English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Bırakacağım

Bırakacağım tradutor Espanhol

5,148 parallel translation
- Evimin kapısını açık bırakacağım. Gelip bana olan sevgini gösterebilirsin.
Pues dejaré la puerta abierta esta noche para que me demuestres lo mucho que me quieres.
Çok kalmayacağım, sizi kutlamanızla baş başa bırakacağım.
Oh, bueno, no voy a estar mucho tiempo. Los dejaré para que celebren.
Siz girince kızılötesi sensörleri devre dışı bırakacağım ama tekrar çalışacaklar.
En cuanto entréis, apagaré los infrarrojos, pero se reactivan automáticamente.
Öyleyse... Biz iz bırakacağım
Entonces... tendré que dejar mi marca.
Sen kendi yoluna gideceksin ve ben salsayı sevmeyi bırakacağım.
AI final te saldrás con Ia tuya, y acabará gustándome Ia salsa.
Birkaç soru, sonra seni rahat bırakacağım.
Un par de preguntas, y desapareceré.
Her ihtimale karşı bunu yani yırttığınız mektubun kopyasını size bırakacağım.
Tenga. Le dejo esto por si acaso... Es una copia de la carta que desgarró.
- Seçeneksiz bırakacağım da ondan.
No tienen otra opción.
Görevi bırakacağım.
Dimitiré.
Onu okula bırakacağım.
Solo voy a llevarlo a la escuela.
- Masana bırakacağım..
- Lo dejaré en tu escritorio.
Arkadaşımı öldürüp kardeşimi kaçırdın bunu yanına bırakacağımı mı sandın?
Matas a mi amigo, luego te llevas a mi hermano, ¿ y crees que voy a dejarlo pasar?
Tüm bu Richie olayını arkamda bırakacağım.
Voy a pasar de todo el asunto de Richie.
Onu hayatta bırakacağımı mı düşünüyorsun?
Qué te hace pensar que voy a dejar vivir a este.
Ayrıca, seni buralarda yalnız bırakacağım.
Y también porque tengo que dejarte aquí solo.
- Seni otele bırakacağım.
- Yo ahora le llevo al hotel.
Seni oraya bırakacağım ama içeri girmem.
Te llevaré, pero no entraré.
Seni eve bırakacağım.
Creo que te llevaré a casa.
Hepsini bırakacağım.
Lo dejo todo atrás.
Kendimi tamamen Papa'nın merhametine bırakacağım.
Apelaré a la misericordia del Papa.
Ben sadece bakması için iş ile ilgili bir kaç fikir taslağı bırakacağım.
Pues, solo voy a dejar algunas cosas para que les eche un vistazo... solo son ideas para nuestro próximo evento.
Ona oraya gelirse bırakacağımı... söyledim ve blöf yapmadığımı bilir.
Le dije que si va renuncio. Y sabe muy bien que lo haría.
Öldüreceğim bir sonraki orkideden sonra satın almayı bırakacağım.
Cuando mate a la próxima orquídea, dejaré de comprar.
- Bırakacağım dedim ya. - Peki ya Neal?
- Dije que lo haría.
Ben dayanak noktası olmayı bırakacağım.
Yo dejo de ser el ancla.
- Onu geride bırakacağımız anlamına gelmez.
No voy a dejarlo atrás.
Yani eğer öğrenirsem, daha iyi olacağını ve tahmin etmeyi bırakacağımı düşünüyorum.
Así que creo que sería mejor que lo supiera. Si supiera con quién fue, y entonces dejaría de pensarlo.
Seni bırakacağımı mı sanıyorsun?
¿ Crees que puedo dejarte ir sin más?
Kardeşini bırakacağım!
¡ Soltaré a tu hermana!
Kapağı açık bırakacağım.
Mantendré la compuerta abierta.
- İlk intibayı bırakacağım.
Esta es la primera impresión que tengo que hacer.
Hançerimi yere bırakacağım böylece sakince konuşabileceğiz.
