Değişken tradutor Espanhol
1,083 parallel translation
Çok fazla değişken var, Hız, duruş, yön...
Hay demasiadas variables. Velocidad, altitud, rumbo.
Değişken akım.
Flujo variable.
Bertaraf edemediğimiz tek değişken, gemideki varlığınız.
La única variable que no hemos podido eliminar es su presencia a bordo.
Dr. Gallo'nun HTLV-III prototip izolatının genetik dizisi bizim LAV virüsümüze göre % 1'den az değişken.
La secuencia genética del HTLV III del doctor Gallo... se diferencia de nuestro virus, el LAV... en menos de un 1 %.
- Başkanın programı değişken.
El programa cambia constantemente.
Evet, değişken bir tipimdir.
Sí, soy un tipo inquieto.
Sizin değişken garip ve zararlı olabilecek davranışlarınızdan ötürü, masum çocukları velayetinize vermeyi uygun bulmadım.
Y no dejaré a cargo de usted 3 niños inocentes con su peculiar y danino comportamiento.
Her neyse Kel. Öğrenci değişim programında yabancı bir kızla randevum var, o kadar basit ki, sen yanında değişken problemi gibi kalıyorsun.
De todos modos, tengo una cita con un estudiante de intercambio que es tan fácil Que te hace ver como un problema de cálculo.
DNA değişken hale geliyor.
El ADN se ha vuelto móvil.
Ancak belirsizlik prensibi bu denklemde zamanın bir değişken olduğunu söyler.
No obstante, el principio de incertidumbre estipula que el tiempo es una variable en esta ecuación.
Baharın henüz başları, ve hava şartları hâlâ değişken.
Es primavera temprana y el tiempo aún es variable.
Boyut ve duruma göre değişken fiyatlar.
Precios variables dependiendo del tamaño y la posición.
Değişken, ben Bıçak, mesaj almaya hazırız, tamam.
Variable, habla Knife, prepárense para comunicarse.
Bıçak, ben Değişken, sinyaliniz beşe beş, tamam.
Knife, habla Variable, su señal es cinco por cinco, cambio.
Değişken, ben Ufak Gergedan.
Variable, habla Easy Rhino.
- Bıçak, ben Değişken, tamam.
- Knife, habla Variable, cambio.
- Bıçak! Ben Değişken.
- Knife, habla Variable.
Değişken, ben Bıçak, tamam.
Variable, habla Knife, cambio.
Değişken, seni duyamıyorum.
Variable, no te escucho.
Değişken, ben Bıçak, tamam!
¡ Variable, habla Knife, cambio!
Değişken, ben Bıçak!
¡ Variable, habla Knife!
Değişken, ben Bıçak.
Variable, habla Knife.
Değişken, ben Bıçak, hangi cehennemdesiniz?
Variable, habla Knife, ¿ dónde demonios estás?
Kuş, ben Değişken, tamam.
Bird, habla Variable, cambio.
Kuş'tan Değişken'e.
Bird a Variable.
Kuş, ben Değişken.
Bird, habla Variable.
- "Değişken Hisse" diyebilirmisin?
- ¿ Puedes decir, "bonos de deuda"?
Enerji sahası değişken.
Campο de energía inestable.
Değişken yapılı şifreli bir virüs.
Un virus encriptado polimórfico.
Değişken davranışlar.
Comportamiento errático.
- Değişken mi?
- ¿ Mutantes?
Bazen bana değişken derlerdi.
En ocasiones me han llamado así.
Hiç bir değişken asla diğer bir değişkene zarar vermedi.
Ningún mutante ha hecho daño a otro.
- O kadar çok değişken var ki, bence...
- Hay tantas variables, que estoy perdido...
Kan testlerimizde 11 değişken var.
¿ Qué significa eso? Nuestro examen de sangre utiliza 11 variables.
Lübnan malı ise çok değişken oluyor.
El Libanes, depende de la región.
Hayatta her etkiye kesin ve değişken tepkiler vardır.
Henri, en la vida para cada acción existe una reacción distinta y definida.
Burada Bidnold'da kalmanı istedi... sen bütün şeylerin değişken doğasını anlayana kadar.
Pidió que permanecierais aquí en Bidnold... hasta que empecéis a comprender la naturaleza cambiante de las cosas.
Çok fazla değişken, çok fazla bilinmeyen var.
No, todavía hay demasiadas variables, demasiadas cosas que no sabemos.
Sanırım daha dikkatli incelerim. Değişken anjin işareti olabilir.
Lo evaluaría más cuidadosamente por posible angina inestable.
Değişken olmaya bayılıyorum.
Me encanta ser un mutante.
Gördüğün gibi,... artık değişken olmanın nasıl bir his olduğuna dair Curzon'un anılarına da sahibim.
Sabe, ahora tengo los recuerdos de Curzon sobre qué se sentía siendo un mutante.
Hiçbir değişken asla diğerine zarar vermedi.
Ningún mutante ha hecho daño a otro.
O değişken senin katılara olan sadakatini sınamak istediyse neden benim yerime geçti?
Si esa fundadora quería poner a prueba tu lealtad a los sólidos ¿ por qué se hizo pasar por mí?
Bundan rahatsız olmuş gibi görünüyorsun, değişken.
Pareces preocupado, mutante. ¿ Por qué?
Tabi ki Değişken burada kalmak zorunda, fakat sen gitmekte özgürsün.
El mutante tendrá que quedarse, pero tú puedes irte.
Değişken C güvertesindeki odasında.
El mutante está en la cubierta "C".
Çünkü daha önce hiçbir değişken diğerine zarar vermedi.
Ningún mutante hirió jamás a otro.
Albay Lovok, Değişken. - Lovok mu?
El coronel Lovok es un mutante.
- Odo da bir Değişken.
- Odo es un mutante.
- Değişken.
- Volátil.