Bilmek istediğim tradutor Espanhol
1,122 parallel translation
Benim bilmek istediğim bu.
Eso es lo que quiero saber...
Aferin size ama şu anda bilmek istediğim şey...!
Me alegro. Ahora, lo único que quiero saber...
- Evet, bilmek istediğim şu.
Esto es lo que quiero saber.
Zaten bütün bilmek istediğim bu kadar.
Muchas gracias. Se lo agradezco.
Tüm bilmek istediğim bu.
Eso es lo que me gustaria saber
Ama bu arada benim bilmek istediğim burada ne işin var?
- Pero ¿ qué coño hacemos aquí? - Sudar.
Benim bilmek istediğim şey bu.
Eso me gustaría saber.
Bilmek istediğim tek şey, Vito.
Sólo quiero saber una cosa, Vito.
Evet, evet, benim de bilmek istediğim bu.
Sí, eso quisiera saber yo también.
Benim bilmek istediğim şu, sana hiçbir şey bırakmadığımda durumun ne olacak?
Necesito saber qué valdrás cuando no te deje nada.
Özellikle bilmek istediğim, arada aracı var mıydı?
Me interesa saber especialmente si había intermediarios.
Bilmek istediğim şey...
Sólo quería saber si...
Hayır, önemli değil. Bilmek istediğim bir tek şey. Bunu sattığınız adamın adı.
Sólo quería saber el nombre del que la compró.
Tüm bilmek istediğim, gitmeye hazır olup olmadığımız!
Exceptuando la tripulación, ¿ está todo listo?
Tek bilmek istediğim...
Sólo quiero saber...
Bütün bilmek istediğim buydu.
Es todo lo que quería saber.
Şimdi tek bilmek istediğim
Ahora lo único que quiero saber
Bak, bilmek istediğim çok şey var.
Hay muchas cosas que quiero saber.
- Tüm bilmek istediğim bu.
- Eso es todo lo que deseaba saber.
Bilmek istediğim, bu uğraştığımızla, 10 dakika önce yapmak istediğimin farkı nedir?
Quisiera saber una cosa : ¿ qué diferencia hay entre esto y lo que iba a hacer hace 10 minutos?
Yani, bilmek istediğim, böyle bir şansı olan bir adamın... bu başına nasıl geliyor?
Lo que quiero saber es, ¿ cómo le sucede esto a un tipo tan afortunado?
- Bilmek istediğim şeyi söyle.
- Dime lo que quiero saber.
Yönetimle ilgili bir ödev hazırlamam gerekiyor ve tek bilmek istediğim okul yönetim kurulunun ne zaman toplandığı.
Tengo que hacer este informe en el gobierno Y tengo que saber cuándo se reúne el consejo escolar.
Aslında tek bilmek istediğim ne zaman toplandıkları.
En realidad, lo que tengo que saber es cuando se reúne.
Tüm bilmek istediğim de buydu, Oliver.
Eso es todo lo que necesitaba saber.
Bilmek istediğim tek şey sizce bütün bu hasara eşinizin kendisinin sebep olması mümkün mü?
Lo... Lo que quisiera saber es... ¿ cree que es posible que su esposa le haya causado estas lesiones?
Bilmek istediğim, neden kaçmayı kafana koyduğun.
Quiero saber por qué deseas tanto huir.
Yani... bilmek istediğim... Ben senin ilk aşkın mıyım?
Querría saber si yo he sido tu primer gran amor.
Ama şimdi bilmek istediğim, o çocuğun ne cehennemde olduğu?
Pero lo que me saca de quicio es ¿ dónde está el chico?
Benim bilmek istediğim bu.
Quiero saberlo.
Benim de bilmek istediğim bu.
Eso me gustaría saber.
Size sorduklarım, bilmek istediğim şeyler değil.
Realmente no deséo saber, lo que le le acabo de preguntar.
Bay Chaco, bütün bilmek istediğim...
Lo que quiero saber, SR.
Bilmek istediğim şey, profesör...
Lo que quisiera saber profesor es...
Şimdi tüm bilmek istediğim hangi ünlü film yıldızının adının "C" ile başladığı?
¿ qué famosa estrella de cine comienza con la letra "C"?
Bilmek istediğim tek bişey var...
Lo que quiero saber es
Bölüme girdim pencereye bir poster astım ve soyunma odasında broşürleri bıraktım. Katılıp katılmayacaklarını bilmek istediğim için adamlara tekrar sordum.
Fui al departamento, puse el cartel en la ventana y las papeletas en la guarropa... volví a preguntar a los chicos si se nos unirían... porque quería saberlo.
Bilmek istediğim, seninle çalışmaya başlar başlamaz herkesin işimden nasıl haberdar olduğu.
Quiero saber por qué todos saben si he estado contigo o no.
Benim bilmek istediğim şey. Bu lanet cinayetler ve katliamlar bununla bağlantılı mı?
Lo que quisiera saber es... cual es la relación con los asesinatos y mutilaciones?
Benim bilmek istediğim ise yaşamımızda yer alan bu yozlaşmaya bakış açınız?
Y quisiera saber....... cómo ve usted los efectos del comportamiento anormal en nuestras vidas.
Sadece polisler, sahtekarlar ve zenginler. Ve ben. Ve bilmek istediğim bu, neden ben?
Sólo policías, maleantes y peces gordos... y yo, y lo que quiero saber es por qué yo.
Ve dedim ki, "Ben senin evladın değilim. Size sadece bir soru sordum efendim, tüm bilmek istediğim bunu gördüğünüzde neler hissettiğinizdir."
Le dije "No soy su hijo, simplemente preguntaba señor, eso era lo que quería saber, conocer lo que pensaba sobre ello"
Bilmek istediğim, bunun ne olduğu.
Lo que quiero saber es, ¿ qué es?
Bilmek istediğim de bu.
Yo quiero saberlo.
Bilmek istediğim, bu kadın burada yalnız mıydı?
- Quiero saber si estaba sola.
Soygunun detaylarını bilmek istemiyorum tek istediğim soyguna karışan diğer ikisinin ismini öğrenmek....... böylesi senin için daha iyi olacak.
No necesito detalles acerca del atraco. Te lo voy a repetir de otra forma. me vas a decir. los nombres de tus dos socios.
. Bilmek istedigim bu!
¡ Eso quiero saber!
Bilmek istedigim, neden kaçmayï kafana koydugun.
Quiero saber por qué deseas tanto huir.
Tek istediğim neler olduğunu bilmek.
Yo sólo quiero saber qué está pasando.
- Bilmek istediğim şey bu.
- Eso me gustaría saber.
Tek bilmek istediğim saçını beğendin mi?
¡ Me vas a sacarel brazo!
istediğim 46
istediğimi yaparım 42
istediğim bu 49
istediğim bu değil 16
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
istediğimi yaparım 42
istediğim bu 49
istediğim bu değil 16
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmeni isterim ki 45
bilmem gerek 39
bilmeni istiyorum 26
bilmelisin 32
bilmek ister misin 36
bilmezsin 18
bilmek mi istiyorsun 18
bilmen gerekir 21
bilmek isterdim 26
bilmek istiyor musun 23
bilmem gerek 39
bilmeni istiyorum 26
bilmelisin 32
bilmek ister misin 36
bilmezsin 18
bilmek mi istiyorsun 18
bilmen gerekir 21
bilmek isterdim 26
bilmek istiyor musun 23