Estoy a poner mi daga aquí, así que sólo puede hablar.
Gördüğün gibi bağırsak düğümlenmiş. O yüzden keserek serbest bırakacağım.
Bien, como puedes ver, el intestino ha sido atado, así que voy a cortarlo.
İstediğin gibi gülümsemeyi bırakacağım ve sana ciddi şekilde yanlış adamı yakaladığınızı söyleyeceğim.
Voy a quitar la sonrisa, conforme a lo solicitado... y te diré muy en serio que tienes al tipo equivocado.
Ne zaman şaşırmayı bırakacağım acaba?
¿ Cuándo voy a dejar de ser sorprendida?
Teşekkür notu bırakacağım.
Voy a dejar una nota dando las gracias.
Korku ve endişeleri geride bırakacağımıza söz verdik.
Pero los miedos y las ansiedades, prometimos dejarlos atrás.
Annemin büyü kitabını başıboş bırakacağımı mı sandın?
¿ Realmente pensaste que iba a dejar el grimorio de mi madre desprotegido?
Birazdan seni bırakacağım sen de arkanı döneceksin ve arkana hiç bakmadan bu kapıdan çıkıp gideceksin.
Así que en un momento, me voy a ir, te vas a dar la vuelta y vas a irte de aquí sin mirar atrás...
Kimse kazanacağımızı söylemedi ama bu savaşı bırakacağımız anlamına gelmez.
Nadie dijo nunca que fuésemos a ganar, - pero eso no significa que dejemos de pelear.
- Kapımın üstüne not bırakacağım - ve paketi buraya bırakmalarını söyleyeceğim.
Dejare una nota en mi puerta diciendo que lo dejen aqui.
Gerçekten, Cliff Barnes'ın olanları geçmişte bırakacağını mı düşünüyorsun?
¿ Piensas de verdad que Cliff Barnes... va a dejar el pasado en el pasado?
Kapını aralık bırakacağına dair anlaştığımızı düşünmüştüm?
Pensé que habíamos acordado que dejarías la puerta abierta.
Bakalım. geleceğe bırakacağın tek kalıntı.
Escucha, chico, este es el único legado que dejarás.
Bunu da ardımızda bırakacağız, her zaman yaptığımız gibi.
Olvidaremos esto como siempre hacemos.
Dediklerini yaparsak bizi serbest bırakacağını söylemiştin. Hayal kırıklığı mı hissettin?
Nos dijiste que nos dejarías ir si hacíamos lo que decías. ¿ Te sientes decepcionado?
Bu yüzden seni rahat bırakacağım.
- Me va a dar espacio.
Sanırım sizi yalnız bırakacağım.
Creo que los dejaré solos.
Mellie'yi seç, o zaman kusura bakma Andrew ama hatrı sayılır yeteneklerimi kullanarak seni alaşağı etmek zorunda kalırım, taş üstünde taş bırakmam, çünkü bunu yapmanın tek yolu, tek yolu, biletini senden almak olur ve emin ol bu sorun Başkan'a mal olmaz ve şunu bil ki Fitz'in senin peşini bırakacağı anlamnıa gelmez hatta tüm Amerika'da onunla olur.
Elige a Mellie, y lo siento Andrew, pero tendré que usar mi considerable talento para derribarte, ladrillo a ladrillo, porque la única forma de hacer esto, el único modo de sacarte de la candidatura y estar seguros de que no se vuelve en contra del presidente es asegurarse que no solo Fitz te quiere fuera de la ciudad, sino toda América.
Onu öylece bırakacağını mı sanıyorsun?
¿ Acaso piensas que la dejará irse?
Ne yani, ne zaman kötü hissetsen veya bırakmak istesen trene atlayıp buraya gelip beni hamile bırakacağını mı sanıyorsun?
Entonces qué, ¿ cada vez que te sientas como una mierda o quieras abandonar, piensas que puedes montarte en el tren y venir a dejarme embarazada?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]