English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ E ] / Endişelendim

Endişelendim tradutor Espanhol

2,128 parallel translation
Çok endişelendim.
Estaba muy preocupada.
Senin için çok endişelendim
Estaba muy preocupado.
- Ben de senin için endişelendim. - Pekâlâ.
- Yo también estoy preocupado por ti.
Toby için endişelendim ve bence yerini bilen tek kişi sensin.
Estoy preocupada por Toby, y creo que eres la única persona que sabe donde está.
Başlarda aksatmıyordum ama Donald'la ilgili bu yaşananlardan sonra çok endişelendim...
- La seguía, pero después sucedió todo lo de Donald Y yo solo...
Kocam olduğun için senin adına daha çok endişelendim.
Me preocupe más contigo porque eres mi esposo.
Çok rahatladım, çünkü çok tuvaletim geldi ve döndüğümde seni burada bulamam diye çok endişelendim.
Es un gran alivio, porque me muero de ganas de ir al baño y estaba muy preocupada de que no estuvieras cuando volviera.
Gerçekten endişelendim. Arayabilirdin.
Estaba preocupado, podrías haberme llamado.
Güzel, çünkü sana yeni bir telefon almıştım ve verdiğim para boşa gidecek diye çok endişelendim.
Gracias a Dios. Porque te compré un teléfono nuevo, y detestaría que se desperdiciara.
Çok endişelendim.
¡ Estaba tremendamente preocupada!
Küçük kızım için endişelendim, hala etrafta dolasan bir katil var.
Debo cuidar a mi niña. El asesino aún sigue en libertad.
Beklediğimden de yavaş ilerliyor diye endişelendim.
Estoy preocupada de que esto está tardando más de lo esperaba.
Telefonuna cevap vermeyince endişelendim.
Estaba tan preocupada cuando ví que no respondías a tu móvil.
Çok endişelendim.
Estaba muy preocupado.
Endişelendim.
Estaba preocupado.
Tanrım, senin için endişelendim.
Estaba preocupada por ti.
Burada kendimi hasta etmekten endişelendim.
Te preocupa ponerte enfermo aquí.
Çünkü endişelendim.
Porque estaba preocupado.
Sizin için endişelendim Senatör.
Estoy preocupada por usted, Senadora.
Çok endişelendim.
Estaba preocupada.
Bir saniyeliğine senin için endişelendim, kuzi.
Me preocupaste por un momento, prima.
Biraz endişelendim açıkçası.
Es un poco preocupante.
- Endişelendim Dan. - Ben de.
Estoy preocupada, Dan.
Onun için endişelendim.
Estoy preocupado por él.
- Odama kamera mı taktın? - Evet, senin için endişelendim.
¿ Pusiste una cámara en mi cuarto?
Sadece endişelendim, hepsi bu.
Estoy un poco preocupado eso es todo.
- Gaius, gecenin bir yarısında, senin için endişelendim.
Gaius, era mas de media noche, estaba preocupado.
Senin için endişelendim.
Estaba preocupado por ti.
Sizin için endişelendim, Lordum.
Estaba preocupado por Ud. Mi señor.
Kayalardaki çizimlerin önünde durdum, ve acaba "bir dünya-dışı biyolojik varlığa mı bakıyorum" diye endişelendim.
Me he parado frente a los dibujos en las rocas y me he preguntado, "¿ estoy mirando una entidad biológica extraterrestre?"
Haber yüzünden senin için endişelendim, ortalık toz duman, ha?
Estaba preocupado por usted, a causa del artículo... las cosas han explotado, ¿ cierto?
Seni bulacak kadar endişelendim.
¿ Qué tan molesto crees que estoy para venir persiguiéndote hasta aquí?
Başına bir şey geldi diye endişelendim.
Me preocupaba que te haya sucedido algo.
Merak ettiğimden değil. Sadece o adam için endişelendim.
No soy curioso... estoy un poco preocupado por ese tipo.
Çünkü senin için endişelendim.
Porque estaba preocupado por ti.
- Ama nasıl - - Senin için o kadar endişelendim ki.
- Estaba tan preocupada por ti querida.
- Biraz endişelendim. Hayır!
No!
İşte şimdi endişelendim.
Ahora estoy preocupado.
Ağabeyin olarak, endişelendim.
Como tu hermano mayor, estoy preocupado por ti, chico.
Hayır, sadece endişelendim.
No. Es sólo porque estoy preocupada.
Ona ulaşamıyorum ve işe de gelmiyor. Bu yüzden endişelendim.
No puedo contactarle y él no ha venido a trabajar tampoco, así que estaba preocupada.
Endişelendim ve... Bunu beş yıla indirmek istedim.
Me preocupé, así que... quise reducirlo en cinco años.
Endişelendim Lizzy. Bazen öyle hıyar oluyorsun ki!
- I Eres un pendejo a veces!
Dün gece ikiniz için çok endişelendim.
Anoche me preocupé por vosotros dos.
Senin için endişelendim.
Preocupándome por ti.
Tabii ki endişelendim.
Sí, por supuesto.
- Geç kaldığı için endişelendim.
- Ya era hora, estaba preocupada.
- Senin için çok endişelendim.
- ¡ Estaba muy preocupado por ti!
Endişelendim.
Me dijo esta mañana que no ibas a venir.
- Endişelendim.
¡ Me extrañaste!
Endişelendim.
Estoy preocupado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]