve bana dokunulmasını istemiyorum.
Aún... sigo dolorida y preferiría que no me tocaran.
Sizin gibi ben de ölmek istemiyorum.
Quiero sobrevivir tanto como ustedes...
Ben görmek istemiyorum!
No quiero ver eso.
"Post-it kız" gibi yaşama. Ben bunu istemiyorum.
No quiero que desaparezcas como una nota adhesiva.
Ben para istemiyorum.
No quiero dinero.
Sen uçur! - Ama ben uçmak istemiyorum!
Pero yo no quiero conducirlo.
Baba, ben gevrek istemiyorum.
Papá, no quiero cereal.
Ama ben gitmek istemiyorum, seviyorum burayı.
- Pero no me dejo quiero. - Me gusta aquí.
Ben sadece... burada bulunmak istemiyorum eğer beni gerçekten istemiyorsanız.
¡ Sigan! ¡ Vamos!
Ben ivme mahvetmek istemiyorum.
No quiero arruinar el impulso
Ben gerçekten herhangi bir bölümünü istemiyorum.
Realmente no quiero ser parte de ese
Ben tercih ederim... istemiyorum.
No quiero que preferiría no hacerlo
Ben senin paranı istemiyorum.
No quiero su dinero.
Şey... iyi, ben senin kabarcık, Rowan patlamaya demek istemiyorum, Ama irade haline getirdiler sanmıyorum.
Bueno, no pretendo estallar tu burbuja, Rowan, pero no creo que lo logres en lo salvaje.
Çiçek taşıyan kız ben olmak istemiyorum.
No quiero ser dama de honor.
Ben de ailenin etrafında falan olmak istemiyorum zaten.
Yo no quiero estar alrededor de tu... maldita familia.
Ben bunu istemiyorum.
No es mi deseo.
Ben ve Allie'nin başının belaya girmesini istemiyorum.
No quiero que Allie y Ben tengan problemas.
Sonra ben "İnsanları öldürmek istemiyorum" dedim, o da "mecbursun" dedi.
Entonces dije "no quiero matar más personas" y él dijo "Tienes que hacerlo"
- Ben, istemiyorum...
- No voy... no quiero...
Ben, Blake'in ölmesini istemiyorum.
Ben, no quiero que Blake muera.
Ben kariyer istemiyorum, Dick!
No quiero una carrera, Dick.
- Ben ihale falan istemiyorum.
- No quiero el contrato.
Biliyorsun, yani, siz ikiniz... Kendi kendinize yapın ve bu beni şey gibi hissettiriyor, Ben... yapmak istemiyorum, tamam mı?
Sabes, solo digo, ustedes son... están haciendo lo suyo, y me hace.. sentir.. ¿ solo no quiero vale?
Amerikan dolları alabileceğimi söyledin, Fakat ben Amerikan dolları istemiyorum, Bunu istiyorum,
Dijiste te daré dólares americanos pero no los quiero quiero esto yo ayudo, tu pagas si no, no ayudo por que cárcel?
Tekila shot istemiyorum ben.
No quiero un trago de tequila.
istemiyorum 1125
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben işe gidiyorum 20
ben istedim 39
ben içerim 23
ben isterim 63
ben ilgilenirim 144
ben ise 42
ben istemedim 37
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben işe gidiyorum 20
ben istedim 39
ben içerim 23
ben isterim 63
ben ilgilenirim 144
ben ise 42
ben istemedim 37